Şapkamızı önümüze koyalım.

Son yılarda öne çıkan ekonomik krizler başörtüsü ve Anayasa değişikliği gibi olaylar gündemleri sürekli değiştirmiş esas önemli olan terör olaylarını maskeleyerek tırmanmasına olanak sağlamıştır.
İhmaller neticesinde en tepelerdeki kartopu kademe kademe yuvarlanıp büyüyerek aşağılara kadar inmiştir.
Avrupa’nın her daim ciddiye alarak temkinli yaklaştığı terör maalesef tarafımızdan öncelikli mesele olarak görülmemiştir.
Türkiye hala bir Türk dünyaya bedeldir sözünden hareketle nasıl olsa hallederiz tembelliğine yönelmiştir.
1 Mart teskeresinin geçmemesi sonrasında Amerika düşmanlığı baş gösterdiğinden işimiz bir hayli zorlaşmıştır. Teskere görüşmesini takiben uygun dille görüşülmeyen sorunlar geçen süreçte tutarsız politikaları doğurmuştur.

Bunun kanıtı kişilikleri tartışma konusu olan insanların Amerikadan cesaret alarak Türkiye gibi güçlü bir ülkeye dil uzatmalarıdır. Amerika başkanı ile yapılacak görüşmede müttefik olmanın gereği olarak karşımızda değil yanımızda olması gerçeğinin elimizdeki kozlarla birlikte onlara anlatılmasını bekliyoruz.

Hükümetin ağırlıklı konusu olan Ekonomi pastasından alacağımız pay özgürce yenilen yavan ekmekten daha lezzetli değildir