Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Şubat '13

 
Kategori
Blog yazarları tartışıyor!
 

Sarai Sierra cinayeti, hanutçular ve bizim faili meçhul kadınlarımız

Sarai Sierra cinayeti, hanutçular ve bizim faili meçhul kadınlarımız
 

Kayıp olarak aranırken Cankurtaran’da cesedi bulunan Amerikalı turist Sarai’nin ölümüyle ilgili henüz şüpheler ve şüpheliler kesinlik kazanmamışken çarpıcı ve üzerinde düşünülmesi gereken birçok problemli konuyu da yeniden gündeme getirdi diye düşünüyorum.

Hangi sıralamayla gitsem bilemedim ama sondan başlayarak gidersem şüphelilere baktığımızda Türkiye’nin en büyük ayıbı olan turizmi baltalayan “hanutçuluk” sorunuyla yine karşı karşıya olduğumuzu görüyoruz.

Bundan yıllar önce hanutçuluk meselesinin bugünlere geleceğini söylemiş hatta önemli bir çalışmaya öncülük etmiş fakat duvara toslayınca da devamında bir şey yapamamış biri olarak bu sorunun varlığını bilip hala neden göz yumulduğunu, çözüm üretilmediğini anlamıyorum.

Hanutçuluk başta gazetecilik ve turizm olmak üzere birçok sektörün içine girmiş önünü tıkayan kirlenmesine sebep olan çeteleşmeye varan bir tür komisyonculuk cebe indirme halidir.

Durum böyle olunca da aklınızın alamayacağı her türlü düzeni içinde barındıran bu kişiler cinayet, taciz, tecavüz, şantaj gibi suçlarında baş aktörleri olarak karşımıza çıkarlar.

Ne yazık ki bilinen tüm bu gerçeklere rağmen mafyalaşmış bu kişilere karşı önlem alınmadığı gibi neredeyse yaptıklarına göz yumulması ise anlaşılır olmaktan uzak başka bir gerçektir.

Şimdi Sarai Sierra’nın ölümünde hanutçu şüphesi bir kez daha ortaya çıkan bu soruna yetkililer hangi pencereden bakıp önlemler alacak benim asıl merak ettiğim konu budur.

Başka turist ölümleri, turist tacizleri, tecavüzler yaşanmaması adına, turizmi her anlamda sekteye uğratan, ülkemin kötü tanıtımında öncü olan bu kişilerin ortadan kaldırılmasına nasıl önlemler alınacak ya da bu cinayetin sorumluları netleştikten sonra perde kapanıp bu sorun yine göz ardı mı edilecek?

Bana göre asıl sorgulanması, tartışılması ve üzerinde durulması gereken konulardan biridir bu cinayetin ardından.

Bir diğer konu ise Sarai eğer Amerikan vatandaşı olmasaydı bu kadar hızlı ve koordineli bir çalışma yapılacak mıydı bu cinayette?

Yani Uğur Mumcu gibi isimlerin hala faillerine ulaşamamış bir Türkiye ile bir haftada birçok şeyin aydınlığa kavuştuğu bir Türkiye ile karşı karşıyayız.

İnsan ister istemez düşünmeden edemiyor biz kendi cinayetlerimizin ardındaki sır perdelerinde neden aynı hassasiyeti göstermiyoruz?

Ya da diğer turist kimlikleri ya da öldürülen bizim kadınlarımız yine ya da seks işçilerinin failleri bu kadar özenli ve çabuk neden bulunmuyor?

Bulunuyor da bizim mi bilgimiz yok diyeceğim ama dedim ya faili meçhul cinayetlerin sayısı fazlayken hala aydınlanmamışken ne düşüneceğini şaşırıyor insan.

Seks işçileri demişken en vahşi ölümleri yaşayan bu kadınları kimsenin ağzına almadığı gerçeğini de belirtmeden edemeyeceğim.

Seks işçilerinin bir cinayete kurban olma riski toplumun diğer kadınlarından onlarca kat yüksektir. Cesetlerin geç ve tanınmaz halde bulunmasının yanı sıra güvenilir tanıkların eksikliği, polisin soruşturmadaki isteksizliği yüzünden seks işçileri ölümleri aydınlanma oranı en düşük cinayetlerdir. Politikacılar arasında da birbirine zıt iki ayrı görüş var olduğu için ortak politikalar üretilemediğinden seks işçilerinin damgalanma ve ayrımcılığa uğraması vahşi bir hayvan gibi avlanması da bitmez.

Hollanda, Almanya ve Yeni Zelanda da seks işçileri devlet tarafından tanınır ve diğer ülkelere oranla daha sıkı korunur. Bu tanıma onları birçok tehlikeden korusa da diğer ülkelere nazaran yinede dediğim gibi her türlü ayrımcılığa uğrayan bu kesimde ki cinayetler kadına uygulanan cinsel şiddetin en vahşi ve en umursanmaz olan halidir.

Yani kadın cinayetleri ve şiddetin önüne geçmede biz bu kadınlara çözüm ürettiğimiz gün ya da onların cinayetlerinin ardında ki sırlara daha duyarlı baktığımız gün kadına olan şiddette de yol almış olup önüne geçmiş olacağız.

Ve başa dönersek Amerikan vatandaşı olmanın ayrıcalığı ile yaklaşılan cinayette aynı hassasiyeti diğer cinayetlerde de görebileceğimiz günler gelecek mi bilmiyorum!

Üstelik bu hassasiyet sadece yetkililer cephesinde değil medyamız tarafından da gösterilmezken bizden olan kadınlar ya da Amerikan vatandaşı olmayan kadın turistlere yapılanlar üçüncü sayfa haberi verilirken Amerikan vatandaşı olma ayrıcalığı tam sayfa manşet haberi olması durumun başka bir göstergesidir.

Elbette ki böylesi bir ölümü hiçbir canlı hak etmez. Benim dikkat çekmek istediğim ölümün bile ayrımcılık içerdiği bir dünyada yaşadığımız.

Böyle ayrımlar içerisinde sorunun önüne nasıl geçeceğimiz. Kadın cinayetlerinin önlenemez yükselişi birde içinde böyle ayrımlar barındırırken nasıl yol alacağımızın düşünülmesi.

Günlerdir bu cinayeti konuşuyoruz ama hanutçuları konuşmuyoruz, kadın cinayetlerini, turist kadınlara yapılanları konuşmuyoruz, hatta ne ilginçtir ki ABD konsolosluğuna yapılan saldırının önüne bile geçen bu durum failleri yakalandıktan sonra kapanan dosyalar arasına girecektir.

Yine biz bu cinayetle gözler önüne serilen bu sorunların hiçbirini konuşmayacağız. Konuşacağımız tek şey Türk polisi yakalar ABD alkışlar olacaktır.

Yine kadınlar ölecek, yeni cinayetler olacak, yine turistler tacize uğrayacak, hanutçular güçlenecek.

Yine yine yeniden ölümler, cinsel saldırı, sırlar, faili meçhuller…

oyatekin@gmail.com              

https://twitter.com/#!/oyatekin (@oyatekin)

http://yurthaber.mynet.com/yazarlar/tum/1/o.tekin35

OYA TEKİN / MEDYABEY.COM

Not: Burada yazılan tüm yazılarım elektronik imza ve zaman damgası güvencesi altında yasal hakları korunmaktadır. Hiçbir şekilde basılı ya da elektronik bir ortamda (CD, Internet vs.) kaynak gösterilmeksizin izin alınmadan kullanılamaz.

 
Toplam blog
: 295
: 3718
Kayıt tarihi
: 01.10.06
 
 

Milliyet Bloğa nasıl geldim ve nasıl yerimi aldım bilmiyorum. Sanırım uzun yıllar okuduğum bölüml..