Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Aralık '07

 
Kategori
Şarap
 

Şarap Kültürü -2-

Şarap Kültürü -2-
 

Hangi şarabın, ne ile içileceği, hangi yemek türlerine ya da meyvelere, pastalara, peynirlere eşlik etmesi gerektiği konusunda, genel kabul görmüş doğrular vardır. Üretici firmalar da zaten şişe etiketleri üzerinde bu tavsiyelerini müşterileri ile paylaşırlar. Ancak benim özellikle vurgulamak istediğim konu şudur ki her şarapsever, ne yerken hangi şarabı içeceğine, kendi damak zevki ve alışkanlıkları doğrultusunda karar vermelidir. Gastronomi işi bir renk, bir zevk ve sanattır. Çok sıkı, kural ve doktrinlere gelmez.


Ancak siz, bir kutlamada ikram edilen enfes bir, meyveli-krokanlı yaş pastanın yanında, yoğun baharat aromalı ve tanenli papazkarası sipariş ederseniz, ne yediğiniz pastadan ne de içtiğiniz şaraptan, muhtemelen zevk almayacaksınızdır. Böyle bir pastanın yanında İzmir Sultaniye ’sinin, enfes bir dömi sek şarabı harikulade uyum gösterecektir.


Kırmızı şaraplar, daha yoğun aromatik tatlara sahip ve beyazlara göre daha fazla tanenli ve gövdeli oldukları için bu özelliklerinin layıkıyla tadına varılabilmeleri adına daha yüksek ısılarda tüketilmeleri doğrudur. İdeal içim ısısı 14-16 derecedir. Birçok kırmızı şarap şişesi etiketinde ya da yayınlarda “oda sıcaklığında” içilmesi önerilir. Ancak ortam ısısı yirmi-otuz derecelerde ise şarabınızı mutlak suretle soğutmanız gerekecektir.


Beyaz şaraplar ise daha meyvemsi ve kolay içimli olduklarından, bir miktar daha soğuk ısıda tüketilmelidirler. Bunlar için de 6-8 derece, ideal içim sıcaklıklarıdır.


Her yeni açılan şarap şişesi, mutlaka önceden tadılmalıdır. Uzman bir degüstatör ya da gurme gibi kimse sizden renk, koku, tat değerlendirmesi yapmanızı tabi ki bekleyemez ama en azından içeceğiniz şaraba dair bir ön kanaat oluşturmanız kendi yararınızadır. Unutmayınız, her şişe, ayrı sürprizlere gebedir.


Özellikle kırmızı şarap kadehleri daha büyük, daha geniş ve ağza doğru kapalı olmalıdırlar. Kadehe konulan birkaç yudumluk, az miktardaki şarap hafifçe çalkalanmalıdır. Ve dar ağızlı kadehin içinde yayılacak kokular, kadeh burun hizasından birkaç kez teğet geçirilmek suretiyle hissedilmeye çalışılmalıdır.


Şarabın rengi, berraklığı, içinde partikül barındırıp barındırmadığı, mantar, küf oluşumları gözle kontrolün önemli doneleridir.


Ve bir yudum ağza alınmalı, dilin arka tarafında tutulup, damakla dil arasında sıkıştırılmalı, ezilmeli ve şarabın içindeki tatlar, aromalar, baharat ve meyve lezzetleri, kekremsi burukluk ve asidite değerlendirilmeye çalışılmalıdır.


Beyaz şarap kadehleri ise ılıma olmaması için daha küçük ve ince-uzun şekildedir.


Pembe şaraplar, sıcak şaraplar, şampanyalar ve daha nice konulara özellikle girmeden, şimdilik burada kesiyor, şarap tadında, orijinal ve biri yek diğerine benzemeyen mutlu günler diliyorum efendim.


Sağlık ve afiyetle. Aşk olsun.


@Serinin ilk yazısı “Şarap Kültürü - 1”: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=80844


@Geçen sene bugün “Teneşir Cumhuriyeti - 3”: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=17413


@Geçen sene bugün “İyi Bir Profesyonel Biraz ‘Paranoyak’ Olmalıdır”: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=17438

 
Toplam blog
: 898
: 3759
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

İzmir'de yaşıyorum.    Çok uzun yıllar öncesinden başlayıp, hiç ara vermeden bugünlere kada..