Saraylı

Hiçbir dönemde ülkenin ar damarı bu kadar çatlamamıştı. Siirt de yaşananları biliyorsunuz. Olanları, burada tekrar anlatıp, Başbakanımızı üzmek istemiyorum. Zaten, ben bir kısım medyadan da değilim. Yalnız, değinmek istediğim çok çarpıcı bir durum var. Olayı araştırmak için, Siirt e giden, siyasilere verilen ifadelerde, çocuk yaştaki kızların, para karşılığı etek kaldırıp, kendilerini ellettikleri ortaya çıkmış. Hem de, bir lira karşılığında. İfadeyi alan vekil, tekrar sormuş. “Bir lira mı, yüz lira mı”? Bir lira cevabını alan vekil, şaşkınlığını gizleyememiş. Yüz lira olsa ne olacaktı? Değerini bulmuş mu olacaktı. Başbakanımızın eşi de Siirtli. Siyasi yasaktan kurtulunca, Başbakanımız Siirt Millet vekili olarak meclise girmiştİ. Bu yüzden mi, bu olayların medya da yer almasını istemiyor acaba?

Almanya da, gurbetçilerimizden para toplayan, hayır kurumu niteliğindeki “DENİZ FENERİ” derneği, paraları Türkiye de bir TV kanalına aktarınca, Alman yargısı tarafından yargılandı ve sorumlular, nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkum edildiler. Alman yargısı, asıl suçluların Türkiye de olduğunu belirtti. Bizde çıt yok. Acaba paralar bu TV kanalının dışında, başka yerlere de aktarıldı mı? ABD senatosu, iki şirketin Türkiye de rüşvet dağıttığını açıklamış. Bu şirketlerin, rüşvet dağıttığı diğer ülkelerde derhal soruşturmalar başlatılmış, bizde çıt yok. Acaba rüşvet, kimlere verildi de, çıt yok. Ülkenin ar damarı çatlamış derken, asla abartı yapmıyorum. Damar yırtılmanın eşiğinde. Bunları yazan, haber yapan medya, bir kısım medya sınıfına giriyor ve Başbakanın hışmına uğruyor. Bunlar yazılacak, haber yapılacak şeyler mi? Bu ülkede, hiç mi güzel şeyler olmuyor. Onları yazın. Bakın, kültür bakanımız, Cumhurbaşkanımız, yabancı konuklarını otelde ağırlıyormuş diye fevkalade çok üzülmüş, saraylarımızı, yabancı konukları ağırlamak için hazırlıyormuş. Ayrıca Cumhurbaşkanımız için, sarayların birinde, çalışma ofisi de hazırlatıyormuş. Vallahi şu Kültür Bakanımız çok kültürlü bir adam. CHP onu nasıl kaçırdı, anlamadım. Zaten Deniz Baykal, hep böyle yapıyor. Adamın hasından anlamıyor. Başbakan ne dedi Baykal için: “23 Nisanda, bir çocuğa bile koltuğunu vermedi, oturur da, kalkmaz diye, korktu”, dedi. Ertuğrul Günay ı görüyoruz, kendisi için bir şey istiyor mu? İstemiyor. İstediği tek şey, Başbakanına, Cumhurbaşkanı na hizmet. Bakarsınız bir gün, vatandaşı için de bir şeyler yapar. Hele şu sarayları bir halletsin. Sıra, çatlayan ar damarımıza da gelir inşallah. Değişen seks kültürümüze de çareyi bulur elbet. Şu saray işi bir bitsin.