- Kategori
- Aşk - Evlilik
Sarhoşum yine mayhoşluğuna
Seni nasıl canım çekti bir bilsen!
Deli ermiş olursa, içi nice olur.
Boşaltsam, boşaltsam içime seni
Sonra çeksem derinlerime baksam,
İçim nicelerine yine sen olur...
(4 Aralık 2007) (SR)
Özlediğimiz ne düşüncelerimizi ne de açlığımızı doyurur öyle değil mi?
Sadece acıktırıp kudurtur sizi, hem de en işe yaramaz duygularınıza...
Bahttır bu belli olmaz.
Bazen, ne güler, ne tebessüm eder, sadece haince sırıtır gider...
İşte böyle bir duyguyla bir de bakmışsınız ki bir akşam üzeri yılların efkarı savruluyor üzerinize...
Daldırmak istersiniz derine hüznünüzü sonra da hayatı geri çekmek istersiniz beriye..
Şerefe demek istersiniz ömrünüzün tümüne..
Kaldırmak istersiniz kadehinizi yanık yılların izlerine izlerine..
Kutlamak istersiniz bütün sevdiklerinizle.
Yaralarınıza şifa olsun diye..
Yaşayarak yaşlanmış aşkları canınız çeker ve arzularsınız.
Hem de çılgınlar gibi, en delice..
Ve söz verip de gelmeyen aşklara diye başlar, ''Ben böyle aşkın içine'' diye, edepsizce küfürler edersiniz gecenin içine.
Sessizce.
Bir ses beklersiniz en ıssız nöbetlerinizde dur desin diye size..
''Her gece ayaza çalar ya bilirim ki ''Rabbim'dir.''
Bir Hüseyni makam sarar tüm benliğinizi.
Hani o hiç doğmamış güzellikten, alır sizi bulutlara.
Sanki rüyalara ısmarlama yar diye!
Sabiha Rana