Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Ocak '11

 
Kategori
Kültürler
 

Sarıkeçililer Beyaz Perdede Kendilerini İzlediler

Sarıkeçililer Beyaz Perdede Kendilerini İzlediler
 

Sarıkeçililer Göç YolundaAydıncık/Mersin


Konargöçer kültürün son temsilcisi Sarıkeçililer, bugün (04 OCAK 2011) Aydıncık Öğretmenevi’nde kendilerini izlediler. Yönetmenliğini Yüksel Aksu’nun yaptığı “Anadolu'da Son Göçerler: Sarıkeçililer”adlı belgeselde kendilerini ya da tanıdıklarını gören Sarıkeçililer, 75 dakikanın sonunda filmi ayakta alkışladılar. 

47. Uluslararası Antalya Film Festivali’nde Altın Portakal Ödülü alan belgeselin yönetmeni Yüksel Aksu, çekim için 2008 baharında Aydıncık’a geldi. Aydıncık’tan Konya Seydişehir’e kadar da Yörüklerle birlikte dağlarda kaldı. Yüksel Aksu’nun büyük emek harcayarak çektiği “Anadolu'da Son Göçerler: Sarıkeçililer” belgeselini beğeniyle izledik. 

Filmin en çarpıcı aktörü Cemal Candan, neler anlatmadı ki! Keçinin karakteri ve çiftleşmesi hakkında önemli bilgiler verdi. Develerin yatışının, keçilerin toslaşmasının soğuğun haberci olduğunu söyledi. Koyun ile keçi arasındaki farkı da anlattı. Koyun uysaldır, keçi ise inatçıdır dedi ve keçinin özgürlük timsali olduğu vurguladı. Keçi, temiz su ve temiz yer istermiş. Keçi sevmediği tekeyle çiftleşmezmiş. 

Belgesel, Yörük kültürünü gerçekten çok iyi anlatmış. Ekmek yapan, çadır söküp kuran, at binen, göç saran, silah kullanan Yörük kadınlarını izledik. Hayvan yavrularıyla oynaşan, onları öpüp koklayan çocuklar gördük. Çadırının önüne çanak anten kuran, akşamları televizyon izleyen, meşe çeftleriyle “yüksük” oyunu oynayan, davar kesip yüzen, traktör süren Yörük erkeklerinin yaşamlarından kesitler de sunuldu. Yaşlılardan anılar dinledik, nasıl evlendiklerini öğrendik. Kıl çadırlara konuk olduk, fıkralar dinledik. Yörüklerle kaşık salladık ayran kabına. Kendileriyle barışık, şakalaşan, doğayla mücadele etmesini bilen insanlar tanıdık. 

Çekim oldukça başarılıydı. Mekan müthişti. Toroslar bu denli güzel işlenemezdi kanımca. Işık gölge, gece gündüz çok iyi vurgulanmış, Yörüklerin göç yolu, çadır kurdukları yerler, böcüsüyle börtüsüyle çok iyi verilmişti. O koca yılan ise çok ürperticiydi. 

Zıtlıklar doluydu film. Uygarlığın gereği bu, neylersiniz! O güzelim, el dokuması kilim, çul ve çuvalın yanında naylon kapkacaklar. Deveyle, traktörle göçenler. Islıkla, ateşle haberleşme yerine cep tefonu kullananlar… “Meleme kuzum, ağlatma beni” diyen türküler… Duygu yüklüydü belgesel, duygulandırdı izleyenleri… 

Emeğine, yüreğine sağlık, damarlarında Yörük kanı dolaşan usta yönetmen Yüksel Aksu. Ölümsüzleştirdin Toroslar’ın özgür çocuklarını ve bin yıldır develerine sarıp sarmalayıp taşıdıkları kültürünü, en önemlisi de Yörük kültürün gelecek kuşaklara aktarılmasını sağladın. Filme katkısı olanları bir kez daha kutlamak isterim. Sağ olsunlar, var olsunlar… 

 
Toplam blog
: 95
: 1738
Kayıt tarihi
: 12.06.07
 
 

Emekli öğretim görevlisi, çevirmen, öykü yazarı, kültür ve düşün dergisi Gerçemek'in sahibi ve ge..