Sarılma terapisi!

İnsan insanın kurdu diyen, herhalde insanın ezile düşmanı Şeytan'dan başkası değildir...Oysa, insan insanın aynasıdır...Dahası, insan insanın doktoru, terapistidir...

Hayata ve topluma menfi (Şeytani) açıdan bakarsanız, "insan insanın kurdudur" evet....Çünkü insanlara zarar yine insanlardan gelir.

Bu gerçek, başka ve daha önemli bir gerçeği örtmez...İnsan insanın çaresi ve  dert ortağıdır aynı zamanda..

İnsan, "bu kurttur" korkusuyla insandan uzaklaştıkça, kendi içine kapanıyor, etrafına psikolojik duvarlar örüyor ve kendi kendini yanlızlığa mahkum ediyor.

Oysa, Yaratan da insanlar arasındaki farklılığı, "bilişip tanışma" vesilesi olarak koyduğunu söylüyor: "Biz sizi farklı farklı kavimler kıldık ki, birbirinizlı tanışıp yakınlaşasınız diye"...

İlahi ferman buyken, insanoğlu "Başkaları Cehennemdir" Şeytani buyruğuna teslim olursa, sonunda fert de toplumda bunalım yaşıyor...Eğer, "başkaları" Cehennemse Cennetimiz  kim olacak?

Ailelerimizden başlayan bir soğukluk almış başını gidiyor...İş kaygısı, gelecek kaygısı, okul kaygısı.. o kadar çok kaygı var ki...Eğer, bunlara teslim olursan...

Oysa, benim rahmetli annemin dediği gibi: "Allah varken gala(kaygı) yok" gerçeğini bir anlasak, geçici kaygılarımızdan kurtulup özgürleşeceğiz...Bizi iyileştirecek olan da asıl bu özgürlüktür.

Sarılmıyoruz...Anneler, çocuklar, babalar, çocuklar, akrabalar, komşular....İnsan insana sarılmalıdır...Sarmaşık gülleri gibi sarıldıkça güçlenir insan, sarıldıkça sağlık kazanır...

Çocuklar büyüyor, babayla ilişkisi "harçlık", anneyle ilişkisi "toplanmayan oda" haline geliyor...Artık, bir çatışma, bir didişme....Sarılma yok, kucaklaşma yok...

Toplumsal hayatımız da bu hale geliyor. Esasen ailde başlamayan "sarılma terapisi" toplumda da sürmez...

İnsan insanın "kurt" u değil, insan insanın dostudur...Birleşik kaplar misali olmazsa, ne dertler paylaşılabilir, ne sevinçler...

Birleşik kaplar gibi olmanın yolu da sarılmaktır, bir olmaktır...Belki de hem ailede, hem toplumda bir "sarılma, kucaklaşma kampanyası" başlatmalıyız acilen...

Kaç yaşına gelmiş olurlarsa olsunlar, çocuklarımızla, eşlerimizle, arkadaşlarımızla, komşularımızla, akrabalarımızla sarılma terapisi yapalım...Elektirik alıp elektirik verelim..

Hayır, insanlar "kurt" değildir, Kürt'ler de kurt değildir, Türkler de kurt değildir...Sadece Şeytana uyup zaman zaman "kurtlaşan" lar vardır.

Meseleyi sadece, "Doğu" da ödenmeyen elektrik faturalarına indirgeyerek bakarsan işte o menfi (Şeytani) bakışa teslim olmuş olursun...

Korkmayın, sarılın...İnsan insanı ısırmaz....Türk, Kürt; Sünni, Alevi, şu, bu...hiç farketmez....Bu ülkenin insanları birbirine sarılıp kucaklaşmalı...

Bu hepimize iyi gelecek!