Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Aralık '13

 
Kategori
Siyaset
 

Satın alınan koltuklar

Satın alınan koltuklar
 

Birkaç kişi sohbet ediyoruz. Gürsel adlı arkadaş da katıldı sohbete. Seçimlerin üzerinden epeyce bir zaman geçti. Kim kime ne verdi, neler vaat etti; artık ilgili ilgisiz bir çok insan biliyor. Otuz bin lira alanı da, hane başına verilen biner ya da beş yüzer lirayı da, dört oya dört bin lira alanı da bilmeyen yok gibi.

Hocam, dayım;” biz paraları hangi yolda harcadık, para aldı diyorlarmış, elbette alacağız” diyeni mi ararsınız? Bana ne, kim seçilirse seçilsin bana faydası mı var diyeni mi?

Gürsel de büyük olasılıkla ya oyunu satanlardan ya da herhangi bir vaade kananlardan.

“Ablam, seçimde kırk bin lira harcadık, dedi. Ben de abla onu herkese söyle, bana söyleme dedim. Biz kırk bin liraya sadece muhtar Z’nin muhtarlığını satın aldık, dedim” diye anlattı bildiklerini.

O beyefendi de ev ev, dükkan dükkan, kahpe kahpe yalanla iftirayla seçilmemize büyük bir katkı sağladı, diyerek noktaladı konuşmasını.

Seçilen arkadaş ilk günden itibaren bütün olanakları kendine bir kazanç sağlamak üzerine kurdu. Aylarca iş makineleri, insan kaynakları beyefendinin özel işleri için çalıştırıldı. Üç beş bin liralık makbuz kestirerek “ Alın görün işte fazla fazla kestiriveriyorum “ dediği de söylendi.

Muhalefet partilerinden seçilen başkanlar hizmet üretirken, bizimki her yıl aylarca personel maaşlarını bile ödeyemedi. Elli altı yılından beri ne kadar kazanım varsa hepsini elden çıkardı. Hatta ihaleye fesat karıştırma suçunu işleyerek K. aracılığı ile  babalığına traktör satarak, aynı traktörü kiralama yöntemi ile çalıştırdı; karşılığını da kira bedeli olarak ödedi.

Ülkeyi yöneten padişah efendimiz de şikayetleri; “ Biz kelle vermeyiz. Komplo ile karşı karşıyayız, diyerek; benim hırsızım iyidir anlayışı ile karşıladı. İnsanlar müfettişlere otel odalarında günlerce gazino lokumu ikram edildiğini bile şikayet etmeye cesaret edemediler.

Keşke Osmanlı padişahları gibi tebdili kıyafetle halkın içine karışabilen yöneticilerimiz olsaydı. Kendilerine oy veren, hatta birlikte yürüdükleri arkadaşlarını dinleme olanağı bulsalardı. Böylece parayla satın alınan koltukların en küçük birimden en tepe noktaya kişisel çıkarlar için kullanıldığını görür, bu gün içinde bulunduğunuz çıkmazla karşı karşıya kalmazlardı. 

 
Toplam blog
: 190
: 3134
Kayıt tarihi
: 28.09.07
 
 

Emekli öğretmenim. Yurdunu, ulusunu seven, her konuda sorumluluk sahibi gençler yetişsin istiyorum. ..