Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Şubat '11

 
Kategori
Sevgililer Günü
 

Savaşan iç seslerim

Savaşan iç seslerim
 

İçimde kekremsi bir tat var bugün, kafamda kekremsi düşünceler. Hani şarap içtiğin zaman dilinde kalan ve midene doğru giderken hissettiğin burukluk gibi. 

Beklentiler, dilekler, duygular, arzular… Sanki hepsini bir kutunun içine koyup rafın ulaşamayacağım bir yerine kaldırmış gibiyim. Her şey yozlaşmış hayatımda. Çevremde olup bitenlerden bile bihaberim. Bugün sevgililer günüymüş, yarın arkadaş günüymüş, ondan sonraki gün insanlar günüymüş falan filan… Yani günler, geceler, öğleler umurumda değil bugünlerde. Hem zaten bana sadece bu günün önemi için bir çiçek alan sevgiliyi ne yapayım, aman zaten sevgili olayından yılmışım. Kendimle cebelleşmekteyim şimdi.”tanrının unuttuğu bir şehirde” yaşamayı unutmamak için çaba harcıyorum. Bugünlerim sıkıcı, bugünlerim sisli biraz. Mutsuzluğun dibine vurduğum şu zamanlarımı eksilmeden, yara almadan kurtarmak için verdiğim kocaman emeklerim var. O nedenle gözüm gün mün görmüyor artık. 

Bu yazdıklarım iç seslerimden birisiydi, sevgililer gününü kutlayamayan ve bu durumu umursamamış gibi davranan, aman-öfff-ne yapayım yani-ay zaten ben bu günleri umursamam ki diye söylenen iç sesim. Ama bu sesimim sesi kısa sürüyor ve diğer iç sesim onu bastırmak için bağırarak konuşuyor. 

Sevgiyi paylaşmanın ya da hissettirmenin zamanı yoktur, bunu bilirim ve böyle yaşamaya çalışırım günümü. Ama özel günlerde hatırlanmak insanın ruhunu okşar, iyi hissettirir kendini. Bu gerçeği de görmemezlikten gelemem. Evet, bugün sevgililer günü. İnsanlar hayatındaki kişilere, yaşamında olmasını istediklerine bir şekilde seslerini duyurmak için farklı yollar deniyorlar. Ama ben günün özelliğinden bile bihaber öyle duruyorum. Bu günü hatırlatacak bir insan yok hayatımda. Bedenim yalnız, kalbim yalnız, bütün düşüncülerim yalnız. Kendimi öyle bir kenara atılmış ve orada unutulmuş hissettim bugün. Sıcak bir ses olsaydı dedim, sıcak bir nefes. Sarsa beni sıkıca. Ben buradayım, bugün değil sadece, sen istediğin her an dizlerinin dibindeyim dese. Telefonda kötü olan sesimden dolayı endişelense, ben hasta olduğumda bütün ilgisini bana verse. Kaprislerimi çekse, mutsuzluğuma çare arasa, naz yaptığımda ya da mızmızlandığımda arkasını dönüp gitmese. Beni iyi etmeye çalışsa. Her gün, her an sevgisini hissederek yaşasam hayatımı. Şu kekremsilik ter ketse beni, pamuk şekeri gibi bir tat gelse günüme de içime de. Ayrı kişilerken bir olabilsek hayatın bir yerinde. Amaçlarımız birleşse, gülüşlerimiz birleşse. Pencereden bakmayı öğretsek birbirimize… 

 
Toplam blog
: 3
: 691
Kayıt tarihi
: 16.10.10
 
 

82 yılının bir sonbahar ayında, güneşin doğuşunun en güzel izlendiği bir şehirde gelmişim dünyaya. İ..