Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Aralık '13

 
Kategori
İnançlar
 

Şeb-i Arus’ Yine Bana kısmet olmadı.

Gökyüzünde, yıldızlar arasında parlak ay nasıl görünürse aşık da yüzlerce kişi arasında öyle görünür,o göründümü herkesin parlaklığı söner.

MEVLANA CELALEDDİN-İ RUMİ

Çok istemek gerekli bir şeylerin olması için diyorlar, ben çok istemedim mi acaba? Belki de onu sık düşündüğümden, okuduğumdan, yazdığımdan, andığımdan, her fırsatta ondan söz edip anlattığımdan mı?

Onun düğün gecem dediği öldüğü geceyi unutmuş olabilir miyim?

 

Nasıl olmuştur bilmiyorum!

Görmek istediğim halde,

gitmek istediğim halde,

Yollar mı uzak mı oluyor,

Kısmetmi değil.

Anlayamadım…

Mevlana Celaleddin-i Rumi dedi ki:

“Bu canım var oldukça ben Kur'an’a tutsağım

Muhammed Mustafa’nın yolundaki toprağım 

Benden başkaca bir söz nakledenler olursa 

Hem onu söyleyenden hem o sözden uzağım”

Aslında onu sayfalarla anlatmaya gerek var mıdır?

Hangi Müslüman onu bilmez, onu sevmez ki…

Onun yüreği, onun sözleri, bir banamı ışık tutmuştur. Asla! Onu anlayana, onu anlamak isteyene, onu dinleyene her zaman bir ışıktır Hazreti Mevlana.

Benim yol ışığımdır, gönül ferahlığımdır, içimi aydınlatan bir ışıktır, kasvetimi dağıtır, ruhumu zenginleştirir.

Ben onun çocukluğumdan beri tiryakisiyim.

Ben onun sevdalısıyım.

17 Aralık tarihine denk gelen haftalarda:

Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri’nde ne yazık ki bu sene de yokum. Kısmet… Ne diyebilirim ki…

Şeb-i Arus Şenliklerinde olmak, o havayı teneffüs etmek çok büyük isteğimdir.

Bu yaz Mevlana Hazretlerini ziyarete gitmiştim. Mevlana Celaleddin Rumi, vefat ettiği geceyi, Rabb'ine, sevgiliye kavuşma gecesi olarak düşündüğü Düğün Gecesi olarak adlandırır.

“Ölüm günüm, düğün günümdür”

Ben bu düğünde de olamadım.

Ben onun için müzikal yazdım. Ben yıllarca onun için yazmalıyım dedim, dünyada en çok onun hakkında kitaplar okunuyor, yabancılar onu iyi biliyorlar. Onun sözlerini ezberlemişler. Ben turizmciyim o kadar çok Alman, Hollanda’lı, genel olarak Avrupa’lı onu seviyor, biliyorki…

Şeb-i Arus’a geliyorlar. Bu yı lda gelecekler. Çokça gelecekler. Ne mutlu onlara…

Hazreti Mevlana demişki:

“Hamdım, piştim, yandım” yaşamını böyle özetlemiş. O mukaddes ömrünü böyle anlatmış. Onun felsefesini anlamak ne kadar kolay, onun sözlerini anlamamak ne mümkün!

Hazreti Mevlana’yı anlamak için onu okumısınız. Onun etrafa saçtığı ışığı görmelisiniz, onun enerjisini hissetmelisiniz. Bütün bunlar için ona inanmalısınız. O diyorki:

GEL, GEL, NE OLURSAN OL YİNE GEL,
İSTER KAFİR, İSTER MECUSİ,
İSTER PUTA TAPAN OL YİNE GEL,
BİZİM DERGAHIMIZ, ÜMİTSİZLİK DERGAHI DEĞİLDİR,
YÜZ KERE TÖVBENİ BOZMUŞ OLSAN DA YİNE GEL...

Böyle bir davete kim hayır diyebilir.

Böyle bir düşünceden kim uzak kalabilir.

Kim onun gölgesi altına girmez, soluklanmaz, serinlenmez, kim?

Bir gün mevlana ve Şems müzikalim olacak, buna inanıyorum.

Çoook uzun yıllardır çalıştım, onu anlatmak istiyorum, onu görmelerini, anlamalarını istiyorum. İnşallah…

Elbette ki olamayız,

Elbetteki mümkün değil.

En azından deneriz.

İnsan olmak için, vicdanımızın varlığından haberdar olmak için…

Onu okur anlamaya çalışırız…

NAZAN ŞARA ŞATANA

Duydum ki Bizi Bırakmaya Azmediyorsun Etme

Duydum ki bizi bırakmaya azmediyorsun, etme.
 Başka bir yar, başka bir dosta meylediyorsun, etme.

 Sen yadeller dünyasında ne arıyorsun yabancı?
 Hangi hasta gönüllüyü kastediyorsun, etme.

 Çalma bizi, bizden bizi, gitme o ellere doğru.
 Çalınmış başkalarına nazar ediyorsun, etme.

 Ey ay, felek harab olmuş, altüst olmuş senin için...
 Bizi öyle harab, öyle altüst ediyorsun, etme.

 Ey, makamı var ve yokun üzerinde olan kişi,
 Sen varlık sahasını öyle terk ediyorsun, etme.

 Sen yüz çevirecek olsan, ay kapkara olur gamdan.
 Ayın da evini yıkmayı kastediyorsun, etme.

 Bizim dudağımız kurur sen kuruyacak olsan.
 Gözlerimizi öyle yaş dolu ediyorsun, etme.

 Âşıklarla başa çıkacak gücün yoksa eğer;
 Aşka öyleyse ne diye hayret ediyorsun, etme.

 Ey, cennetin cehennemin elinde oldugu kişi,
 Bize cenneti öyle cehennem ediyorsun, etme.

 Şekerliğinin içinde zehir zarar vermez bize,
 O zehiri o şekerle sen bir ediyorsun, etme.

 Bizi sevindiriyorsun, huzurumuz kaçar öyle.
 Huzurumu bozuyorsun, sen mahvediyorsun, etme.

 Harama bulaşan gözüm, güzelliğinin hırsızı.
 Ey hırsızlığa da değen hırsızlık ediyorsun, etme.

 İsyan et ey arkadaşım, söz söyleyecek an değil.
 Aşkın baygınlığıyla ne meşk ediyorsun, etme

MEVLANA CELALEDDİN-İ RUMİ

 

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....