Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ocak '18

 
Kategori
Doğal Hayat / Çevre
 

Şebekesiz Yaşam ve Alaskalı Frigo

Şebekesiz Yaşam ve Alaskalı Frigo
 

Abuk subuk yerli dizileri, olanın tebligatı haberleri ve çokbilmiş tartışma programlarını izleyip de aklımızla dalga geçtirmiyoruz! İzlediğimiz belgesel kanalları ve de birkaç yabancı dizi var.

Neyin nerede olup bittiği, kimin yaptığı önemli değil; güzellikleri alkışlıyor, çirkinlikleri yeriyoruz.

Amerikan yapımı bir program izledik geçenlerde.

Ancak otuzunda genç bir çift Nashville, Tennessee'deki yaşam keşmekeşinden kaçıp Alaska’ya göç ettiler.

Buraya kadar her şey normal görünüyorsa da değil. Devamını okuduktan sonra kararı siz verin.

Adam mağazada tezgâhtar, kadın da anaokulu öğretmeni; bir de küçük kızları var. Büyükşehir onları boğmaya başlayınca basmışlar istifayı, düşmüşler yola.

Orta Alaska, Fairbanks’teki bir yapı markette reyon sorumlusu oldu adam ve yine anaokulunda iş buldu kadın. Böylece kızları da gün içinde annesiyle kalabilecekti. Yaşayabilecekleri bir ev bakmaya gelmişti sıra. Türkiye’de olsa, işlerine yakın küçük ve mütevazı bir daire ararlar; hayır, onlar -vahşi kuzeye fıyan her Amerikalı aile gibi- şehirden uzak, doğanın koynunda bir kütük ev aramaya koyuldular. İşte burada devreye “Şebekesiz Yaşam Danışmanı.” girdi. Anlayabildiniz mi ne olduğunu? Biz de anlayamadık önce!

Eğer oralarda doğada, ormanın içinde yaşamaya karar verdiyseniz, bunun anlamı: Elektrik, su ve internet hizmeti alamamanız demek! Peki nasıl yaşıyorsunuz: Elektrik için güneş panelleriniz, su için kuyunuz ve internet için de uydu bağlantınız oluyor. Şehirden 15-20 mil uzakta olduğunuz için etrafınızda komşunuz, hastaneniz, marketiniz olmuyor; hele ki kış geldiğinde -50 derecede kar ve soğukla mücadeleniz başlıyor. Ama DOT&PF (Ulaştırma ve Kamu Hizmetleri Departmanı) kapınıza kadar olan yolu açık tutuyor.

Yaban hayatın içindesiniz. Geyikler, ayılar, tilkiler, kartallar, kurtlar etrafınızda cirit atıyor. Yazın börtü böcekle savaşıyorsunuz. Kendi keçinizi, hindinizi, tavuğunuzu ve bahçede, serada sebzenizi yetiştiriyorsunuz ve her gün de onca yolu ekmek paranız için gidip geliyorsunuz. Benzinin litresi 5.5 lira değil tabii, 70 cent!

“Şebekesiz Yaşam Danışmanı”nın ne iş yaptığına gelince: Siz büyükşehirde yaşamaya alışmış biri olarak -radikal bir kararla- sütü, yumurtayı marketten almaktan vazgeçip kendiniz üretmeye soyununca, işte bu doğal yaşam uzmanları orman içindeki bir demo evde dört günlük test yaşamı teklif ediyorlar ve onlar da bu süreyi sizinle geçirerek “Yumurta folluktan nasıl toplanır, keçi nasıl sağılır”dan “Çatı bakımı nasıl yapılır, patates nasıl yetiştirilir”e kadar anlatıyorlar.

Yeni yaşamınızın deneme sürecinden başarılı ve mutlu çıktıysanız ve de ilgilendiğiniz evi beğenip almaya karar verdiyseniz Şebekesiz Yaşam Danışmanı sizi Emlak Danışmanı arkadaşına devrediyor. Siz de bankadan kredi skorunuzu ve ne kadar kredi çekebileceğinizi öğreniyorsunuz.

Bu arada -ülkemizden farklı olarak- dikkatimizi çeken birkaç nokta daha oldu: Evin satış fiyatını ev sahibi belirliyor ve alım-satım işlemlerini alıcının emlakçısıyla satıcının emlakçısı yürütüyor, tıpkı mahkemede davalı ve davacıyı ayrı avukatların temsil etmesi gibi. Ve aynı evin birden çok taliplisi ve tespit edilenin üzerinde fiyat teklifleri olabiliyor. Ev sahibi -duygusal davranarak- evini daha düşük fiyat verene de satabiliyor. Tüm işlemler büyük bir disiplin, şeffaflık ve dürüstlükle yürüyor. Pazarlık gücünü azaltabileceği için evi beğenmemiş görünen alıcılar ve komisyonu yükselsin diye fiyatı yüksek tutan cİngÖz emlakçılar yok.

Neyse, hayatlarının baharında genç çiftimizin kredi skoru mükemmel çıktı ve banka 30 yıl vadeli $510,000 kredi kullanabileceklerini söyledi. Biraz daha açayım sizler için: Yüksek gelirli doktor, mühendis filan değil, tezgâhtarlık ve öğretmenlik yapan gencecik insanlara banka 2 milyon TL kredi imkanı sundu.

6 dönüm arazisiyle birlikte değeri $586,000 olan evin $75,000’ını peşin ödediler. Yeni bir kümes, ağıl, sera, tavuklar, hindiler, iki Malamut yavrusu ve evin mutfağında, banyosunda yapacakları restorasyon için de $30,000 ayırdılar.

Özetliyorum: Mütevazı işlerde çalışan, tek çocuklu genç bir çift Nashville, Tennessee’de 400 bin lira para biriktirmişler (!) ve Alaska’ya gelip 2,2 milyonluk bir evi krediyle aldılar!

Eminim kafanız karışmıştır ve şaşkınlık içindesinizdir! Oralarda da eğitimi eksik kalan insanlar tezgâhtarlık yapıyor ve görülüyor ki iyi de maaş alıyorlar, bizde ise iş bulmak mucize; üniversite mezunu, hatta yüksek ihtisaslı gençlerimiz ve atama bekleyen öğretmenlerimiz kelalaka işlerde çalışıyor ve asgari ücret alıyorlar. Basit işler üniversite mezunu gençler tarafından doldurulduğu için de lise ve daha az eğitimli olanlar çalışabilecek iş bulamıyorlar. Bırakın kutu gibi bir ev almayı, kira dahi ödenemeyecek bir gelirle gençlerimizin yaşama nasıl bağlanacağını, kendi ailelerini nasıl kuracaklarını ve bolca (!) çocuğu nasıl yapacaklarını gerçekten merak ediyorum!

Vesselam, masaya kaşık ilave edip rızkı Allah’tan bekleyen oryantalizm ile “Güçlü Türkiye” savı bir türlü örtüşmüyor!

 

 
Toplam blog
: 462
: 1159
Kayıt tarihi
: 07.03.09
 
 

Ne güzel bloglar yazdık, ne muhteşem dostluklar kurduk; onlar kaldı baki... ..