Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Temmuz '07

 
Kategori
Siyaset
 

Seçime doğru ve yalın gazetecilik

Seçime doğru ve yalın gazetecilik
 

Milliyet gazetesi yazarı Melih aşık beyi takdir ediyorum. Adam kendisine ayrılan köşesinde o kadar güzel konulara değinmiş ki, sanki Türk halkının içinden geçen fakat söyleyemediği düşüncelerine tercüman olmuş. Bravo deyip alkışmalak geliyor içimden. Fakat Melih beye sormadan da edemiyorum. peki bu durumu önceden sıcağı sıcağına neden açıklamadınız. Yani gemiler alınıp satılırken, Bakanlık görevinde bulunanların hizmet yerine göz boyamayla halkı kandırmaya çalışıp(ki sadece kendilerini kandırdılar) arka planda kendi kasalarını doldurularken neden anlatmadınız? Aslında bu soru bütün gazeteci büyüklerimizedir. Melih Aşık beyin yazısını okuyanlar benim burda ne anlatmak istediğimi daha iyi anlayacaklardır.
Bu gazetecilik denen olay, cesaretle, araştırmayla ve yalın türkçeyle (halkın anlayacağı dilden) olması gereken bir olay bence. Belki önceki yazılarında da biraz da olsa anlatmaya çalışmıştır tüm gazeteciler. Ama Melih beyin yazısı tam da Türk halkının anlayacağı dilden yalın ve net bir şekildedir.
Seçime doğru herşey biraz daha netleşiyor. Taraflar belli oluyor. Bu belirlemede basına artı görevler düşüyor. Bence taraf tutarak değil de Sade bir şekilde sadece olayları anlatıp altına Takdiri size kalmış diye not düşmek gerek. böylece halk ne yöne bakacağına kendisi karar verse hazıra konmasa daha iyi değil mi? Yani gazateler sadece olayları anlatsa, Tv haber proğramlarında yorum yapılmasa, köşe yazarları sadece olayları irdelese ve yorum yapmasa. Sadece araştırmacı gazeteci olsalar... Halkı hazıra alıştırmasalar. Mesela bir köşe yazarını veya da gazeteyi okuduğumda, bir tv de haber seyrederken bak şu parti önde gidiyormuş veya da bak bu olay aslında görünürde bu fakat bak ne diyorlar aslında farklıymış diyerek hazıra konmaktansa insanları hazır düşünceye alıştırıp gidişatı değiştirmektense insanlara sadece olayları sunsalar ve deseler ki al bak bu olay budur. takdiri size kalmış nasıl yorumlarsanız yorumlayın dense :) Şaka gibi değil mi? Sadece hayal galiba....
Fakat ben Melih Aşık beyin yazısında bu gün bunu gördüm ve sevindim. Sanki bak olaylar budur. Nasıl değerlendirmek isterseniz öyle değerlendirin demek istemiş gibi bir hali vardı. Ve aynı zamanda bu yazıya istinaden bende bu olaylar hakkında kendi düşüncemi buradan açıklamak istiyorum.
1-Gemisi çıktı...
Bence olay sadece gemilerde bitmiyor. Daha açığa çıkmayan neler var neler. Her şeyden önemlisi bu iktidarın devletin önemli kollarına yerleştirdiği adamları var. Bu seçimlerden sonra başa gelenler öncelikle bunları ayıklamalı. Gemi birşey değil aynen para gibidir. Sat elinin kiri gitsin... Fakat içimizde olanlar ne olacak. Bu zihniyetin önemli görevlere verdiği geride bırakacağı zihniyet ne olacak.
2-BAŞBAKAN Erdoğan Eskişehir'de konuşurken: "Kendimizi aldatmayalım, terörle beraber yaşayacağız. Buna kendimizi alıştıracağız" dedi.
Vah Erdoğan vah. Vah ki vah. Birgün halk sana gereken cevabı verecek ama ne zaman inşallah bu seçimlerde .... Sende oğlunu askere gönder de şehit gelsin o zaman alışırsın terörle yaşamaya...

Burada Melih beyin yazdığı her konuya tek tek yorum yapmak inanın çok uzun sürer. Sadece kendisini takdir ediyorum. Ve bu yazısının dökümü yapılıp altına takdiri size kalmış diye not düşülüp afiş olarak asılması gerekli diye düşünüyorum. Afiş olsun ki gazete okuma alışkanlığı olmayanlar da gerçekleri görsün. Bir parti taraftarı bunları yazsa, tabi kötüleyecek adamaları denebilir. Fakat tarafsız bir gazeteciden bunları duymak ya da okumak biraz daha insanların gözünü açar diye düşünüyorum...
Takdiri size kalmış... :)

 
Toplam blog
: 30
: 659
Kayıt tarihi
: 20.06.07
 
 

1978 yılında doğdum. 1994 yılından bu güne istanbulda yaşıyorum. İş ve ünüversite hayatım birlikt..