Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Şubat '08

 
Kategori
Felsefe
 

Seçimlerimiz

Seçimlerimiz
 

"Bir yola girmeyi seçmiş olan kişi onun getireceklerini de seçmiş olur."

Kanada'nın kuzey bölgelerinde yalnız iki mevsim yaşanırmış. Kış ve yaz. Özellikle bir bölgenin yollarındaki karlar erimeye başlayınca yollar çamurlu duruma gelirmiş. Bu yollardan geçen araçların bıraktığı derin izler soğuklar geri geldiğinde buz tutarmış. Bu ilkel bölgeye kışın girecek olanlar için yol ayırımında şöyle bir uyarı levhası bulunurmuş.

"Sürücü, aracını hangi izi izleyerek süreceğini lütfen iyi seç; çünkü bundan sonraki 20 mil boyunca onun içinde olacaksın."

Ben hiç bir zaman kaderciliğe inanmamışımdır. Her iyi ya da kötü olan şeyin bir sebebi olduğunu düşünmüşümdür. Herkes bu hayat yolunda ilerlerken seçimler yapmak zorundadır. Seçim hakkı bizzat kişinin kendisine ait olduğu için de seçimi sonrasında yaşadıkları iyi ya da kötü şeylerden tamamen kişinin kendisi sorumludur. Kadere veya başka birine suç bulmak ya da teşekkür etmek anlamsızdır. Bu hikayede de zaten apaçık ortada. Sağdaki izleri takip etmeyi seçersen kimbilir nereye, soldaki izleri takip etmeyi seçersen kimbilir nereye düşer yolun? Kim vardır orada ya da ne vardır seni bekleyen, o zamanı gelince yaşanır ve öğrenilir. Seçim yapan kişi seçiminden pişman olma lüksüne sahip değildir. Sadece kötü bir seçim olduğuna kanaat getirirse bir dahaki sefere o seçimi yapmaz, hatalardan ders almayı öğrenir. Öğrenmek isterse tabi.

Planlarımızı iyi yapmalıyız. Seçim yapmak durumunda kaldığımızda bir sonraki adımı planlamak doğru seçime bizi daha çok yaklaştırır. Aniden yapmak zorunda kaldığımız seçimler bazen bizi hüsrana uğratsa da hayat yine de yaşamaya değer. Pişmanlıkların bizi mutsuz etme ihtamaline karşı seçimlerimize sahip çıkarsak her ne kadar sonucu kötü de olsa mutlu olmayı biliriz. Yol ayırımlarında zamanımız varsa çok iyi düşünmeliyiz.

"Bir" adında bir kitap okumuştum. Çok etkilemişti beni. Bir insanın hayatında yaptığı seçimleri ve seçmediklerini gözler önüne seriyordu. Seçilmiş yolda ilerlerken başına gelenleri ve geride kalan diğer seçilmeyen yolda başına gelenleri aynı anda bilmek yine de seçimlerimizi değiştirirmiydi bilmiyorum ama bazen yol ayırımındayken ikilemde kaldığımda seçmediğim yolu düşünüp orada yaşayan beni düşünmek hoşuma gidiyor. Seçimin sonunda mutluysam, diğer benin mutsuz olduğunu, seçimden dolayı mutsuzsam diğer benin mutlu olduğunu düşünüyorum. Yani hayatta bir tane ben yok. Biri iyi seçimler yaparken diğeri kötü seçimler yapabiliyor. Ama emin olun her iki benin de yolları aynı yerde kesişiyor. Son yine aynı son.

Sona gelmeden mutlu olmayı öğrensek ne güzel olur değil mi?
 
Toplam blog
: 144
: 2928
Kayıt tarihi
: 30.10.06
 
 

İzmir Cumhuriyeti'nde yaşıyorum... Sarmaşık Sanat Atölyesi'nde ebru sanatı ile uğraşıyorum. En es..