Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Ocak '07

 
Kategori
Eğlence - Hobi
 

Sedat Yaşayan Bulmacaları

Sedat Yaşayan Bulmacaları
 

...karikatür-celal...


Önceki bir yazımda, alışkanlığın bende pis bir hastalık olduğundan bahsetmiştim. Sonra düşündüm, bulmaca çözmek de en büyük alışkanlığım. Bunun pislik neresinde diye soracaksınız! Efendim bendeniz bulmaca hastasıyım, ama yanlış adamın, yani Sedat Yaşayan'ın Cumhuriyet'teki pazar bulmacalarının hastasıyım!...

Bu zatın bulmacaları, öyle her gün gazetelerin ek olarak verdiği çarşaf, çarşaf bulmacalara benzemez azizim!.. Fıtık eder insanı! Allame-i cihan olsan, yardım almadan çözmek neredeyse imkansızdır. Öyle sanıyorum ki, kendisi bile kitap, defter karıştımadan, kendi hazırladığı bulmacayı çözemez!..

Ben aşağı yukarı 25 yıldır aksatmadan çözmeye çalışıyorum. Pazar günleri masa yetmiyor, ansiklopediler sözlükler etrafa saçılıyor. Hanımla kavga çıkıyor. Her şeye rağmen çözemezsem, tuttuğum takım maç kaybetmiş gibi bozulurum... Ağzımı bıçaklar açmaz! Bulmacayı çözmeden, cenaze, nikah, hastane ziyareti gibi mecburen bir yerlere gitmem icap ederse, aklım hep evdeki bulmacada kalır. Eve döner dönmez yemeden, içmeden hemen kaldığım yerden devam ederim... Bu bulmacanın bir de kitap ödülü vardır. Her hafta, doğru çözüp, kur'ada da kazanan 25 kişinin ismi köşede yayınlanır. İşte bu köşede ismimi görünce koparım ben. Tutmayın beni allaaah!... Çocuklar gibi sevinirim işte...

Bazen kapıcının bıraktığı gazeteden ilave çıkmaz... Önce kapıcıyı fırçalayıp, taksiye atladığım gibi ilaveli gazete aramaya çıkarım. Bazen krizim tutar, kapıcıyı bekleyemem. Sabahın köründe merkezi bir yerdeki bayiye giderim. Eğer daha gazete gelmediyse, sabah ayazında bayi önünde sabırsızlıkla çok beklemişimdir. Bayinin balyaların ipini çözmesi, sayması uzar da uzar!..Bir kere krizim o kadar erken tuttu ki... Saat üç falan... Eskiden gazeteler Taksim meydanındaki bayilere o saatte gelmeye başlardı. Gittim baktım ki ne gazeteciler kalmış, ne de gazete var! Vakit geçsin diye Mecidiyeköy'deki bayiye kadar yürüdüm. Yine de gelmemişti, bekledim...

Bir de bu işin mahrumiyet bölgeleri var. Yazın gittiğimiz yerlerde çok zorluk çekerim. Gazete geç gelir veya gelmez. Başka yerlerde aramaya çıkarım. Tabi kaynak sıkıntısı da cabası. Koca ansiklopedileri yanımızda taşıyacak halimiz yok! Telefonla meraklı arkadaşları ararım. Yani bu Sedat Yaşayan hocayı çok severim, ama işte bizim gibilere öyle bir aşı yapmıştır ki, bu hakikaten büyük hastalıktır. Bizi her bakımdan çok uğraştırır.

Bunun için internette forum bile var! Bulmaca Sözlüğü diye bir site. Benim gibi bağımlılar artık orada buluşuyoruz. Sayın YAŞAYAN sayesinde güzel bir kitle oluştu. Bulmaca bahanesiyle sohbet ortamı da oluyor. Sedat Yaşayan'la başı belada olanlar, ne yapsın etsin burayı bulsun!..

 
Toplam blog
: 288
: 1185
Kayıt tarihi
: 18.01.07
 
 

Kendi halinde yazar, çizer, çapraz bulmaca çözerim. İki yüzyıl, bir binyıl gördüm. En sevdiğim hoca ..