Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Haziran '18

 
Kategori
Sağlıklı Yaşam
 

Sedefle Başım Dertte Ne Yapsam Bilmiyorum….

Sedefle Başım Dertte Ne Yapsam Bilmiyorum….
 

Sedef çok da güzel bir çiçektir.


Sedefle başımda dertte ne yapsam bilmiyorum; tenimden bir parçasın söküp atamıyorum. Selami Şahin’in o çok sevilen şarkısına ithafen yazılmış bu dizeler, Sedef adında dünyalar güzeli bir kadına yazılmış olsaydı emin olun ki en mutlusu ben olurdum.

Hatta hikâye şöyle başlasaydı ne kadar da güzel olurdu:

Sedef ile tanışalı tam 10 yıl oldu. O zamanlar ikimizde gençtik. Zamanla birbirimize olan bağımız güçlendi. Önceleri aramızdaki ilişki hal hatır sormalar, arada bir sosyal medyadan dürtmeler ile devam ediyordu. Zamanla birbirimizi daha iyi tanıdık ve aşık olduk…..

Hikâye enfes ancak bahsi geçen sedef ne o dünyalar güzeli kadın ne de aramızdaki aşk mutlu mesut.

Evet.. Bahsini ettiğimiz sedef tıp dilinde Psoriasis olarak adlandırılan lanet, mendebur, yapışkan ve her açıdan sinir sağlığınızı felç eden bir cilt hastalığı.

Ancak hikâyenin şu kısmı doğru… Sedef ile olan ilişkimizin mazisi 10 yıla dayanıyor. Gerçekten o zamanlar gençtik ve henüz o mendebur hastalık egzama aşamasındaydı. (Egzama da onun küçük kız kardeşi) Ancak zaman ilerledikçe egzama beni daha iyi tanıdı ve iyi birisi olduğuma kanaat getirince de ablasını davet etti.

Hani Barış abinin şarkısı vardır “Halamın Kızı Zehra..” hani orada zehra barış abiden en sonunda evin tapusunu da alır. Burada da abla sedefin ilk işi kardeş egzamayı kovalayıp malın mülkün üstüne konmak oldu. (Mal mülk derken benim tenimden bahsediyoruz)

Önce yavaş yavaş vücudumu sarmaya başladı. Bir de bu illet sedef egzama gibi bir iki yerde görünmüyor. Yayılmacı bir politikaya sahip. Bir bakıyorsunuz ayak bileğinizde bir bakıyorsunuz belinizde. Böyle de kötü karakterli.

Tabi ben en başında sedefin vücuduma yerleştiğini farkettim. Egzama ile 10 yıl mücadele edince bunun da olabileceğini öngörebiliyordum. Ancak bu sedefle uğraşan insanlar beni anlayacaklardır ki insan bir yerden sonra uğraşmaktan sıkılıyor. Ben de bu sebepten birkaç ay vücudumda dilediğini yapmasına müsaade ettim. Abarttığı zamanlarda da kremlerimle “hopppp” dedim kulağını çektim.

Gel gelelim bizim mendebur öyle duracak gibi değildi. Ben dur dedikçe o azdı ben önlem aldıkça o zortladı. Beni doktora gitmeye mecbur etti. (Hasta tavsiyesi: siz bana uymayın hemen gidin. Allahta başınızdan eksik etsin)

Sürekli gittiğim sevgili doktorum, şırrakkk diye hastalığı teşhis edip bana uzun bir reçete yazdı. Üstüne de “Bak mutlaka tatile giti deniz ve güneş iyi gelir.”dedi. Üstüne de beni hap tedavisiyle ufak yollu bir tehdit etti.  Şaka bir yana ismini vermeyeyim ama bahsi geçen hap epey sıkıntılı.

Giriş ve gelişme kısmı epey uzun oldu ama sonuç kısmı baki…”Allahtan umut kesilmez yavrum.”

Dip not: Kremler iş görüyor ama düzenli ve iyi hasta olmak şartıyla. Şükür ben de hiç öyle bir hasta değilim.

Dip not 2: Bu sedef yazılarına insanın içini burkan fotoğraflar koyuyorlar, ben de sedefin çiçeğini koydum maksat güzellik olsun.

 
Toplam blog
: 106
: 1591
Kayıt tarihi
: 11.07.11
 
 

Metin ve haber yazarı ..