Şehit Polis Olayı komplo mu?

Biz her gün aynı şeyleri göre göre, dinleye dinleye hayli kanıksadık. Türkiye dışarıdan nasıl görünüyor, asıl bunu tahlil etmemiz lazım. Ancak dışarıdan ülkemize bakanları da birkaç guruba ayırmak gerek.

Akşamları televizyonlarımıza bakarak, gazetelerimizi gözden geçirerek hakkımızda kanaat sahibi olanlar,

Türkiye’deki bir yakınlarının, tanıdıklarının verdiği bilgilerle bizim hakkımızda kanaat edinenler,

Belli aralıklarla Türkiye’yi ziyaret edip her gelişinde aradaki farkı hissedenler.

Sanırım 3. guruptakiler, kendi içimizde neler olduğunu bir tarafa bırakırsak, her geçen zaman diliminde ülkemizin mesafe aldığını kabul edeceklerdir.

Ben bile İstanbul’un birkaç yıldır gitmediğim muhitlerine gittiğim zaman şaşırıyorum. Evet artan milli gelirden benim cebime kendini hissettirecek kadar bir şey girmedi ama, Türkiye her gün bir önceki günden daha ileride.

*****

Nobel ödüllü yazarımız Orhan Pamuk, ülkemizdeki gelişmeleri olumlu bulduğunu söylemiş ya, o zaman aklıma geldi bunlar.

Gerçi Pamuk’u sevmeyenler, bunun için binbir dereden su getiren bahaneler bulacaklardır eminim. Ama olsun, bu da önemli bir tespit.

Haber Türk “En büyük başarı askere karşı” manşetiyle haberi verirken, Yeni şafak “Orhan Pamuk’tan değişimin Fotoğrafı” manşetini kullanmış.

Zaman gazetesi de Pamuk’un “Darbe girişimleri ikna edici, davaları ciddiye alıyorum” söylemini manşetten vermiş.

*****

Taraf gazetesinin manşetinde de ilginç bir konu var. İki gün önce tam düğünü varken şehit olan polis memurunun ölümüyle ilgili bir iddia bu.

Haber inanılır gibi değil. Şehit polisin ailesine telefon eden bir kişi, düğün yapacak polisin öldürülmesi olayının özellikle seçildiğini, bunun kamuoyunda yankı bulacağının düşünüldüğünü söyleyip olayın bir kurmaca olduğundan bahsediyor.

Bunun kanıtı olarak da olay sırasında nişancı polislerin geri çekildiğini ve şehit polis memurunun yalnız bırakıldığını iddia ediyor.

Taraf gazetesi “Nişancıları niye geri çektiler?” sorusunu manşetten girmiş. Böyle ciddi ve önemli bir iddia yetkililer tarafından elbette soruşturulacak ve gerçek açığa çıkarılacaktır diye ümit ediyorum.

*****

Gazeteler yine seçimlere manşetlerinde pek yer vermemişler. Birkaç istisnası var.

Türkiye gazetesinin manşeti şöyle: “Çete yaz Kemala yolla”

Başbakan Rize mitinginde hemşerilerinin açtığı bir pankarta gülümsemiş ve “hemşerilerimden zekâ fışkıriy daa” demiş.

Pankart şöyle: “Çete yaz Kemala yolla, üyeluğun cebune gelsun”

Bugün gazetesi de başbakanın söylediği bir cümleyi manşete almış: “Emanete kurulan tuzağa düşmedik.”

*****

Cumhuriyet gazetesinde Kılıçdaroğlu’nun söylemi var: “Önce Halkın Boğazı”.. İstanbul boğazına taş atmış aklınca..

Güneş gazetesi de MHP’ye gelen kaset tehdidini dert etmiş kendine. Ama manşet Baykal’dan: “İş Çığırından Çıktı”

*****

Bakalım seçime 28 gün kala 1991 seçimlerinde Milliyet gazetesinde ne haberler varmış.

Manşet üstünde Milliyet-Konda kamuoyu araştırması sonuçları var. DYP % 30’u korurken ANAP düşmüş, SHP çıkmış ve 22-22’lik eşitlik oluşmuş.

Manşette yeni bir Anayasa, yeni bir Türkiye diyen SHP genel başkanı Erdal İnönü’nün bir söylemi var: “Gelir Vergisi İnecek”

Demirel, şapkasını alıp gitti diyen Özal’a cevap vermiş. “Şapkamı bırak, millete bak.”

Gazetenin ekonomi sayfasında bir soru var: “Yeni iktidar bu tabloyu değiştirecek mi?

Olay şu: Maliye Bakanlığı müfettişleri son 6 ayda devlete bildirilen vergi rakamlarıyla gerçekte ödenmesi gereken rakamlar arasında 4 kat fark bulunduğunu açıklamışlar.İncelenen binlerce dosyadan, 1 milyon vergi gösteren 4 milyonu kaçırıyor sonucu çıkmış.

ANAP’tan Vaatler

Seçim beyannamesini açıklayan Mesut Yılmaz Enflasyon % 10’un altına inecek, her öğrenci yabancı dili iyi öğrenecek, zorunlu eğitim 8 yıla çıkacak, ücretsiz ders kitabı dağıtılacak, İhracat 30 milyar, turizm geliri 10 milyar, kişi başı milli gelir 35oo dolara çıkarılacak, özelleştirme hızlandırılacak, Toplu konut için finansman kaynakları artırılacak, sorgulamada sanık avukatı bulunacak, il sayısı 100’e çıkarılacak....demiş.

“Yılmaz adayları peşin küstürdü”

Anavatan Partisi’ne milletvekilliği için 2010 kişinin başvurduğunu açıklayan listeye giremeyecekleri üzdü.

Ecevit SHP ve ANAP’a Sert Yüklendi

Zonguldak ve Devrek’te seçim gezilerini sürdüren Ecevit SHP’ye bizimle uğraşacağınıza ANAP’la uğraşın dedi. Özal’ı da partizan bir cumhurbaşkanı olmakla suçladı.

Demirel, Külahımla uğraşmayın

Bugü ülkeyi yönetenler seçimden sonra kaçacak delik arayacak, onları benim şapkam bile kurtaramayacak.

İnönü’ye Adana’da Moral Dopingi

Coşkulu bir kalabalığa karşı konuşan İnönü, Oylarınızı bölmeden iki yüzlü ANAP’ı iktidardan indirin, dedi. Ecevit için “eski sosyal demokrat” deyimini kullanan İnönü, Demirel için de ortalığı bitpazarına çeviren eski siyasetçilere oy vermeyin dedi.

*****

Bugünlük de bu kadar. Yarın yeniden buluşabilmek umuduyla...