Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Nisan '15

 
Kategori
Sağlık
 

Şeker hastalığı ameliyatı

Şeker hastalığı ameliyatı
 

şeker ameliyatı


Son dönemlerde gerek basılı, gerek görsel medyada kendine yer bulan bu tanımlamanın tıbbi uygulamalar dahilinde karşılığı bulunmamaktadır. Halkımızın daha kolay anlaması ve bazı kişisel kaygılar nedeniyle ortaya çıkan bu tanım, tıp dünyasında Metabolik Cerrahi uygulamaları kapsamında ele alınmaktadır.
 
Bu ameliyatların ortaya çıkışı DS (Duodenal Switch) ve BPD (Biliopankreatik Diversiyon) gibi ince barsakların çok önemli bir bölümünün yiyecek girişine kapatılarak devre dışı bırakıldığı obezite ameliyatlarından köken alır.
 
Metabolik Cerrahi’nin obezite ameliyatlarından en önemli farkı ince barsakların bypass işlemi ile devre dışı bırakılmaması, bir yer değiştirme (transpozisyon/interpozisyon) işlemi ile hormonal değişimlerden faydalanma prensipleri üzerine kurulmuş işleyiş mekanizmasıdır. Bir diğer fark ise Metabolik Cerrahi uygulamalarının ciddi kilo problemi olmayan tip 2 diyabet hastalarında da kilo kaybından bağımsız olarak bu hormonal düzeni değiştirebilme ve bu sayede kan şekeri kontrolü üzerine olan olumlu etkileridir. Bu maksatla klinik pratikte uygulanmakta olan 2 temel metabolik cerrahi uygulaması vardır. Bunlardan ilki İleal Transpozisyon (IT), ikincisi ise Transit Bipartisyon (TB) ameliyatıdır
 
IT işlemi daha düşük Vücut Kitle İndeksi (VKİ) değerlerine sahip tip 2 diyabet hastalarında dahi güvenli olduğu ve efektif neticeleri olduğu gösterilmiş bir operasyon tekniğidir.
 
Her iki ameliyatta da kombine işlemler uygulanır. Bunlardan ilki bir mide tüpleştirme / tüp mide uygulamasıdır. Bu işlemin 3 temel nedeni vardır.
 
1) Midenin çıkarılan kısmından salgılanan Ghrelin ismi verilen iştah artırıcı madde miktarının azaltılması (Ghrelin bir hormon değildir. Büyüme Hormonunun reseptör düzeyinde etkinliğini sağlayan ara moleküldür).
2) Mide boşalma hızının artırılarak yiyeceklerin ince barsaklara daha hızlı bir şekilde geçmesinin sağlanması ve ince barsak kaynaklı hormonların aktifleşerek tokluk hissinin daha erken dönemde ortaya çıkması.
3) Şayet mide küçültmesi yapılmadan sadece ince barsaklarda yer değiştirme işlemi yapılırsa ortaya çıkması muhtemel mide genişlemesinden kaçınılması.
 
Sonuçta nihai etki midenin tüpleştirilmesi ve bu sayede kalori alımının azaltılması, yemeklerin sindirimin erken fazında ince barsağın son kısmı ile temas etmesi sonucu olumlu hormon düzeylerinde artış ve oniki parmak barsağının devre dışı bırakılması ile elde edilen olumsuz hormonların etkinliğinin azalmasının kombinasyonudur. Olumlu hormonlardaki artış sadece insülin etkinliğini artırmaz, iştah kesici ve düzenleyici hormonların artması nedeniyle erken tokluk hissinin ortaya çıkmasına ve yemek tercihlerinin de değişmesine neden olur.
TB ameliyatında oniki parmak barsağı devre dışı bırakılmaksızın yiyeceklerin bu kısma geçişi kısıtlanarak hem emilim bozuklukları azaltılır hem de IT gibi komplike bir işleme gerek kalmaz. Ne var ki, TB ameliyatının etkinliği sadece obez tip 2 diyabet hastalarında gösterilmiştir. Ciddi kilo problemi olmayan hastalarda henüz bu etkinlik gösterilmemiştir. TB işleminin en önemli avantajı tüm ince barsak bölümlerinden yiyecek girişinin devam etmesi ve oniki parmak barsağının devre dışı bırakılmamış olması nedeniyle olası safra kanalı müdahalelerinin kesintiye uğramaksızın devam edebiliyor olmasıdır.
 
Son dönemde popülarize edilmeye çalışılan Metabolik Cerrahi işlemleri ülkemizde 5 yıldan bu yana güvenle uygulanmaktadır.
 
Uygulamalara ait sonuçlar http://www.metabolikcerrahi.com/sonuclarimiz-yazi/ isimli internet adresinden 3 yıldır herkese açık bir şekilde duyurulmaktadır.
 
Kliniğimizde tedavisi gerçekleştirilmiş hastalar başka hekimlerce ameliyat edilmiş gibi lanse edilmekte, hekim arkadaşlarımız almadıkları eğitimi almış gibi göstermekte, ameliyat edilmemesi gereken hastalar uygun şekilde değerlendirilmemekte ve en önemlisi iyi eğitilmemiş ellerde bu ameliyatların sonuçlarının facia ile eşdeğer olacağı göz ardı edilmektedir.
 
Bizler ilk günkü heyecanımız ile Metabolik Cerrahi’nin bilimsel çizgisini takip etmekteyiz…
 
 
Toplam blog
: 6
: 242
Kayıt tarihi
: 25.03.15
 
 

Alper Çelik 26.02.1975 yılında Aksaray’da doğdu. 1993 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’n..