Seks vs. alışveriş..

Kadınlar alışverişe, erkekler sekse.. Gazetelerin, dergilerin en kolay ve en çok yer dolduran haberlerindendir birisidir bu. Ya bir üniversite işi gücü bırakıp ''Durun ya şunlar ne düşünüyor?'' gibi emsali yüzlerce kez yapılmış olan bir olguyu araştırmıştır ya da dergiler hiç bilimi falan karıştırmadan kendileri bulmaya kalkmışlardır.

Sonuçta ortaya belki onlarca kez gördüğümüz gerçekler çıkıyor. Nedir bu? Açıklayalım:

Cosmopolitan dergisine göre kadınlar her 60 saniyede bir alışveriş, erkekler de her 52 saniyede bir seks düşünüyormuş. Bunda tuhaf bir şey var mı?

Kadınlarla az çok iletişimi bulunmuş, gezip tozmuşluğunuz varsa zaten mağazaların önünde geçirdiğiniz sürelerden anlamışsınızdır. Erkeklerle de iletişiminiz olduğunda lafın dönüp dolaşıp sekse gelmesi size tuhaf geliyor mu?

***

Biraz psikologculuk oynayalım ve bu durumun nedenlerini düşünelim. Benim ilk aklıma gelen tarih boyunca yaşanan süreçte her iki cinse de seçme hakkı tanınması ve erkeklerin seksi, kadınların da alışverişi tercih etmesi.

Gerek Türkiye'de gerek dünyada seks sanki erkeklere özgü bir şeymiş gibi sunulmadı mı yıllardır? Kadınların cinsellikten zevk almaları, onların da aktif bir cinsel hayatları olabileceği gerçeğini Sex & The City gibi diziler olmadan önce bilmiyor muyduk? Yoksa bilmemezlikten mi geliyorduk?

Gelelim alışveriş hastalığına. Bence bu biraz depresyonla alakalı. Yani eşinizi/sevgilinizi ne kadar çok üzerseniz bunun geri bildirimi cebiniz pek de olumlu yansımayacak. Üzgün kadın sorunlarını bu şekilde azaltıyor. Bu kısa süreli keyif yerini alınanların beğenilmemesine bırakır ve yine depresyon başlar.

Siz kadınları geri plana itersiniz ha? Alın size geri plan (!)

Geri plan dedim ama ticarette hiç de öyle değil. Hatta mağazaların baş tacıdır onlar. Sırf kadınlar daha fazla alsın diye dergiler çıkmaz mı? İşimiz medya bakıyoruz bizde. Güzel bir model konulmuş sayfaya, kenarda da modelin kıyafetlerinin fiyatları var.

Ceket: 346 YTL

Pantolon: 376 YTL

...

Hayırdır?

Altın mı alıyoruz?

***

Peki bu gerçek bize ne kazandıracak. Hiç. Hatta paranoyaklar daha da delirecek.

Sevgilinizle oturuyorsunuz, gözünüz saatte. Hoop hatun kişi atlayacak:

- Seks düşündün değil mi? Çabuk söyle!

- Hayatım ne seksi, ne diyorsun?

- Bak 52 saniye geçti. Yalancı..

- ...

Ya da erkekler için farklı bir durum. Elele dolaşıyorsunuz, ormantik yani romantik bir ortam var. Adamımız atlar.

- Unut o kazağı almam sana.

- Ne kazağı Hayri?

- Bak 1 dakika geçti kesin birşeyler almayı düşünüyorsun sen.

- ...

Ayrılıklar bazen çabuk gelişir değil mi?

Siz en iyisi bunlara hiç takılmayın. Bırakın kim ne düşünürse düşünsün. Hem unutmayın eyleme geçmeyen düşünce suç sayılmaz...