Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Eylül '09

 
Kategori
Güncel
 

Sel Siyaseti Suya Gömülsün

Sel Siyaseti Suya Gömülsün
 

Yaşanan birçok olaydan ders almadığımız gibi olayların nedenlerine değil kişilere odaklanmaya devam ediyoruz.

İstanbul’da yaşanan sel felaketinin birebir kopyası 1995 yılında yaşanmıştı. Aynı yıl İzmir’de de bir sel felaketi yaşandı ve 61 kişi hayatını kaybetti.

İzmir o selin yaralarını hızla sararak kentin su tutmaya elverişli tüm yüksek bölgelerini temizledi. Dere yatakları her yıl belirli zamanlarda ıslah ediliyor. İzmirlilerin görmeye alışkın olduğu manzaralar derelerin ıslahları.

Her sene yapılan temizlik işlemi kente ne kadar yağmur yağarsa yağsın sel gibi yaşanabilecek kötü olayları engelliyor.

Zaman Gazetesi’nin İzmir haberi

Gözler İstanbul’da dolaşırken Zaman Gazetesi öyle bir haber yaptı ki gündem değiştirme çabası diye ben buna derim.

Zaman Gazetesi’nin haberi ile İzmir’deki dere yataklarının çevresinin yeşillendirilmemesi sebebiyle 1995’ten bu yana belediyenin sel sonrası çalışmadığı iddia ediliyordu.

Herkes İstanbul’u konuşurken İzmir’i yıpratma taktiğiyle art niyetle hazırlanmış bir haberdi bu. Kaldı ki haber içeriği de oldukça boştu.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 95’ten bu yana yaptığı düzenli çalışmalar ile Türkiye’nin sel açısından en riskli illerinden İzmir, yağan onca yağmura rağmen su baskınını bile görmez oldu.

İstanbul’a gelince…

İstanbul ise çarpık yapılaşmanın ve iç göçün en yoğun yaşandığı şehrimiz. İmar planlarında açıkça yeşil alan olarak gösterilen bölgeler onca mahkeme kararına rağmen belediyelerin göz yummasıyla beraber talan edildi. Her yer yapılaşmaya açıldı. Sonradan onaylı, ruhsatlı yerleşim yerlerine çevrildi.

İstanbul’a dışarıdan gelenler şehir hakkında anlatılan onca güzelliği bir anda göremediklerinden üzülürler. Gerçekten de E-5’te TEM otoyolu da çevresindeki yapılarıyla İstanbul için güzel bir görüntü vermez. Yanyana estetik yoksunu olan beton yığınları mide bulandırır.

Zaten İstanbul’un güzel görüntüleri tarihi yarımada dışında bir yerde de bırakılmamış.

Sel Siyaseti

Yaşanan sel felaketinin ardından başlıca sorumluluğu olan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Başbakan Erdoğan ile beraber helikopter turu ile İstanbul’u gökten izledi.

Sel mağdurlarının yanında, kentin içinde yürümesi çok daha isabetli olurdu.

Topbaş’ın yaptığı açıklamalar ise İstanbul Valisi Muammer Güler’in ki kadar acınacak haldeydi.

Vali Güler selde meydana gelen yağmalamaları kendisine soran gazeteciyi azarlayarak görüntülerin netliğine rağmen yok öyle bir şey demişti. Kadir Topbaş ise son 16 yıldır İstanbul’u yöneten partisi (Refah Partisi, AKP ve Fazilet Partisi) yerine suçu CHP’ye attı.

Topbaş CHP’nin İstanbul’u 40 yıl yönettiğini ve en büyük suçlunun CHP olduğunu söyleyerek kendini rahatlatmaya çalıştı. Sel üzerine başlayan polemikler siyaset malzemesi yapıldı, mağdurlar unutuldu.

Tıpkı Melih Gökçek’in söylediği gibi sel tehlikesi olan bölgelerdeki vatandaşların üst katlara çıkmaları bile istenebilirdi. Allahtan o yapılmadı.

Türkiye’nin en büyük kentinin belediye başkanının afet sonrasında yaptığı açıklamalar elle tutulur değil. Yakışmıyor!

Afet sonrasında vatandaşın, mağdurun yanında olması gereken belediye başkanı onu bunu suçlayarak kendini temize çıkarmaya çalışıyor. Yıkılıp dümdüz edilecek dediği yerde kendi muhallebicisinin imalathanesi olduğunu da açıklayamıyor.

Ahmet Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com

 
Toplam blog
: 430
: 2186
Kayıt tarihi
: 18.06.07
 
 

20 Nisan 1989'da İzmir'de doğdu. İlköğretim ve lise öğrenimini Karşıyaka'da tamamladı. 20..