Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Mart '19

 
Kategori
Öykü
 

Selektör

          Tüm yıl arı gibi çalıştıkları için deplasmanda aldıkları galibiyetle gelen şampiyonluk sürpriz olmamıştı. Kaptanından, kalecisine, öğretmenlerinden, antrenörlerine herkesin yüzünde güller açıyordu. Başarı ekip işiydi. Çalışmak isterdi, özveri, disiplin, birlik beraberlik, azim, sevgi ve emek isterdi. İşte bu güzel takımda hepsi vardı ve başarı beraberinde gelmişti.

          Bir an evvel okullarına dönüp galibiyeti kutlamak için her biri can atıyordu. Biraz dinlenmenin ardından araçlarındaki yerlerini aldılar ve yola koyuldular. 

          Kupa ellerinde, yüzlerde tebessüm tezahüratların biri bitiyor biri başlıyordu. Galibiyet sevinci, kanı kaynayan çocukları coşturuyordu da coşturuyordu.

          Ne var ki bir müddet sonra sesler kısılıp bedenler de  yorgun düşünce birer birer uykuya daldılar. İçlerinden birinin uyumaya hiç niyeti yoktu. O da Kaptan Cin Ömer. Cin Ömer'di araştıran, öğrenen, zeki, akıllı, başarılı, meraklı bir çocuktu. Hal böyle olunca bu lakabı yakıştırıvermişlerdi kendisine.

          Lakabının hakkını vererek cin gibi gözlerle etrafı süzüyor oturduğu yerden ara sıra şoför Ahmet Bey'e göreviyle ilgili sorular yöneltiyordu. Dikkatinin dağılabileceğini düşünerek bir süre sonra derin bir sessizliğe gömüldü sorularına son verdi. Dikkatlice onu izlemeye başladı. 

          Ahmet Bey normal hızla seyrederken polis ekibinin durdurmasıyla yavaşladı ve aracı emniyet şeridine çekti. Rutin bir kontrol olduğunu öğrendiler ve ehliyet, ruhsat kontrolünün ardından görevli memurlara iyi mesajlar dileyerek yeniden yola çıktılar. Araçları hareket ederken bir kaç araca ceza kesildiğini gördüler. Öğretmenleri kendi aralarında bu uygulamalardan duydukları memnuniyeti dile getirirlerken karşı şeritteki ekip otosunun da görev başında olduğunu görünce konu üzerine sohbeti derinleştirdiler. 

          Cin Ömer öğretmenlerinin sözlerine pür dikkat kulak kesilmişken bir ara karşı yönden gelen araçların kendilerine selektör yaptığını fark etti ve merakla Ahmet Bey'e araçların  kendilerine niçin selektör yaptıklarını sordu. Ahmet Bey şoförleri, ekip otosu var dikkatli olun diye uyarmak için selektör yaptığını onların da teşekkür etmek için kendisine selektör yaptıklarını belirtti. Sürücüler arasında bir nevi yardımlaşma olduğunu sözlerine ekledi.

          Bu sözleri anlamaya çalışan Cin Ömer "Niye onlara söyledin ki? Onlar da hızlı gitmesin gittiyse cezayı yesin. Mesela ehliyeti yoksa yola çıkmasın. Keşke söylemeseydin Ahmet Amca kurallara uysunlar" diye söylendi. Ahmet Bey "Sen anlamazsın bre ufaklık diye yanıt verdi. "Ufak değilim ortaokula gidiyorum ben" demek istedi ama sustu. 

          Susmuştu susmasına ama içi konuşuyordu. Hızını alamadı ve yeniden çıkıştı. "Ahmet Amca düşündüm de sen hep böyle ekip otosu görünce selektör yapıp sürücüleri uyarıyorsan iyilik değil fenalık ediyorsun" dedi. Ahmet Bey afallamıştı. "Nedenmiş o Cin Ömer? Söyle bakalım" dedi "Ben sürücü kardeşlerime yardımcı oluyorum hepsi bu" "Yooo" dedi Ömer onları uyararak polisin işini engelliyorsun. O selektör yapıp uyardığın araçta belki bomba var, belki hırsızlar, belki kanundan kaçanlar var. İyi insanlar mı nereden biliyorsun ki? Sen selektör yapınca onların işini kolaylaştırıyorsun polis var diye uyarıp belki de her şeyi berbat ediyorsun" deyiverdi.

          Ahmet Bey çok mahçuptu, öğretmenleri, antrenörleri de bu atışmaya şaşkın bakışlarla tanık olmuştu. "Vay be Cin Ömer ben hiç böyle düşünmemiştim. Ufaklık dediğim sen, bana koca bir ders verdin. Tövbe bir daha bilip bilmeden selektör melektör yok" dedi. Düşündü düşündü "Yeri gelince karıncadan bile alacaksın ders  bre Ahmet Efendi" diye çekişti kendi kendine. Ufaklık yerden göğe haklıydı.

          Sahi her polis noktası gördüğümüzde karşı yönden gelen araca selektör yaparak iyi mi ediyoruz acaba? Bir düşünelim bakalım... Neyse bir sonraki buluşmamıza dek sağlıcakla kalın...

 

SİBEL YILMAZ

 

 
Toplam blog
: 145
: 716
Kayıt tarihi
: 22.02.18
 
 

1978 Bursa doğumlu. Kelimelerin Dansı ve Kırmızı Vosvos kitaplarının yazanı. Eşi ve kızları olmaz..