Selülit Savaşını Kazanmak İçin...

Genellikle ve bilhassa yaz ayları yaklaşırken, kadınların çoğunu selülitlerinden kurtulma telaşı sarar.

Üstelik büyük çoğunluğu, bunun için başvurdukları yöntemlere çok ciddi paralar harcar.

Selülit tedavisinde kullanılan mezoterapi, LPG ve benzeri aletler ile kremler, problemi % 100 gidermek için yeterli midir?..

Bilimsel olarak selüliti giderdiği kanıtlanmış bir tedavi yöntemi hâlihazırda var mıdır?

Sanırım her bir mevzu bahis sorunlu için kendi payına iş başa düşüyor...

Bu yüzden kadınların hareketi ve sporu yaşamlarından çıkarmamaları, yediklerine ömür boyu dikkat etmeleri gerekiyor...

Çünkü doğru beslenme ve spor desteği olmadan selülit savaşının kazanılması mümkün görünmüyor...

Kısacası "diyet ve spor yoksa selülit savaşını kaybedersiniz".

Konu ile ilgili olarak uzmanlar şöyle görüş belirtiyorlar:

Selülit, ciltte portakal kabuğu görünümüyle kendini belli eder...

Tıbbi ifadesi ise "deri altı yağ dokusunun iltihabı"dır...

Lâkin burada mikrobik bir iltihap söz konusu değildir...

Sözü edilen derinin altındaki yağ hücrelerinin şişmesidir...

Kişi kilo aldığında bu hücreler şişer ve derinin dış görüntüsü bozulur...

Derisi ince olan kadınlar bu hususta daha da şanssızdır...

Zira onlarda, sorun daha belirgin olur...

Derinin inceliği, aşırı tütün ve kahve tüketimi, günlük tuz tüketiminin fazlalığı ile birleşince selülitli doku iyice ortaya çıkar...

Selülit en çok bacaklarda, basen bölgesinde, nadiren de kol ve sırt bölgesinde görülür.

Spor yapmak, bu görüntülerin azalmasına ciddi oranda yardımcı olabilmektedir...

Bilhassa düzenli yapılan yürüyüş ve yüzme sayesinde bölgesel yağlar azalır, deri daha düzgün görünür...

Özellikle yüzme, tüm kas sistemini çalıştırdığı ve bir anlamda deriye masaj yaptığı için çok etkilidir.