Semerci

Eşekler köydeki semerciden çok şikayetçilermiş. Semerci hiç iyi semer yapamıyormuş. Eşeklerin sırtları kanlı yaralarla doluymuş. Eşekler toplanıp yeni bir semercinin gelmesi için dua etmişler. Hikaye bu ya duaları da kabul olmuş ve gerçekten köye yeni bir semerci gelmiş. 

Ne var ki bu semerci de eşekleri rahatlatacak semerler yapamıyormuş, yaralar azalacakken artmaya başlamış. Eşekler yine toplanıp, köye yeni bir semerci gelmesi için dua etmişler. Ve   Bir süre sonra mevcut semerci köyden ayrılmış, yerine başka bir semerci gelmiş. Eşekler her semerci değişikliğinde olduğu gibi yine çok sevinmişler, mutlu olmuşlar.

Ama çok zaman geçmeden yeni semercinin de pek farklı olmadığını, semerlerin gittikce daha da kalitesizleştigini, yaralarının ise kötüleştiğini görmüşler.

Semerci gitmiş, semerci gelmiş. Her seferinde eşekler yeni semerci gelmesi için dua etmişler. Bu hikaye kaç semerci değişene kadar böyle devam etmiş bilmiyorum. Bildiğim tek şey eşekler hiçbir semerciden hoşnut olmamışlar..

Nihayet bir gün toplanıp, bu duruma nasıl bir çözüm bulabileceklerini tartışmaya başlamışlar.. Herkes çözüm odaklı fikirlerini söylüyormuş. Bir kısım eşekler başka eşeklerden duyduğu diğer bazı semercilerin isimlerini söyleyerek köye bunlardan birinin gelmesi için tekrar dua etmeleri gerektiğini söylüyorlarmış. Bir kısmı da gelen gideni hep arattı.. Eski semercilerden birini çağıralım bari diyormuş. Bu sırada yaşlı bir eşek söz alarak şunları söylemiş:

-"Biz eşekliği kabul edip sırtımızdaki semerin kimin tarafından yapılması gerektiğini tartışıyoruz. Oysa yaralardan kurtulmanın tek bir yolu var; o da semerleri sırtımızdan atmak. Bu da eşeklikten kurtulmakla olur."

O günden sonra köydeki eşekler, eski semercilerden kurtulmak için değil EŞEKLİKTEN kurtulmak için dua etmeye başlamışlar.

Anlayanlara...