Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Nisan '07

 
Kategori
Eğitim
 

Semt okulunda servis aracının ne işi var?

Semt okulunda servis aracının ne işi var?
 

Gazetedeki haber çok acı: İzmir’de Kuşçular İlköğretim Okulu'nun bahçesinde manevra yapan servis minibüsü, 3. sınıf öğrencisi Oğuzhan Yıldırım'ı ezerek ölümüne neden olmuş (1). Daha 9 yaşındaki bir çocuğunu yitiren ailenin durumunu düşünebiliyor musunuz? Ocak ayında bir okul servisindeki kazada yitirdiğimiz başka bir öğrenci için üzülmüştük (2).

Ne yazık ki okul servisi kazalarını çok sık duyuyoruz. Hep korkarım okul bahçelerinde ve okul önlerinde sabah, öğle, akşam saatlerinde servis araçları trafiğinden. Öğrenciler enerji dolu, hareketliler, servisler derseniz telaş içinde, bu işi bitirecek başka işe koşacak. Ve her ikisi de aynı dar alanı kullanıyorlar. Servislerin öğrencileri okul bahçesinden almalarının kazadaki gibi sakıncaları var ancak dışarıda indirip bindirmesinin daha çok sakıncaları var. Küçücük çocuklar sokaklarda, dar kaldırımlarda ve yollarda daha çok tehlikeyle karşı karşıya kalıyorlar. Okul servisleri için doğru yer okul bahçeleri ancak buralar için de düzenlemeler yapılması gerekiyor.

Madem ki okullarımızın bir servis aracı gerçeği var, okul bahçelerinin bir bölümü bu servisler için durak olarak ayrılmalı ve öğrencilerin güvenliği için gerekli fiziksel düzenlemeler yapılmalıdır. Asıl sorun semt okullarındaki servis araçları. Bu okullarda servisle taşınması gereken öğrenci olmasını hem anlamak olanaksız hem de kabullenmek. Devletin ilköğretim okulları ve liseleri hemen hemen her semtte vardır ve hepsi de o semtin belli bir bölgesinde oturanları kapsar ve yürüme mesafesidir. Bu okullarda neden okul servisler bulunur?

Bir örnek vereceğim, tanıdığım bir semtin okullarındaki durumu anlatacağım. Ankara Bahçelievler semtinde 5 devlet ilköğretim okulu vardır. Biri Anıtkabir’in karşısında, biri 7. Cadde’nin yakınında, biri 4. Cadde üzerinde, diğer ikisi uzun bir cadde olan 8. Cadde’nin iki ucundadır. Bu 5 ilköğretim okulu semtin her tarafını oldukça iyi kapsayacak şekilde dağılmıştır. Her okulun öğrenci alacağı cadde ve sokaklar çok net olarak tanımlanmıştır. Anayasa maddelerinin bile yorumu olabilir ancak bu kuralların yorumu yoktur. Şu sokak bu okulun, bu sokak şu okulun, bu kadar nettir. Hatta bazı uzun sokaklar ve caddeler apartman numaralarına göre bölünmüştür. Bir apartman aşağıdaysanız kesin bir şekilde diğer okula gidersiniz.

Bu okulların bazıları Ankara’nın iyi bilinen okulları olduğu için birçok aile çocuklarını bu okullara vermek isterler ancak tanımlanan alanların dışında oturdukları için bunu başaramazlar.

Yazılı kurallar bu kadar kesindir ama uygulamadaki durumu anlatmak için sabah, öğle ve akşam saatlerinde bu okulların çevresindeki, bahçesindeki okul servisi trafiğine bakmak gerekir. Öğrencilerin önemli sayıdaki bölümü okul servisleriyle başka semtlere giderler. Bu kadar katı kurallar varken o öğrenciler bu okullara nasıl kayıt yaptırmıştır. Bunun nasıl olduğunu herkes bilir ama kimse bunun hesabını sormaz. O okulları denetleyen müfettişler nedense bunları görmezler. Denetim öğretmenin günlük ders planını yapıp yapmadığı mıdır, yalnızca.

Öğrenci için en doğru okul en yakındaki okuldur. İyi okula gönderiyorum diye çocuğunu trafiğe mahkum eden aile çocuğuna bilmeden kötülük yapmaktadır.

Ve son soru: Semt okulunda servis aracının ne işi var?

(1) http://www.milliyet.com.tr/2007/04/11/guncel/gun03.html
(2) Okul servisinde cinayet: http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=22912

 
Toplam blog
: 1735
: 2429
Kayıt tarihi
: 22.09.06
 
 

27 Mart 1959'da İnebolu Yeşilöz Köyünde doğdum. Yeşilöz Köyü İlkokulu, Yeniyol İlkokulu, İnebolu ..