Sen benim ‘her şeyimsin’

Şimdi sorsalar sevgilim olursun, nişanlım olursun, sonra eşim olursun… Çocuklarımın babası olursun!

Peki ya içimde?
Biraz açalım bakalım tüm o sıfatların yanı sıra sen benim neyimsin.

Durup dururken bir mimikle bir sözle bir hareketli yüzümdeki gülümsemenin sebebi oluyorsun. Üstelik o gülümsemenin devamlılığı için elinden geleni yapıyorsun.
Demek ki mutluluğumsun.

Acıktın mı bir şeyler yesek mi diyorum, on dakika geçmiyor elinde tepsiyle geliyorsun. Sana yemek hazırlayalım mı demeden üstelik… Aklımdan geçen ne varsa koymuşsun tepsiye tabii.
Demek ki karın tokluğumsun.

Birileri beni sinirlendirdiğinde onlara söylemek istediğim her şeyi sana anlatıyorum bazen. Hem de avaz avaz!  İçimi döküyorum, rahatlıyorum, eleştiriliyorum, takdir ediliyorum, anlayışla karşılanıyorum, sakinleştiriliyorum,  daha da gaza getiriliyorum…
Demek ki arkadaşımsın.

Kaçırdığım şeyler oluyor zaman geçerken. Senden öğreniyorum. Ufkumu açan fikirlerinle beni büyütüyorsun.  Bakış açımı değiştiriyorsun. Yön kazandırıyorsun bana her gün.
Demek ki benim öğretmenimsin.

Oturup dakikalarca oyun oynuyoruz mesela. Kafa kafaya verip bölüm geçiyoruz. Dünya umurumuzda değil, oyun oynuyoruz sadece.
Demek ki ortağımsın.

Gidip şifonyer alıyoruz mağazadan. Bir kutu anlamsız tahta parçasını allem edip kallem edip vidalıyoruz.  Bir parça fazla geliyor sonra, fazla olması imkânsızken. Başa dönüyoruz tekrar yapıyoruz, belki on kere. Ama bitiriyoruz. Şifonyerimiz kullanıma hazır.
Demek ki ekip arkadaşımsın.

Bilgisayarda yepyeni bir şey keşfediyorum. Heyecandan ölmeden önce gelip sana öğretiyorum hemen. Küçücük bir detayı dakikalarca anlatıyorum. Sadece anlatmıyorum aynı heyecanla öğrenmeni bekliyorum. (Aynı heyecanla öğreniyorsun :) )
Demek ki çocuğumsun.

Aklıma takılan bir soruda ben google’dan önce sana danışıyorum.
Benim cevap anahtarımsın.

Kızıyorum bazen, çok kızıyorum.

Bazen kızgınlığımsın.

Her gördüğümde kalp çarpıntımsın.

Pazarları miskinliğimsin.

Kaybetmekten ölesiye korkuyorum. Korkularımsın.

Tüm sırlarımı anlattığım dostumsun.

En rahat yastığımsın.

Televizyon rehberimsin. Gazetemsin.

Evde verdiğim konserlerin tek dinleyenisin. Hayranımsın :)

Ve tüm dünyada üzerine yazı yazabileceğim en kıymetli varlığımsın…

Sen benim ‘her şeyimsin’