Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Temmuz '08

 
Kategori
Siyaset
 

Sen dinsizsen banane Perihan

Sen dinsizsen banane Perihan
 

Perihan Mağden'i esefle kınıyorum.

Üslup olarak beğendiğim bir yazar. Ne deyim. Kelimelerle aynen "Cyrano de Berjerak" gibi oynayan bir "köşeci". Belki Hürriyet ya da Milliyet gibi çok okunan bir gazetenin değil ama, sonuçta ulusal bir gazetede köşe yazarı.

15/07/2008 tarihli ve "Sabah Ezanı" başlıklı yazısı enteresan bir yazı idi. Sanki özellikle tepki çekmek için yazılmış bir yazıydı. Anlamadım.

Sabah Ezanı neden rahatsız ederki? Evet belki Türkiyeye ilk defa gelen biri için bu rahatsız edici olabilir. Ama bizler için rahatsız edici olmuyor. Alışkanlık sanırım. Ben pek duymuyorum. Ama inanmasa da belki bu Allah'dan ona bir işarettir. Ve Allah: "Perihan, artık beni gör ve beni hisset" demek istiyordur.

Ama ne olursa olsun bu şekilde aşağılamamalıydı.

Yani her yazarın giriş şekli farklıdır ama bu ülkeye "şeriat" gelmez demek için, "dinsizliğini" vurgulamak için değişik bir giriş olmuş.

Ben de bir vatandaşım kendime göre de müslümanım. Ezan sesini duyduğumda içki sofrasındaysam mutlaka kalkarım masadan ve ezan bitince tekrar otururum. Bu nedendir bilmem?

Evet sayın Mağden'in daha önceki yazılarında ifade ettiği müslümanlardanım. Yani namaz kılmayan, oruç tutmayan bir müslüman. Ona göre müslümanım demeye hakkımız yok. Ama bana göre var. İnsanlar konuşma ve düşündüklerini ifade etme hakkına sahiplerse benim de Perihan Mağden'in "dinsizim" deme hakkı kadar hiç bir şey yapmadan sadece Müslümanım demeye hakkım var. İstediğimi olma hakkım var. Ve istediğim şekilde müslüman olma hakkım var. "Rakımı da içerim Cuma'ya da giderim" cümlesini benim de kullanma hakkım var.

301'i yerden yere vuran Mağden, belki de Guardian gazetesinin söylediği gibi "Akp intikam alıyor" cümlesini tescillercesine içeri alınan bazı insanların Akp'yi eleştirdikleri için içeri alınmış olabileceklerini neden hiç gündeme almıyor.

Nedir bu "Milliyetçilik" düşmanlığı? Neden insanların ülkelerini sevmeleri bu kadar suç oluyor onun herşeyi gören kartal gözlerinde? Bu ülke için yapılan herşey neden onu bu kadar rahatsız ediyor? Nasıl bir ülke istiyor? Yazsın biz de öğrenelim. Yazsın ama evirip çevirmeden, atraksiyon yapmadan, herkesin anlayacağı ve ikna olacağı şekilde. Her tarafımıza yapışan post - modern-ağdalı bir dille değil.

Tabular bu şekilde yıkılmaz, Perihan Mağden. Ne olduğunu anlamayabilirsiniz ezanın. Ama her dinin bir dili vardır. İslam dininin de dili Arapçadır. Bir tabuyu yıktık emekli generalleri tutukladık. Bu bir ilk. Şunu da aradan çıkaralım, düşüncesiyle bunu aradan çıkaramazsınız.

Sizin kadar iyi ifade edemeyebiliriz. Yazmak bizim profesyonel işimiz değil. Yani ekmek yediğimiz iş değil. Belki sadece içimizde birikeni boşaltmak için yazıyoruz. Belki bizim yazı yazmamız sadece mastürbasyon yapıp kendimizi tatmin etmektir. Yazdım rahatladım olayıdır.

Belki sizin kadar olayları net göremiyoruz. Belki sizin kadar iyi analiz edip yorumlayamıyoruz. Ama birilerinin değerlerini hoyratça yerlere vurup, sonra ayaklarımız altına almıyoruz. O irite edici "ezan" sesi sizin evinizde ve sizde bomba etkisi yapmış olabilir.

Çünkü sizin de yazınız bende aynı etkiyi yaptı.

Rahatsız oluyorsan beni okuma diyebilirsiniz. Ama okumak zorundayım. Ya da okuma hakkımı kullanıyorum. Bunu derseniz biz de size en yakın eczaneden kulak tıkacı edinin deriz.

Yine de yazılarınızı okumaya devam. Çünkü post-modern-ağdalı olsada kelimeleri kullanışınız güzel.
 
Toplam blog
: 13
: 418
Kayıt tarihi
: 26.01.08
 
 

Ben Mahir Özerman, 1970 Erzincan doğumluyum. Bilkent Üniversitesi, filoloji mezunuyum.  Yazmayı..