- Kategori
- Şiir
Sen Sevdamın zorlu Müsebbibi
Alıntı.
Bu artık sana son şiirimdir deyip de
Yeni baştan yeniden yazdığım sadece yüzlercesinden biri!
Kimdi çekip giden, kimdi terk edilen fitursuzca
Sayısız yönü olan laburentin çetrefilli mizanında?
Neresinden başlayacağıma karar veremeyecek kadar şaşkınım
Anladım ki, içsel yangınım benimle yaşayacak
Er kişi niyetine sensiz kaldığım sevgili!
Sen yarınım olamayan unutulmayan vefasız dünüm
Kolay yazılamayan şiirimin gri nüshalı sessiz ünüm
Ayak ucu semazen dönüşlerinin uçuk döngülerindeyim
Hırçın kıyılarında dolandıkça
Sevdamın ayağıma dolanır sözcüklerim
Girdabının anaforuna kapılıp da dalan
Ve kördüğümünden çıkmayan nadide bir kelebek gibi.
Demek, çoğul olmayı denemediğimimi sanıyordun
Bir yanın diğer yanına küskün, kavgalıyken!
Dedim ya, senin kendinden dahi haberin yokken
Kurak teninde nem aradığım
Düşünden vazgeçip sana kıyamadım
Islak suya hasret kurak çöller misali.
Sen sevdamın zorlu müsebbibi
Yarınıma hayrın olmaz bu saatten sonra desem de
Ne inkarım ne de itirafım oldun diyecekken!
Kabulunde geç kaldığım
Meğer kaderdaşmışız öyle mi?
Hani yerim farklıydı, bir dakika ayrılamazdın
Aldığın nefestim bir de buğusunda safi yunduğun
Yıllardır bensizliği nasıl kaldıra bildin
Takla güvercinleri gibi çevremde ki sen
Gurur dediğin o melanet seni de bitirdi beni de
Çektirdiklerine sayıp unutulmadın desen!
Benden alıpta veremediğin neydi
Eriyip giden ömrüme mi
Seni kaybettiğime mi yanayım
Ah alıp vermelerimin modasını çoktan geçirdim
Unutma diyorum sevgili, sadece unutma beni!
Sende kalan dünlerime sahip çıkmanı istiyorum
Gücendirip durma, yolma naif kanatlarımı
Nasıl şimdi ki yerim konumum, bir bilseydim?
İçinde benli fırtınanın yelini hissederim çoğu zaman
Sitemkar uykusuz gecelerin sağırlığında!