Sen yalnızca kendini sevdin

Bir süre her şeye ara vermek en iyisi... Toplayıp "pılımı pırtımı" gitmenin tam vakti...
Ne kadar güzel cümlelerle son vermiştin hikayemize. Pılı ve pırtıdan ibaretti senin için geçen onca yaşanmışlık. Birde sinemada filmlere konan o molalar gibi sende ara istiyordun. Sen ki o aralardan nefret ettiği için sinemaya gitmeyendin.
Söylesene ne zaman böyle düşünmeye başladın ? Gözlerimin içine masum masum bakıp aşk yalanları söyledikten hemen sonra mı ? Yoksa her şeyin fazla kusursuz gittiğini düşünmeye başladıktan sonra mı ? Hoş , ne fark eder ki. Bunlar senin için nasıl olsa mazeret. Asıl sebebi sende bende biliyoruz.
Korkma. Kızmıyorum sana. Kendine bu kadar aşık bir insan başka birisine nasıl aşık olabilir ki ? Senden yapamayacağın şeyleri beklemek ve bu beklentilerin gerçek olacağına kendimi inandırmakla en büyük hatayı sanırım ben yaptım. Ama kabul edelim ki sende başta gayet iyi oynadın rolünü. O kadar iyi oynadın ki nerdeyse sen bile inandın bir ara. Ama baskın geldi o lanet egoların bana olan sevgine ve sol göğüs kafesinin altındaki o taştan kutuya hapsettin benide diğerleri gibi. Oysa ki biz farklıydık. Ben farklıydım hani ! ... Evet farklıydım biraz daha fazla sevmiştin beni diğerlerinden hepsi bu. Ama bu fark bile benim sonumu onlardan değişik kılmadı. Gerçi başlangıcıda farklı değildi ya...
Bende gafil avlandım diğerleri gibi. Üstelik sevdiklerimin onca uyarısına rağmen. Ne oldu nasıl oldu bilmiyorum ama kanıma girdin bi şekilde ve öyle tatlı tatlı yaptın ki bunu sonunda canımın yanıcağı aklıma bile gelmedi. Şimdi insanlar " ben demiştim" ifadeli bakışlarıyla avutmaya çalışıyor beni. Benim bunlara avuntulara yada " ona değmez bu kadar harap etme kendini" gibi saçmla laflara ihtiyacım yok. Çünkü kızgınlığım, kırgınlığım sana, bunları haketmeyişine veya gidişine değil. Kızgınlığım kendime , kırgınlığım yüreğime...
Sana ancak acıyabilirim...
Neden mi ?
Çünkü; o yerine bir kaya parçası koysan daha çok işe yarayacak kalbinin hiç başkası için atmanın verdiği hazzı yaşayamayacak dahası geride bıraktıklarının gözyaşlarıyla yıkanmış bedeninde aşırı tuzun yüreğini kör, sağır ve dilsiz edişi sana acımam için yeterli sebepler.
Ama bunlar senin umrunda bile değil. Çünkü biliyorum sevgilim sen yalnızca kendini sevdin ve senin yüreğinde değil taht kurmaya adım atmaya bile yer yoktu. Dört bir yan yalnızlığınla çevriliydi...
.