Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Temmuz '15

 
Kategori
Güncel
 

Senaristler aynı aktörler farklı,

Senaristler aynı aktörler farklı,
 

TERÖR


Türkiye’de ardı ardına yaşanan patlamalar ve terör olayları akıllara şu soruları getiriyor;

- IŞİD ile PKK’nın Kobani hesaplaşması mı?

- Türkiye IŞİD saldırıları üzerinden Suriye’ye girmeye mi? Zorlanıyor.

- Türkiye Terör saldırıları sıklaştırılarak Türkiye bir kargaşa ortamına ve iç çatışmalara mı? Sürükleniyor.

Aslında bu üç sorunun çıktığı noktaya üçüncü soru aynı zamanda bir cevap niteliği taşıyor. Her ihtimalin vardığı netice Türkiye’de bir kargaşa ortamı yaratmak.

Ortadoğu’da sınırları yeniden düzenlemeyi hedefleyen emperyalist ve Siyonist güçler bölgede başlattıkları “Arap baharı” esintisi içerisine bir türlü dâhil edemedikleri Türkiye’yi bu planın içerisine dâhil edebilmek adına, önce Suriye’ye karşı Türkiye’yi öne sürmeleri ve Türkiye’nin bir şekilde Suriye’ye müdahale etmesi ile hedeflerine ulaşmayı deneseler de bunu şimdiye kadar başaramadılar.

Senaristler yeni senaryo peşinde;

5 Haziran 2015 seçimlere 2 gün kala, HDP’nin Diyarbakır’da mitinginde HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş’ın kürsüye çıkmasına dakikalar kala, korkunç bir patlama sesi duyuluyor. Acı bilanço birkaç saat sonra ortaya çıkıyor: 4 ölü, 200’ü aşkın yaralı…

Patlamayı gerçekleştirenin 20 yaşında Adıyamanlı ve IŞİD üyesi olduğu tespit ediliyor.

Seçimlerden sadece 2 gün önce yapılan terör saldırısının amacı ne olabilir?

Cevap net; miting alanını kan gölüne çevirip, galeyana gelen halkı sokağa dökmek ve Türkiye’nin her yanına sıçrayacak çatışmalarla kargaşa ortamı yaratarak.

Neyse ki HDP yöneticileri ve Diyarbakırlılar bu provokasyona gelmiyorlar.

Bu defa tarih; 20 Temmuz 2015

Yer; Suruç

Topladıkları yardımları Kobani’ye götürmek için Şanlıurfa Suruç’ta buluşan SGDF üyesi yaklaşık 300 genç, Amara Kültür Merkezi önünde basın toplantısı düzenlediği sırada patlayan bomba ile 32 kişi hayatını kaybederken 104 kişi yaralanıyor. Olay sonrası patlamanın  faili yine Adıyamanlı18 yaşlarında IŞİD üyesi bir genç ve canlı bomba olduğu tespit ediliyor.

Bu defa işin ilginç bir o kadar da düşündürücü tarafı ise olayın hemen birkaç dakika sonrası nasıl buldularsa(!) pankart, maske ve silahlar ile fırsat kollarcasına Suruç’ta ellerinde saldırıyı lanetleyen pankartlarla yüzleri maskeli ve elleri silahlı PKK yandaşı bir grubun protesto yürüyüşü yapmasıdır.

Ardından İstanbul olmak üzere birçok ilde aynı görüntüler eşliğinde saldırılara dönüşen protesto eylemleri gerçekleşiyor. Terör saldırısı bir başka terör örgütü yandaşları tarafından taşlı, sopalı, Molotoflu ve silahlı gösteri ve saldırılar ile protesto ediliyor.

Bu defa saldırılar asker ve polise yöneliyor;

21 Temmuz 2015 Adıyaman'da güvenlik güçleriyle terör örgütü PKK mensupları arasında çıkan çatışmada bir Jandarma uzman onbaşı şehit olurken, 2 asker yaralanıyor.

22 Temmuz 2015 Şanlıurfa Ceylanpınar'da 2 polis memuru şehit edildi. 2 polis evlerinde ölü olarak bulunuyor. İki polisin enselerinden vurulduğu belirlenirken, kapıda zorlama izi olmaması ve silah sesi de duyulmuyor.

Yazımı hazırladığım sıralarda gazetemiz haber servisine düşen haberlerle sarsıldık. Diyarbakır’da polise ihbarla tuzak kuran teröristler bir polisimizi şehit ediyor bir polis ağır yaralı yoğun bakımda. Kilis’ten ikinci bir saldırı haberi daha geldi. Suriye tarafından açılan ateş neticesinde bir astsubay şehit edilirken iki astsubay yaralanmıştı.

PKK ve IŞİD’den karşılıklı intikam yeminleri ve misillemeler;

Suruç saldırısının ardından intikam yemini eden PKK’lılar IŞİD’çi olduğu gerekçesiyle İstanbul’da 45 yaşında bir kişi ile Adana’da bir vatandaş evinde yemek yerken eşi ve çocuklarının önünde infaz edildi. İstanbul’daki saldırıyı YDGH‘li militanlar üstlendi. IŞİD’e bağlı sosyal medyadan bu infazların PKK’ya karşılığı verileceği bildiriliyor.

12 Eylül 1980 öncesinde Türkiye’yi sağ-sol diye ikiye ayıran. Aynı seriden silah, mühimmat ve aynı kalemden çıkmış eylem planları ile kardeşi kardeşe vurduran ardından da TSK içerisindeki taşeronları tarafından darbe yaptırmak sureti ile Türkiye’de kendi çıkarlarına uygun bir dönemi başlatanlar. Bugün aynı senaryo fakat farklı aktörler ile yine sahnedeler.

Dün sağ- sol diye ideolojik düşünceler üzerinden kargaşa yaratarak kan dökenler, hedeflerine ulaşabilmek için kirli ve kanlı oyunlarını bu defa etnik ve dinsel kökenler üzerinden planlıyor ve uygulamaya koyuyorlar. Küresel sermaye ve işbirlikçilerinin bu kirli ve kanlı oyunlarını bozmak için sağduyulu birlik ve beraberlik içerisinde olmaktan başka çıkar yolumuz yoktur.

 

İbrahim Halil SİPAHİ

24.07.2015/MERSİN

 
Toplam blog
: 100
: 1366
Kayıt tarihi
: 12.08.14
 
 

Adana'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini Adana'da Yüksek öğrenimini Konya Selçuk Üniversitesi Eğiti..