Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ağustos '06

 
Kategori
Kişisel Gelişim
 

Seni...

Seni...
 

“Sevmek istiyor, sevemiyorum; güvenmek istiyor, güvenemiyorum; gülmek istiyor, gülemiyorum... Hepsinden önemlisi ağlamak istiyor, kendimi zorluyorum; ama ağlayamıyorum...”

“O günlerde daha toydum, saftım, güven doluydum, sevgi saçıyordum etrafa... Herkesi seviyor, herkese güveniyordum. Ve belki de herkese kanıyor, her şeye aldanıyordum.”

“Gözlerimden akan her damla yaş, yeni bir filiz olacak; toprağa saçılan...”

Yine bir ilkbahar günüydü. Yeryüzü yeşil çiçekli elbisesini giymişti. Kuşlar ötüşerek iltifatlarda bulunuyordu, bu elbise doğaya çok yakışmıştı yine... Güneş tebessüm ederek, doğanın elbisesindeki çiçekleri parlatıyor ve onlara hayat veriyordu. İşte böyle bir gündü, tanışmıştık seninle... Çok mu sevinmiştim bilemiyorum, ama ağlıyordum. Hem de bağıra çağıra, çatlarcasına ağlıyordum. Sonra çevremdekilerin gülüşü teselli etmişti beni. Bu tesellide annemin beni bağrına basışı en etkilisiydi…

Çevremden gelen yoğun ilgi, sana olan sevgimi ve bağlılığımı da artırıyordu. Seninle daha uyumlu olabilmek için elimden gelen çabayı gösteriyor ve her gün yeni şeyler öğreniyordum. Seninle daha içli dışlı olabilmek için...

Günler öylece geldi, geçti. Ne kadar da alışmıştık birbirimize. Yaptığım taşkınlıklara karşı gösterdiğin müsamaha ve beni kendi halimde hür bırakışın, sana olan sevgimi daha da kuvvetlendiriyordu. Ama o günlerde daha toydum, saftım, güven doluydum, sevgi saçıyordum etrafa... Herkesi seviyor, herkese güveniyordum. Ve belki de herkese kanıyor, her şeye aldanıyordum. Zaten sen de hep iyi yanını göstermiştin bana... Yüzüme her zaman gülmüştün de içinde kopan kıyametlerden haberim yoktu. Lakin zaman çok şeyi açığa çıkartıyordu...

Şimdi büyüdüm pek fazla olmasa da, ama aklım eriyor artık olup bitene. Şimdi daha iyi tanımaya başladım seni... Çirkin yüzünü ve benimle olan mücadeleni anlamaya başladım. Nasıl mı? Anlatayım;

her şey sana doğru yürürken oldu. Artık dikenlerin ayaklarıma batmaya başlamıştı. Tümseklerini aşmakta zorlanıyor, çukurlarına batıp batıp çıkıyordum. Artık istediklerimi değil, istediklerini veriyordun. Kolaylık değil, zorluk sunuyordun. Sevgi değil, nefret saçıyordun. Sana uzanan ellerimi tokatlayıp geri çeviriyordun. Sana varan yollarıma tuzaklar kuruyordun. Ben sana olan sevgimi dile getirdikçe, sen nefret kusuyor, en acı şekilde cevap veriyordun…

Offfffff offf... Bana ne çok şeylere mal oldun, neler kaybettirdin, bir bilsen... Artık sevmek istiyor, sevemiyorum; güvenmek istiyor, güvenemiyorum; gülmek istiyor, gülemiyorum... Hepsinden önemlisi ağlamak istiyor, kendimi zorluyorum; ama ağlayamıyorum...

Evet. Evet şimdi sen dinle!... Aşacağım tümseklerini, yılmayacağım; takılmayacağım zorluklarına, çalışacağım ve başaracağım. Yeneceğim seni, duyuyor musun, yeneceğim!... Aşacağım seni aşacağım, anlıyor musun!... Mani olamayacaksın sevmeme, güvenmeme... Yine sevgi saçacağım; sana olmasa da insanlara, güveneceğim; sana değil çevremdekilere. Ve ağlayacağım hatalarıma, düzelteceğim onları... Gözlerimden akan her damla yaş, yeni bir filiz olacak; toprağa saçılan... Artık aşacağım seni HAYAT…

Başarı mutluluk ve huzur dolu günler dileklerimle üç şeyden asla vazgeçmeyin; SEVMEKTEN, GÜLÜMSEMEKTEN ve de HEDEFLERİNİZDEN...

 
Toplam blog
: 157
: 12370
Kayıt tarihi
: 22.08.06
 
 

1996-2000 Ondokuz Mayıs Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü, Psikolojik Danış..