- Kategori
- Aşk - Evlilik
- Okunma Sayısı
- 333
Seni anlatmak

Gül solmuş, Bülbül suskun
viran olmuş adına gönül denilen o bahçe.
yeminler etmiş Allah'ına Kur'anına
sevmem bir daha diye, bu sevdalın yürek.
deli nehir Fırat derdin ya sen bana
setleri deviren, engel tanımayan,
şimdi öylesine durgun ki o sular akmaya niyeti yok.
asi rüzgarındım hani senin, kızgınlığı en büyük Tufan.
şimdi sararıp düşmüş Sarı bir yaprağa bile
gücüm yetmez ki savursam.
velhasıl;
öylesine götürdün ki giderken sen de beni
geriye hiç bir şey bırakmadın.
keşke diyorum keşke...
birazcık ben bıraksaydın geride
olurya hani, birgün belki dönerdin de ...
ardında nasıl bir virane bıraktığını anlardın.
hatırlar mısın? En çok sevdiğimiz anlarda bile birbirimizi,
giden hep sen olurdun ardında kalakalan da ben
umutla beklerdim dönmeni, sonsuz bir heyecanla
ve neden sonra döndüğünde gene bana,
acaba derdim acaba ? Gene öylesine sevdalı mı bana ?
biliyor musun daha neler yazılır, ve de hep yazıldı,
tarihler boyunca, giden sevdadan yana.
şimdi hangi sözcüklerle anlatırım yokluğunu ?
hangi ayrılık şarkısı senden yana değil ki ?
hangi solmuş gülün, düşen Sarı yaprağın
adı sen değil.
hangi parlak yıldız seni anımsatmaz
bitmeyen dostum dediğim gecelerde.
of yar of nasıl bir mavzermişsin ki
öldüremedin, öldürmedin bile bile
bak yıllar sonra bile sol yanım
adını sayıklar kanarken, hep hece hece.
Önerilerine Ekle Beğendiğiniz blogları önerin, herkes okusun.
