Sessiz çığlık

Neden bilinmez, haydi gel beraberce güzel düşler kuralım, onun peşinden gidelim denilse kaç kişi gideriz ben dahil? Neden tek başına düşler kurarız? Kendimize ait olan düşlerin içinde sadece kendimiz gezeriz?

Sorular cevabı zor sorular. Beraberce düşler kursak, göremediğimiz kuramadığımız düşleri gerçekleştirmek için el ele gönül gönüle versek yola çıksak. Hani düşler görürüz ne anlama geldiğini bilemeyiz şaşırır kalırız, karşıda bekleyeni olmayan düşler…

Beraberce düşünsek karşıda bekleyenimiz olan düşleri, tanımsız bir durakta yalnız başına olmazsak ne güzel olur. Çığlık duymaya çok meraklıyız her neden ise, çığlığı duyarız ne için olduğunu merak etmez yolumuza devam ederiz! Az sonra yol ayrımında uçurumlara düşeriz çığlık atarız ve bizi birinin duyması için çırpınır dururuz lakin duyan olmaz! Sanki biraz önce çığlıkları duymayan biz değilmişiz gibi.

Çıkmazda oturmayı da pek severiz hatta zevk alırız sanki çıkmaza çare olmak var iken, düş içinde düşlere düş olacak yürek var iken olamayız bekleriz seyrederiz! Kendi suyunda boğulan bir nehir gibi boğuluruz ve karşımızdaki bu boğulmayı görürü kurtarmak için koşmaz bekler ve az sonra kendisi de boğulur ve kendini kurtarması için birisinden medet çare umar.. Muamma.. Gizem.. Çare içinde çaresizliğin çığlığı..

Nedendir bilinmez ve hala bende anlamış ve bilmiş değilim.. Bilen var mı acaba?

Mehmet Aluç