Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Kasım '14

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Sev kardeşim

Sev kardeşim
 

Sev Kardeşim


İstanbul yaşa sen. Arada kalmışlar kenti. Müptezel eder adamı dikkatli çekin havayı. Yaşamak için ya at gözlüğü takıp bakacaksın ya ruhunu satacaksın ya evden çıkmayıp korkak yaşayacaksın ya hu çekip sema edeceksin ya da İstanbul sen mi büyüksün ben mi diyerekten atlayacaksın kurtlar sofrasına. Atladın mı oradan bir bakmışsın ki hayat çocuğu olmuşsun. Ne fiyakalı. Bu çocuklar biraz vahşidir, ama siz sevmeseniz de onlar sizi severler. Biraz kabadır onlar e sokaklarda bu kadar oluyor işte. Ne merttir onlar.  Bir de Merhametin krallığından geliyorlar. Şimdi sizin boş egolarınıza sadece gülüyorlar emin olun.

17 yaşındaki sokak çocuğu Ömer bana ne dedi biliyor musunuz?

Abla bu insanlar ölü dedi. Hepsi ölü gibi yaşıyor bu insanların, boş boş bakıyorlar bunların birçoğu boş kalabalık amaçsızlar, kafayı çekmişler var ya hani aynen öle, gerçeği bilmiyorlar, yahu ben bunlara bakıyorum, gülüp geçiyorum dedi. Kafası güzel değildi merak etmeyin çok erken yaşanmışlıkları vardı onun, saf bir bilinçle, temiz bir kalple var olanı anlattı hepsi bu. O sokak çocuğu var ya bize ölü dedi. Yaşayan ölüler, hayat dersi nasıl alınırmış gördünüz mü?

Sokak çocukları, hayat kadınları, tinerciler, translar, evsizler, dilenciler, kimsesiz yaşlılarımız. Siz bunlardan korkmuyor musunuz işte? Hepsi sizin sanrılarınız, kabul edin. İstedikleri tek şey sevgi olan bu insanlardan korkan sevgisiz ve korkaklar bizleriz sadece.

Yoksa bunlar öğrenilmiş çaresizlik mi?

Annem babam dışarı çıkarmadı onlarla konuşma dedi uzak dur dedi yüzüne bile bakma dedi. Korkak bastırılmış, kendini keşfedememiş, ailenden başka bir şey görmediğin için elini taşın altına koyamayan insan. Sorumluluk alamayan 30 yaşında baba ben bunu nasıl yapacaktım sen yap diyen insan? Çünkü öğrenmemişsin senin bir kabahatin yok. Armut piş ağzıma düş yapmışlar sana güzelim, peki armut nasıl pişer gördün mü sen? Ağzına düştükten sonra ki hazdan başka bir şey bilmiyorsun. Kimseyi suçlama haydi şimdi git ve öğren. Geç değil istersen öğrenirsin. Dışarı çık etrafına bak farkına var.

Elini tut onun sevgiyle gülümse ne görüyorsun? Hiç bir şey görmüyorsan evine geri dön zaten senden şuan bir şey olmaz belki ileride bir ışık bir aydınlanma bir vahiy bir farkındalık bir lütuf bir tokat her ne diyorsan gelir ve görebilirsin.

Gerçek sevgide korku var mı? Bir olduğun zaman korku var mı? Öz ışığı gördüğünde o saf bakan gözlerde korku var mı?

Şimdi hayat kadını, hayat çocuğu deyince sizin aklınıza ne geliyor?

Benim için onlar üstün insan 17 yaşındaki çocuk beni yerle bir etti. Sizin poponuz bezlenirken dedi çocuk bana yerin dibine gireydim keşke. O çocuk benim gözümde çok fiyakalıydı hayata karşı duruşu ve bakışıyla ona hayranım artık. 17 yaşındaki çocuk el öptüren cinsten konuştu ve kendi varlığını ortaya koydu. Her şeyi bildiğini zanneden ve bir kelam edemeyen insanlara inat döktürdü.

Bu kadar konuştuktan sonra hislerimize bir bakalım mı?

Bu şehir insana tuzak kuruyor gibi geliyorsa, kargaşa üstüne biniyorsa hani nefes alamıyorum diyorsan. Ulan kaçacağım buralardan kafası geldiyse ya da her hafta sonu hadi gidelim ne yiyelim hangi kızı götürelim ne içelim sığlığındaysan. Hepsini yapıp hala mutlu değilsen, her şeyi gördüm her naneyi yedim, sisteminde kölesi oldum ama bir baltaya sap olamadım, polise çatamadım geldim çocuğa çattım babama bağıramadım geldim günahsıza sövdüm diyorsan. Canıma tak etti dağa kaçtım dağ yandı bitti kül oldu ben yine tutanamadım olmadı çamura yattım göle maya çaldım tutar belki deyip bekleyenlerden misiniz?

Sizin derviş olma zamanınız gelmiş beyler bayanlar. İçe dönüş kaçınılmaz olmuş öze gel çağrıları feryat figan.

E bir el at karıştır bakalım. Bul karayı al parayı misali ne çıkacak içeriden.

Sevelim sevilelim.

 sevelimsse

 
Toplam blog
: 17
: 542
Kayıt tarihi
: 16.12.13
 
 

Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu / Spor-Dalış Eğitmenliği  Yaşam Koçluğu//..