Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Mart '08

 
Kategori
Eğitim
 

Sevemediğim Öğretmenlerim-1

Sevemediğim Öğretmenlerim-1
 

Şimdilerde bakınca eski öğretmenlerimin ne kadar Deli Dumrul olduklarını görüyorum. Tüm ilçenin kaderi bu öğretmenlerin elindeydi. Büyük bir mucize oldu. Bu öğretmenlerin elinden önemli sayıda arkadaşlarımız sıyrılarak “adam” olmayı başardılar. Okurken bu kadarına da pes diyeceğiniz meşhur öğretmenlerim:

Tarafımdan yapılacak en büyük iyilik isimlerini yazmamaktır. Bende bir emekleri olduğunu da sanmıyorum. İlk öğretmenim Zeki Bey:

Ortaokul tarih, coğrafya derslerine girerdi. Uzun boylu, tıknaz ve keldi. Sınıfa girer, güç işitilen bir ses tonunda “Günaydın” derdi. Sonra masasına geçer otururdu. Hepimizin sınıf listesinde yukarıdan aşağı sıralamada bir numaramız vardı. Bu derslerde bu numaralar önemliydi.

Zeki Bey, türünün tek örneğiydi. 40 dakika boyunca Beşiktaş eski teknik trektörlerinden Gordon Milne gibi elini çenesine dayardı. 40 dakika hiç hareket etmezdi. Ezberci eğitimin en iyi temsilcilerinden biriydi. Örneğin “Akdeniz iklimi görülen yerlerde yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlıdır.” derdi. Ardından ilk öğrenciyi kendisi kaldırır tekrar ettirirdi. Sonra yavaş ses tonuyla “Sayı söyle!” derdi. Tanımı tekrarlayan sayı söyleyerek zincirleme şekilde ders ilerlerdi. Gordon Milne ise hiç duruşunu bozmazdı. Sadece sınavlarda ayağa kalkardı. Bizler ise kendi çapımızda sınıfta eğlence bulmuştuk. Erkekler erkeklerin numaralarını söylerdi, kızlar kızların numaralarını. Eğer bir erkek arkadaşımız kızlara sempatiklik yapayım diyerek bir kız numarası derse ona kızardık. Zor olan tanımlarda ise ilk iş tembel kızların numarasını söylemekti. Kendi çapımızda eğlenirdik, züğürt tesellisi işte. Arada bir Zeki Bey, “Önündekiyle konuşan gelsin!” derdi. Konuşan kendisi giderdi ve cezası iki tokattı. İşte Zeki Bey böyle bir öğretmendi. Ders anlattığını falan hatırlamam. Sayı söyle, sayı söyle diyerek emekli olmuştur sanırım.

İkinci öğretmenim ise Salih Bey:

Salih Bey Türkçe öğretmeniydi. Hababam Sınıfı’nda İlyas Salman da Türkçe öğretmeni olmuştu. Salih Bey inanın daha ilginçti. Bir kere kullandığı dil Ege şivesiydi. “Ge bakem gara çocuk, oku bakem şu sayfaıı!” gibi cümleleri çok kurardı. Bir keresinde pazara gitmiş kızmıştı. “Akşeme misafirler gelcek. Accık meyve alem dedim. Muzun kilosu 4000 lire, elma 500 lire, bi kilo muz alceme, sekiz kilo elma alırım daha iyi!” dedi. Kullandığı dili o kadar sene okuduktan sonra bile değiştirmeyen bir adamın çocuk psikolojisinden anladığını sanıyorsanız yanılırsınız. Dersi kaynamaya başladığı bir anda Salih Bey oturmuş seyrediyordu. Türkçe dersini çok seven bir arkadaşımız bizlere dönüp “Susun be, ders kaynıyor.” dedi. Salih Bey bu sesi duydu. Başka bir derste çok sevilecek bu davranış ne yazık ki Türkçe dersinde yapılıyordu. “Öğretmenin görevini yapmeye çalışen gelsin bakem buraya!” dedi. Arkadaşımız gitti ve iki tokat yedi. Kendisinden durduk yere dayak yemişliğim vardır. Duyduğuma göre bugün bile Ege şivesiyle konuşan Türkçe öğretmenleri varmış.

Üçüncü öğretmenimiz bayandı. İş Eğitimi Öğretmeni Nazan Hanım:

Nazan Hanım, ortaokulda iş eğitimi derslerimize girerdi. Bekardı ve boyu bayağı kısaydı. Cüceden biraz uzun. Bekarlığından ve fiziksel görünümünden dolayı ruh sağlığında sorunları vardı. Çocukları özellikle kızları sevmezdi. Çok disiplinliydi. Saç kontrolü yapılırken kızların saçlarına mutlaka o bakardı. Derslerinde geri zekalı, aptal gibi kelimeler çok doğaldı. Kolay kolay bir şey beğendiğini hiç görmedim. Güldüğünü de hiç görmedim. Bugün bile hiçbir işe yaramayan makroma ip çalışmaları yapıp dururduk. İnanın bu dersten dolayı başka derslere çalışamazdım. Bir keresinde yine ip çalışması yaptık. Kırmızı ile başladım ama çalışmanın yarısında kırmızı ip bitti. Tüm ilçeyi gezdim sadece yeşil ip kalmıştı. Sorunu korka korka öğretmene açtım. Bana “Tabi yapabilirsin.” dedi. Sözlü notu zamanı geldiğinde kırmızı-yeşil çalışmamızı götürdüm, çok güzel bir çalışma olmasına rağmen “Neden yarısı kırmızı, yarısı yeşil?” dedikten sonra 7 verip geçti.

 
Toplam blog
: 150
: 2951
Kayıt tarihi
: 14.01.07
 
 

1975 Aydın doğumluğum, bir Ege sevdalısıyım. Dostluğa, arkadaşlığa önem veririm...