Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Aralık '10

 
Kategori
Aile
 

Sevgi

Sevginin insanların rahatsızlıklarına tedavi etkisi olduğunu bizzat duydum. İnsanlara ömür biçilen rahatsızlıklarda bile, hasta yakınlarının olumlu konuşmaları hastayı iyileşme yolunda etkisi olduğunu herkes biliyor.

İnanıyoruz sevginin gücüne, kuvvetine, ah bir de yaşayabilsek… Yakınlarda hastanede bulunduğumu anlatmıştım. Hastanenin yoğunluğundan bu sefer bir üst kata geçmem gerekti.

Her gün yeni hadiseler, yeni yüzler, kişiler, olaylarla karşılaşıyorsunuz. Bu olayı bizzat anlatan kişiden alarak yazıyorum. Her genç insan gibi kahramanımız eş arama çağına gelince köyünden birini sever.

Sever fakat anne ve baba razı olmaz evliliklerine. Kimleri ve hangi etkili insanları da talibini istetse de anne ve babanın gönlü olmaz.

Gönülleri olmayınca da evlilik kapıları aralanmaz. Eskiden kız ve oğlan birbirini görmüş, beğenmiş durumları yoktu. İyi miydi diye mutlaka soran olur?

Elli sene olduk yavrum evleneli , yine ilk günkü gibi sevgimiz dedi teyze.

Fakat geçen gün televizyondan evlenenlerin konuştuklarını duyunca tamam dedim. Bey bundan kurtarın beni diyor. Yorum size aittir. Evlenenlerin elli saat bile geçinemediklerini, o kadarda kendi kararları, sevmelerine rağmen. Kahramanımızın yegâne hedefi sevdiğidir.

Sevginin karşılığı vardır, fakat aile büyükleri onaylamaz.

Onaylamaz fakat sevenler gerçekten birbirleriyle yuva kurmaya niyetinden ötedirler. Ovada çalışırken yanlarına gider. Peşini bırakmaz. Yinede olmaz. Sevgisinin yaşaması için tüm enerjisini harcar.

Aklıma takıldı. Tamam, her ikiniz isteklisiniz de aile büyükleri niçin sizin yuva kurmanıza karşılar? Köydesiniz, birbirinizle evlenme isteğiniz belirgin fakat olumlu cevap gelmiyor.

Onu da teyze ifade ediyor. Çalışmayı sevmezdi. Çok çalışmazdı onun için zorluk çıkıyordu dedi. Demek ki kuru kuruya sevginin değeri yok. Önce insan çalışmalı ki, karşısında ki insanların güvenini sağlasın.

Yoksa tutulmuşluk, şiirler, güzel sözler beş para etmiyor. Kişilikler de karşılıksız sevgiyle oluşur. Zorluklar, birbirimizi anlamakla muhabbetle aşılır. Evde birinin aile bireyinin etkin olması şarttır. Her ikisi de pasif olursa o sevgide solar. Aile kurulurken bunu çoğu kez görmekteyiz.

Biri konuşur, diğer eşte onu destekler yaptığı işlerle, hamaratlıklarıyla. Sevgiyi yaşatan önemli unsur iki kişinin de aynı sevgi düzeyini koruması gerekmektedir.

Yetmiş yaşına geldiğimizde de evet seviyorum diyebilmek bilmem herkese nasip olur mu? Aslında gözlerin gülmesi, kalbi duyguları paylaşmak gerekmektedir.

Aslında imrendim bu sevgiye, tutkuya, hayata bağılıklarına. Sevgi üzerine ne varsa hepsini zamanı gelince göstermek gerekiyor.

Sevginin gücünü şu sözlerde buluyoruz. Hacca gittik. Amcan önden gitti. Uçağa binmiş. Benim üzerimde hurma var. Ağır, onun taşıması gerekiyor fakat ben taşıdım.

Yoklama anında sıkıntı oldu. Uçağın hangisi olduğunu zor buldum. Ama oğlum çok zor oldu. Amcan taşımalıydı. Amcanda bana koltuk ayırmış. Oğlum önce yükü taşımalıydı.

Amca hiç bozulmadan dinliyor.

Teyzenin yüzü gülerek ben onu affettim. Çünkü onu çok seviyorum. Sevgi olmasa amca bağışlanmazdı uçakta kavga olurdu.

Sevgi aile içindeki buzları eritir, huzur insana sağlık katar. Üzüntüyü siler.

 
Toplam blog
: 375
: 678
Kayıt tarihi
: 12.07.08
 
 

Mehmet Şener 1964 doğumluyum, Burdur-Gölhisar'da yaşıyorum. Doğum yerim Burdur/Atınyayla . Lisans..