Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Nisan '09

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Sevgilimden e-mektup var!

Sevgilimden e-mektup var!
 

(Bir sevgilim olsaydı, (sanırım) böyle yazardı.)

“Canım sıkılıyor” demişsin, canım yandı. Nasıl etsem de neşelendirsem seni? Hangi fıkrayı anlatayım? Söyle hadi, kaç numaralı fıkraya çok gülersin? Biliyorum gülümsedin. Bu espriyi seversin sen. Ama yine bilirim ki; gülümsemenin ardından, hüzün gelir sana. İyisi mi kızdırmak lazım seni! Öyleyse yeniden başlıyorum yazmaya.

“Canım sıkılıyor” demişsin ya, “sıkı can iyidir gülüm, çıkmaz!” Hah işte buna kıl olursun şimdi. Hatta “şeytan azapta gerek” diyeyim de üzerine kaymak olsun öfkenin:) Ve ben yerlere yatarak gülerim senin o kızgın bakışlarına. Öfkelim benim. Kızgınım! Kıyamam bu kadar uzaklardan. Kıyamam da, elimden de bir şeycikler gelmez. Namussuz hasret! Ne desem yetmez!

“Yazar ve okur” ilişkisini ele almışsın, mektubunda. “Yazar Tanrıdır”, ılık bakışlım. Nasıl isterse öyle yaratır. İyi bir yazar, okuru da kendine taptırır! Yoksa ne demeye bizim yazarları arayıp duralım kitapçılarda?

An’ın tadını çıkarmak konusunda haklısın. Haklısın haklı olmasına da anın tadı yok buralarda. Sensizim… Bir tek sen’im yok. Her sabah uyandığımda bir güne daha çarpı işareti koyuyorum. “Az kaldı” diyorum sonra. Yeni başladığım günü uyanır uyanmaz bitiriyorum ki; gelişine az kalmış olsun!

Ataol Behramoğlu! Dostum benim. Dostumun dizelerinden bana yollamışsın. Güzel gönlüne teşekkür ederim kadınım...

Aklıma karpuz kabuğu en çok, akşamları, bu tek kişilik taş duvar otel odasına dönünce düşüyor. Duvara ikimizin resimlerinden astım. Saçlarına dokunuyorum uyumadan evvel. Ve ne zaman saçlarına dokunsam, mesajın geliyor telefonuma. “İyi geceler” diliyorsun. Sensiz gecenin neresi iyiyse?

Nasıl bakmam kendime iyi? Ve sen! Nasıl bakmazsın kendine? Bu bedenler bizim! Sadece sana veya sadece bana ait değil ki! İkimizin! Evet, taradım saçlarımı en afilisinden, tıraşım dudak kaydı :) Varsın öpmesin kimse. Sen yanımda olsan öperdin ya, bunu biliyorum ya, işte bu yüzdendir kendi bedenime saygım. Çünkü bu beden sadece bana ait değil! Bir de senin!

Sen de dikkat et kendine. Bilirim paspallığı seversin sen. Sakın üstün başın dağınık, düzensiz gezinme ortalıkta. Sakın bırakayım deme kendini! Ben varmışım gibi, yanındaymışım gibi olsun duruşun. Hem kendine karşı hem de hayata karşı dik dur! Şıkır şıkır ol! Kahkahan çınlatsın duvarları. Ben duyarım onları ta buradan! Sevinirim, ferahlarım. Sakın eğilmesin başın! Dediklerimi yaptığını bildiğim için sevinçle yineliyorum. Yaşam sevincim benim! Yoksa ne demeye katlanayım bu pislik hayata! Sen varsın be ılık bakışlı kadınım. Sen varsın!

Akşamları okuyabiliyorum gazeteleri. Okurken üzülüyorum memleketimiz için. Göz göre göre yapılan yanlışlar, karşılıksız verilen ödünler, dünya siyaset arenasındaki eğik duruşumuz belimi büküyor. Anadolu’muzun bir zenginlik ve bereket kaynağı olduğunu göremeyen siyasetçilerimizin olması ne yazık… Halkımızın bu zenginlik içersinde fakirlik yaşıyor olması ne acı… İşte tüm bunları düşünürken bir tanem; o çok sevdiğini söylediğin dörtlüğü yineliyorum senin için;

Memlekete dalmışım,

Memleket yürekli kadınım.

Unutmuşum bir ara seni,

Ölüyorum sandım…

Öyle bir şey, varlığı onurum olan kadınım, işte öyle bir şey…

Yatmadan evvel kapını kilitle. Pencereleri kontrol et. Tüpleri kapat. Silahını başının altına koy. Uyumadan mutlaka bildir. Beni merak yengeçlerinin eline bırakma. Kıskaçları tek tek koparmasın yüreğimin etlerini. Ve kendine bizim için iyi bak!

Sevgim, saygım ve özlemimle…

Not: Linke tıkla. “The Prayer”ı bulacaksın. Uykularına eşlik etsin çok sevdiğim.

http://www.wayn.com/waynvideos.html?video=29255762&wci=watch

 
Toplam blog
: 135
: 3170
Kayıt tarihi
: 23.07.08
 
 

Eğitim sürecinin bazı bölümleri Almanya ve İngiltere'de olmak üzere en son PAÜ'den eğitim uzmanlı..