Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Şubat '11

 
Kategori
Güncel
 

Sevginiz kaç para eder?

Sevginiz kaç para eder?
 

Yalnız Aşk


Bu gün "Sevgililer Günü"! Saint Valentine adındaki arkadaş bu güne adını verdiği için ( Sevgililer Gününe dünyada "St. Valentine's Day" deniyor da... ) telif hakkı alıp yolunu bulmuş mudur bilinmez ama "vahşi kapitalizmin" iki insanın arasında olabilecek en güzel durumu bile paraya tahvil etmenin yolunu bulduğu kuşkusuz. 

Neredeyse bir ay önceden başladı bombardıman; ekranlarda, gazete ve dergi sayfalarında, vitrinlerde hep bu... 

Tek taş yüzükler, pahalı parfümler, altın saatler, kırmızı güller, beş yıldızlıda geceleme, limuzinler... ( Eh bunlara gücün yetmiyorsa sen de özel dizayn bir cep telefonu ya da şık bir ayakkabı alırsın be birader...) Psikolojik baskının bini bir para; bütün reklamlarda ürünün yanında fiyatı da yazıyor! Seven adam hediyenin parasınamı bakacak, aslanlar gibi bastırıp parayı televizyondaki bilmem kaçbin liralık tek taşı alacak... Yeter ki "bir tanesi" ertesi gün arkadaşlarına gösterip hava atsın, "ezilmesin"... 

14 Şubat'ta sevgiline sevgini gösterdin gösterdin; yoksa ayvayı yedin. Salağa yatıp hediye almaz veya dandik, ucuz bir şeyle geçiştirmeye çalışırsan terkedilmen garanti. Eğer daha şansızsan sevgilin seni terketmez ve bir yıl sonra yaptığın bu "cimriliği" misliyle pahalı bir hediyeyle ödersin... 

Bu gün en "toyundan" en "kaşarına" sevgili kategorisindeki herkes sevgilisinden bir şeyler bekledi. Eminim en "anarşist" ruhlusu bile içten içe bekledi. 

Sevgililer sevgilerini nasıl tartıp ölçerler bilmem ama bu gün para harcayarak gösterdiler sevdiklerine sevgilerini. Sevgileri para olup aktı ticarethanelerin kasalarına. "Sevgi tacirleri" de bir aylık hasılatın hesabını ellerini ovuşturarak yapıyor olacaklar bu günün sonunda. 

Bu gün Sevgililer Günü, sonra Anneler Günü, daha sonra Babalar Günü... Günler bitermi hiç; her gün başka bir bahane, alışveriş şahane... 

Ben acaba bu "dümenin" dışında nasıl kalırım bu gün diye kafa yordum bir iki gün. Sonra parayla alınamayacak ama değerini bilen için çok kıymetli olan ne verebilirim diye düşündüm. Ve şiir yazmak geldi içimden, duyguları en güzel aktaran. Yalnız yaşanan, sevgililer gününden haberi olmayan "aşkı" anlatan kısa bir şiir yazdım; Yalnız Aşk... 

Onu buradan sevgilisi olsun olmasın herkese armağan ediyorum. 

Sevgiyle kalın,  

YALNIZ AŞK

Suyun içinde dolaşmak ıslanmadan

Soğuk iliklerine işlemişken üşümemek

Deli gibi koşmak nefes nefese kalmadan

Ağlamak gözlerinden yaş gelmeden, hıçkırmak gülerken

Gerçek rüyalar görmek sabaha dek gözünü kırpmadan

Ve yeniden çıldırasıya aşık olmak her gece rüyalarına gelen o peri kızına

Şiirler okumak sadece denizin dinlediği

Şarkılar söylemek sözlerini bilmeden

Bulmacalar çözmek çözümü olmayan

Onu görmemek onun gözlerinde

Beklemek sevgilinin hiç yazmayacağı mektubu

Ve acıya her geçen an daha fazla alışmak, acıyı koymak sevdanın yerine

Sevişmek onunla tenine bile dokunmadan

Sarılıp yalnızlığına sıkı sıkıya bırakmamak

Söylememek hiç kimseye, kendine bile söylemediğin sırları

Geceleri yıldızlara sormak neden bu dünyada unutup gittiklerini seni

Adını bile anmamak aşkını imbiklerde damıtıp içtiğin kadının

Ve başka hiçbir şeyi olmamak ana rahmindeki çocuktan daha fazla...

Tevfik Ulutaş - Şubat 2011

 

 

 
Toplam blog
: 24
: 1431
Kayıt tarihi
: 12.09.09
 
 

Mühendislik eğitimimi tamamladıktan sonra uzun yıllar profesyonel yönetici olarak çalıştım. Halen..