Seviyor Sevmiyor diye bir dizi. Yapımcılar bizi iyice aptal sanıyorlar.

Biliyorum yazımı görenler gene mi dizi yazısı diyecekler. Ama bunu yazmadan geçemeyeceğim. Ülkemde bu kadar sorun varken, depremdi terördü, benim hala diziler ile uğraşmam hoş gelmiyebilir.

Bu arada bu sabah aldığım çok güzel bir haberi paylaşmak istiyorum önce. Ben bir bağımsız bloga daha sahibim ve bu blogumda küçük kızım Burcu Göker'in sanat eğitmi ve yaşamındaki serüvenini yazdım yıllardır. Bu blogumdaki yazılarımı okuyan kişilerle de yazışıyoruz arada bir. En çok çocuğu sanat eğitimine başlamış ve ne yapacağını pek kestiremiyen ve bizim zorlu serüvenimizden bilgi almak isteyen ebeveynler yazıyorlar bana. Bu konularda onlara bir parça ışık tutabilmek bana büyük onur veriyor. Bir süre önce bir baba ile yazıştık. Tarkan Sönmez Bey sanata yetenekli kızı için endişe eden bir baba. Genelde toplumumuzda ailelerin, özellikle babaların sanat eğitimine sıcak bakmadıklarını bildiğimden Tarkan Bey'in bu hassasiyeti beni çok duygulandırdı. Elimden geldiği, kalemimin döndüğü kadar aydınlatmak istedim onları. İstedim ki bizim ilk sanat eğitimine başladığımız zamanlardaki gibi karanlıkta yol bulmak zorunda kalmasınlar.

 Bu sabah aldığım bir mesaj bu yol bulma işinde başarılı olduklarını gösterdi Sönmez ailesinin.Kızımız Yasemin Sönmez, Mimar Sinan Üniversitesi tam zamanlı keman eğitimi  kazanarak bu zorlu yola ilk adımlarını atmış.Bu habere çok mutlu oldum.

 Ülkemden bu kadar uzaklarda aldığım bu güzel habe,r bir ilaç gibi geldi sabahın erken saatlerinde.

 Sevgili Yasemin Sönmez ve ailesine çıktıkları bu yolda başarılar diliyorum. En büyük dileğim Yasemin'i bir konserde dinlemek ilerki dönemlerde. Umarım bu dileğim gerçek olur. Yasemin iyi bir kemancı olur ve biz onu dinlemek zevkine erişiriz.

 Gelelim bizim dizilere.

 Geceleri Burcu ile dizi seyrettiğimizi yazmış ve yaz dizilerinin niye bu kadar saçma olduğuna değinmiştim önceki yazılarımda.

 Dün gece de yeni başlayan bir dizi bulduk, başladık seyretmeye.Aman Allahım o ne.

 Sanırım yapımcılar, senaristler bizi iyice aptal sanıyorlar. Böyle bir saçmalığı nasıl bize dizi diye sunarlar anlamadım. Hani konu iyi işlense eh diyeceğim komedi ne de olsa. Ama başroldeki kızın abartılı ve iğrenç oyunu beni televizyondan soğuttu bir anda.Bir an kendimi uzun yıllar önce çekilmiş sessiz Şarlo filmlerini seyreder gibi hissettim. Hiç değilse Şarlo şirindi.

 Sanırım hanım kızmızın ilk dizisi, çünkü daha önce rastlamadım kendisine. Umarım son dizisi de olmaz. Zira yazık olur genç oyuncuya.

 Ben bu dizide daha önce Kocamın ailesi dizisinde severek izlediğim erkek oyuncuya üzüldüm. farkında iseniz oyuncuların isimlerini yazmıyorum. Zira dizi öylesine korkunçtu ki oyuncuların ismini bile öğrenmeye teşebbüs etmedim.

 Diziyi 15 dakika izleme sabrını gösterdikten sonra televizyonu kapattım ve arkama yaslandım oturduğum koltukta. Artık iyice emindim.Senaristler, yapımcılar, biz izleyicileri iyice aptal zannediyorlar.

 Bu hakarete dayanamıyorum artık.Çocuklara bile gösterseniz seyretmeyecekleri  saçma konuları, abartılı kişilikleri bize sunmaktan vargeçin.

 Daha aklılı , uslu yapımlar yapacaksanız yapın veya vazgeçin dizi yapmaktan.Sizden dizi isteyen mi var. Kendiniz sıkıntıya sokmayın bari.