Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Şubat '08

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Sevmek

Ben yıllar önce önce seni dilsiz ve tutuklu sevdim. Tanımadan, bilmeden.... Kendini bile saramayan içimdeki kız çocuğunun kollarıyla sarmaladım. Bir fincan kahvenin tadını çıkarır gibi seni her gün yudum yudum içtim. Kanatlarında umutlarını taşıyan kuşlar gibi, ben seni kanatlarımda umutsuzluğumla taşıdım. Ne zaman gökyüzünde yıldızlara baksam en parlağı, en yakını değil, en uzak olanı, belli belirsiz duranı sevdim sen diye... Yağmurlu günleride sevdim, sen yağmurlu günlerde ki karamsar özlemimdin benim. Her geçen gün büyüyen ben, içimde büyümeyen kıza kızdım vazgeç sevmekten, özlemekten.. Umutsuzluğun umudu olmaz dedim. Ama bir türlü anlatamadım dinletemedim. Ben vazgeçtimde, o vazgeçemedi sevmekten, özlemekten.

Öyle alışmışım kii yokluğunda sevmeyi seni, özlemeyi, hiç duymayacağını bile bile sana şarkılar söylemeyi de sevdim. Yokluğunda büyüdüm, yıllar yavaş yavaş düştükçe çizgiler halinde yüzüme hala umutsuzca, görmeden, dokunmadan sevmek varya seni..... Oysa o kadar çok acıyordu ki yüreğim, oysa öyle virandı bu sevgi darmadağın.... Nefret etmeyi denedim, kin beslemeyi, olmadı yine beceremedim.

Ben seni varlığında değil; yokluğunda, ayaz gecelerin kahpe soğuklarında donarak, sonbaharın hüzünlü günlerinde... Ben seni sevdikçe üşüdüm aslında, sevdikçe seven yanan içimdeki küçük kızdı ve ben büyümüştüm oysa......

Ve benimle büyüyen kocaman bir yürek... Nasıl yılları sığdırdım, hangi acıları, sevinçleri ve seni nasıl taşıdım bu zamana bilemiyorum.... Şimdi herkese küçük, bana büyük gelen yüreğimle yaşıyorum.

Yıllar beni eskitti, seni eskitti, kimbilir kaç acının ortasından yardık geçtik, kimbilir kaç mutluluğu kanat yaptık gözkyüzüne uçtuk. Bıraktım arkamda eski ner varsa olduğu yere usulca, bir seni taşımışım bu zamana sol yanımda....

Aynı şehirde; aynı havayı solurken, elimi uzatsam belki dokunacakken ben. Bir gururla yüreğimde taşıdım seni. Nerden bilirdim; yıllar sonra saçlarına düşmüş yıldızların da seni yakalayacağımı, gözlerindeki yokluğumda kendimi göreceğimi........... Ve yeniden sana içten sımcısak o kız çocuğunun kendini bile saramayan kollarıyla sararak SENİ SEVİYORUM DİYECEĞİMİ nerden bilirdim........ Anladım ki sevgi acıyı sarmalamak, ateşi avuçlamak..... Giden sevgiliye beddua değil... Yüreğinden sessizce selam yollamak, iyi dileklerde bulunmak....... Ve ne zaman nerde olduğunu bilmesende SENİ SEVİYORUM DİYE HAYKIRMAK.......

 
Toplam blog
: 43
: 589
Kayıt tarihi
: 07.03.07
 
 

Bu dünyada kimine eş, kimine kardeş, kimine evlat oldum. Evlatlar doğurdum. Sevdim, sevilmedim. S..