Seyrettiğim En Lezzetli Derbilerden Biri / Galatasaray: 3 – Beşiktaş: 2

Maçın başına otururken, Galatasaray ‘ ın bu sene oynadığı kaliteli futbol, aklımı öyle bir etki altında bırakmış ki, normalde hiç bir derbi maçının favorisi olmayacağını bilsem dahi, için için maçı Galatasaray ‘ ın kazanacağını hissediyorum elimde olmadan…

Söylediklerim yada hissettiklerim, taraflı olmakla yada öyle olmasını dilemekle alakalı şeyler değil… Öncelikle Türk Telekom Arena ‘ da oynan ilk Galatasaray – Beşiktaş derbisi bu maç… O nedenle Cim Bomun böylesine anlamlı bir maçı kaybetmek istemeyeceğini hissediyorum…

Ayrıca kupa yorgunu ve sıkı maç trafiğine henüz alışmamış bir Beşiktaş ‘ ın sahada olduğunu bilmek de, Galatasaray ‘ın maçı kazanacağını düşünmek yönünde pozitif bir etken oluyor benim için… Diğer bir açıdan Elmander ‘ in havasını yakalamış olması ve yeni yerli oyuncuların takıma hızlıca alışması, Galatasaray galibiyeti için elimi kuvvatlendiriyor…

Bütün bu etkenleri alt alta sıraladığımda ise, herhangi bir derbi için konuşulmayacak bir kesinlikte düşüncelerimi dile getirme cesareti buluyorum… Lütfen Beşiktaşlı takipçilerim alınmasın… Sözlerimde hiç bir kasıt, ya da imalı dokundurma yok…

Futbolun ve Galatasaray ‘ ın gerçekleri söyletiyor bu sözleri bana… Her futbolsever gibi, benim de arzum tadına doyulmaz bir maç izlemek bu defaki maçta da… Sanki sözlerimi futbol tanrıları duymuş ve işin içine girmişlercesine, fırtına misali başlayan ve son saniyesine kadar da aynı tempolu ve futbol güzellikleri ile sarmalanmış bir maç izledik derbide…

Ne kadar çok pozisyon vardı her iki takım adına da… Açıkçası oynanan hızlı futbola ve sahaya konan isteğe, arzuya inanamadım gözlerim açık olsa da… Hayaletlerin ekstra enerji ile oyuncuları arkalarından ittiğini bile söyleyebilirdiniz hiç utanmadan…

Sahasında asla kaybetmek istemeyen ve her topa maçın kader anıymışçasına ölümüne dalan Galatasaraylı oyunculara karşı, onur mücadelesi verip ligde daha bitmediklerini ispat etmeye çalışan Beşiktaşlıların kapışması, bize son yılların en tadına doyulmaz derbisini izletti…

Futbol adına ne arasanız vardı sahada… Kaliteli uzun toplar, nefis aşırtma denemeleri, sağdan soldan keskin ortalar, kaleciyi gafil avlamaya çalışan sert şutlar, atak kesme mücadelesinde, kendi kalesine gol atanlar, ne ararsanız ve zevk adına ne hayal ederseniz bulabileceğiniz bir maçtı bu derbi…

Son saniyesine kadar soluksuz geçti derken de hızımı alamayıp abartmamıştım aslında… Çünkü maçın sonucunu belirleyen final golü 90 + da geldi Galatasaray adına ve tam tersi bir senaryo da gerçekleşebilirdi… Yani o  ana kadar iki taraf da maçı alabilir ve buna hiç kimse de şaşırmazdı…

Sonuç olarak Galatasaray zirvede yalnız kalarak, ligin bu seneki tek hakimi olduğunu dosta düşmana ispat etti… Henüz lig bitmedi belki ve hala kafaları karıştıracak kötü sonuçlar alınabilir… Ama görülen o ki, bu sene şampiyon olsun yada olmasın, Galatasaray büyük bir değişim sürecinden geçiyor ve o Avrupa fatihi olduğu günlerin izini sürüyor…

Sevgi ve Saygılarımla… Fırat ÖÇAL