Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Temmuz '12

 
Kategori
Güncel
 

Sezaryen yasasının ilk şehidi "Bebek Kaplan..."

Sezaryen yasasının ilk şehidi "Bebek Kaplan..."
 

Görsel, www.haberpotasi.com'dan alınmıştır...


Tıbbi zorunluluk bulunması halinde doğumun sezaryenle yapılmasını düzenleyen, Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşların Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiş. Vatana ve millete hayırlı olsun.

Kanuna göre, gebe veya rahimdeki bebek için tıbbi zorunluluk bulunması halinde doğum, sezaryen ameliyatı ile yaptırılabilecek. Gerekli tedbirlerin alınmasına rağmen anne veya bebekte meydana gelebilecek istenmeyen sonuçlardan dolayı hekim sorumlu tutulamayacakmış.

Bugün Milliyet gazetesinde okuduğum bir haberde;

9 ay boyunca özel bir doktor tarafından bebeğinin ve kendisinin sağlığı kontrol altında tutulan Arife Kaplan, doktorunun “Normal doğum yapacaksın ve bebeğini sağlıklı olarak kucağına alacaksın” sözleri üzerine, 2 Temmuz’da Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gidiyor.

Kaplan’a henüz doğumun başlamadığı çarşamba günü tekrar gelmesi söyleniyor. 4 Temmuz Çarşamba günü,  saat 10.00’da suyu gelen Arife Kaplan, Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne gidiyor. Saat 11.30’da hastaneye yatan Kaplan’ın karnına bebeğin kalp atışlarını dinlemeyi sağlayan Non Stres Test (NST) cihazı bağlanıyor ve bebeğin kalp atışları normal olarak duyuluyor.

Akşam 20.00 sıralarında ağrıları başlayan hastaya önce normal yatağında iddiaya göre dört doktor tarafından karnına şiddetli bir şekilde baskı uygulanıyor. Sonrasında sancı odasına alınıp jinekolojik masaya yatırılıyor ve burada da karnına bastırmaya devam ediliyor. Bastırırken de ıkın diye bağırıyorlarmış. Sonrasında bebeğin kalp atışlarının yavaşladığını anlayınca “sezaryen” kararı veriliyor.

Ameliyattan sonra uyandığında çok baskılandığı için karnından böbreklerinin zarar gördüğü ve rahminin parçalandığını öğreniyor. Canlı doğan bebeğinin ise uygulanan şiddete bağlı sakat kalma riski yüzünden başka bir hastaneye nakledildiğini ve sonrasında öldüğünü öğreniyor.

Anneye, “Operasyon başlarken tansiyonun aniden düştü, acilen batına girildi ve fetusun uterusu rüptüre ederek batında olduğu görüldü” şeklinde bir rapor düzenlenmiş, yani rahim yırtılmış ve bebek dışarı çıkarak karın içine gitmiş.

Bu nasıl bir şiddet uygulamasıdır, bu nasıl bir ihmaldir anlamak zor.

Bu yasa doktorların da elini kolunu bağlamıştır. İlk günlerden soruşturma geçirmemek adına yanlış kararlar vermelerine neden olmuştur. Böyle bir yaptırım olmasa sağlıklı bir düşünceyle daha ilk baştan sezaryen kararı alınabilirdi.

Anne Kaplan’ın erkek kardeşi neden sezaryene geç alındı diye soru yönelttiğinde aldığı cevap ise daha da düşündürücü. O gün Beraat Kandili olduğundan,  “Kız kardeşinizin yaşadığına dua edin, Berat Kandili hatırına dua edin” şeklinde cevap verilmiş.

Yani millete verilmek istenen mesaj şu; Yapılan tüm iyi işler bizden, tüm kötü işler de Allah’tan. Dua edin, rahatlayın, bizi de rahatlatın…Yeni yasa da zaten buna hükmediyor.

Kim ne derse desin “Bebek Kaplan” bu yeni yasanın “İlk Şehididir.”

12 Temmuz 2012 

 
Toplam blog
: 278
: 1431
Kayıt tarihi
: 20.11.10
 
 

Bir Kamu Kurumundan emekliyim. Bloğumda; yaşadıklarımı, çevremde gözlemlediğim olaylar ile kendi ..