Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ekim '17

 
Kategori
Alışveriş - Moda
 

Sezgi Beşli; O Bir Marka Kadın...

 

O bir tasarımcı,
O bir yenilikçi,
O bir güzel yürek,
O bir hayal avcısı,
O bir çılgın,
O bir hayvansever,
…….
Bunlar benim onu tanıdığım kadarı… Eminim tanımadığım kadarı , bunun 4 katı falan olabilir. Bir kere aklı sürekli projeler için çalışıyor. Bu yönünü kendimle bağdaştırdım ve daha bir sevdim onu. Sezgi Beşli çok sempatik biri aynı zamanda. Haa bu arada çok da çekici bir dişi. Ama farklı bir duruşu var. Yani çok sıcak biri ama bir yandan da ‘’Dur bir dakika benim bir kırmızı çizgim var ‘’ı hissettiriyor. Sıcak, soğuk ortaya karışık ama çok COOL…
O bir BAŞARI HİKAYESİ aynı zamanda…
Hayalini kurduğu mesleğin okulunu okuduktan sonra İstanbul’da ayakta durma meşgalesine başlamış. Çok da başarılı olmuş ama her işten sonra tasarımın tadına varamadığından belki ,daha fazla hevesle başlamış yeni projelerine.
Nerden nereye gelmiş Sezgi Beşli biraz ona bakalım;
Sezgi Beşli 8 Mart 1981 tarihinde Ankara'da doğdu. 2004 yılında İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil/Moda Aksesuar Tasarımı Bölümünü bitirdi. 2004 yılından itibaren çeşitli tekstil ve ayakkabı firmaları için özel koleksiyonlar hazırladı. 2009 senesinde Türkiye Moda Tasarımcıları Derneğine katıldı. Bireysel markası olan Sezgi Beşli'yi 2009 senesinde oluşturup, "Patchgothic" ismini verdiği 2009-2010 Sonbahar Kış koleksiyonunu tasarladı.2010 İlkbahar Yaz "Lady's Soldier of Fortune" ve "Lady's Bohemian Rhapsody" kombine koleksiyonunu tasarladı. 2010 senesinde Bebek Şenliği organizasyonu'na Galatamoda tasarımcıları ile beraber katıldı. Aralık 2010 Tarihinde Konya Selçuk Üniversitesi'nin daveti üzerine 2011 İlkbahar Yaz trendleri ve tasarım çizgisi hakkında konferans gerçekleştirdi.2011 senesinde "2iki" adını verdiği ayakkabı markasını hayata geçirdi. 2012 senesinde Molu Mücevher-Moda Tasarımcısı Tanju Babacan'ın "Örce Kadın" defilesinin ayakkabılarını tasarladı ve "kadına şiddete hayır" sosyal sorumluluk projesine ayakkabı tasarımlarıyla destek verdi.2012 ilkbahar-yaz Galatamoda Festivali'ne ayakkabı tasarımlarıyla katıldı.2012-2013 Sonbahar Kış Galatamoda Festivali'ne ayakkabı tasarımlarıyla katıldı.Sezgi Beşli; "Son","Fatmagül'ün Suçu Ne","Kuzey Güney" "Merhamet" dizilerine tasarladığı ayakkabılarıyla sponsor oldu .Tasarımcı, Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Moda Tasarım Bölümü'nde Ayakkabı Tasarımı dersi için öğretim görevliliği yaptı. 6-9 Kasım 2013, tarihlerinde düzenlenen 50.AYMOD -Uluslararası Ayakkabı Moda Fuarı'nda Designers Area bölümünde-Sezgi Beşli standı ile yer aldı. 2015 Uluslararası AYMOD Fuarı'nda Trend Area bölümünde de standı olan tasarımcı, Türkiye Ayakkabı ve Aksesuar Tasarımcıları Birliğinde yönetim kurulundadır. Sezgi Beşli; Türkiye Deri Tanıtım Grubu'nun Milano'da sergilenen tasarım projesi için seçilen tasarımcılar arasındadır. Tasarımcı, Paris Hilton ayakkabı markası için koleksiyon hazırladı. Tasarımcı aynı zamanda 2. İstanbul Uluslararası Ayakkabı Tasarım Yarışması'nda jüri üyeliği yaptı. Lumberjack ve Dockers by Gerli markalarının tasarım uzmanlığı görevini yapmıştır.

Bu cv tadında detaylar bilinmeli çünkü emeği çok fazla, okurken eminim hissetmişsinizdir ama asıl beni ilgilendiren kısımı, o başarı hikayesini yazarken ne hissettiği…


Sezgi Beşli ile şahane bir röportaj gerçekleştirdik.
Güldük…
Eğlendik…
Çıldırdık falan…
Hadi bakalım;

Sezgi Beşli kendi markasını ne zaman kurdu ve hikaye nasıl devam etti anlatır  mısın ?

2011 senesinde 2iki by Sezgi Beşli markasını kurdum. Ayakkabıda markalaşmaya başladım. Bu büyük bir gelişme oldu. Çünkü Türkiye ’de ayakkabı tasarımcısı yok denecek kadar az. Biz bu piyasada çok azız. Ahmet Baytar ve Pınar Arkun gibi markalaşmış başarılı arkadaşlarım var . Nişantaşı'nda kendi mağazamı açtım 2 sene kadar mağazacılığa devam ettim. ; "Son","Fatmagül'ün Suçu Ne","Kuzey Güney" "Merhamet" dizilerindeki oyunculara tasarladığım ayakkabılarımı giydirdim. Daha sonra ülkemizde bir şeyler olmaya başladı, bazı olaylar uzun sıkıntılar oluşturdu ve bende dükkanımı kapattım. Ama iflas ettim diye değil iflas edebilirim diye kapattım. Daha büyük markaların Nişantaşı'nda ve Taksim civarında da dükkanlarını kapatmaları üzerine ben de böyle bir karar aldım. Kısacası önlem aldım. O süre zarfında biraz sıkıntı çektim. Ardından işe girdim. Ben hiç egolu biri değilimdir, aman benim markam var, ben maaşlı çalışamam demedim. Türkiye’nin içinde bulunduğu durum belliydi ve o işlere benim de ihtiyacım vardı. Lumberjack ve Dockers by Gerli markaların tasarım uzmanlığını yaptım, Collezione markasında aksesuar ürün tasarımcısı olarak çalıştım. Bizim ülkemizde tasarım yok. Dünya markalarının ayakkabı modelleri taklit edilmek suretiyle sezon ürünleri üretiliyor. Modelleri kopyalayıp yani sektör diliyle esinlenerek sezon çıkartılıyor. Böyle olunca siz bize fazla nitelikli geldiniz oluyor tabi. Daha az bedelle kopyala yapıştır yapabiliriz açıklamalarını duydum hep. Fazla donanımlı olmayan çalışanlara daha az ücret ödeyerek devam etmek istiyoruza döndü iş.
Bir yandan 2. İstanbul Uluslararası Ayakkabı Tasarım Yarışması'na jüri olarak çağırıyorlar, fuarlara çağırıyorlar, plaketler veriyorlar, bir yandan sizin gibi fazla donanımlı ayakkabı tasarımcısı yerine yetiştirilmek üzere daha az donanımlı tasarımcı çalıştırmayı tercih ediyoruz diyorlar. Sonuç olarak Türkiye ‘de ayakkabı sektöründe tasarıma gereken önem verilmiyor dolayısıyla donanımlı ve vizyonu geniş tasarımcılara da pek değer verildiği söylenemez.


Sevgili Sezgi Beşli tünelin sonundaki ışığı ne zaman gördün ve o heyecanı ne zaman hissettin?

Aslında umudum kalmamıştı bir ara yurtdışına gitmek istedim. Çok ciddi görüşmeler de yaptım. Ama benim amacım ülkemden ve Türk olmaktan kaçmak değildi. Amacım işimi geliştirirken bu işi bir Türk yaptı dedirtmek aslında. Ben her gittiğim yerde Türk olmamla övünürüm ve her zaman önde tutarım. Mesela moda tasarımcısı Bora Aksu moda haftalarında defile yapan Türklüğüyle övünen önemli tasarımcılar arasındadır. Moda fotoğrafçısı Mert Alaş var mesela… Adam sosyal medya hesabından Atatürk’ün , Türk bayrağının fotoğraflarını paylaşıyor. Ben de eğer bu statüye gelirsem ki hiçbir şey imkansız değil , mutlaka ben de Türk olduğumu vurgulamayı tercih ederim.
Yaşadığım bir tecrübeyi paylaşmak isterim sizinle;
Ayakkabı Yan Sanayi Fuarı'na (AYSAF) kendi tasarımım olan ökçe (topuk) modelim ile katılmak istedim ve trend alanının konseptini belirleyen italyanlardan oluşan bir kurula girdim. Orada yan sanayi ürünü ile katılan tek türk tasarımcı bendim. Düşünsenize benim ülkemde değerlendirilişime bakın ve dışarıdaki algıya bakın. İşte bu noktada o ışığı gördüm;
Ben daha fazla şeyler yapmalıydım. Daha verimli olabileceğim ve daha fazla ürün çeşidiyle daha geniş hedef kitlelere ulaşabilmeliydim. Tasarım ve hedef kitlenin ortak bir noktada bir çok işlevsel ürünün olduğu bir proje ürettim ve şu an Dorock XL Boutique Shop projesini yapıyorum. Benim hayatımda 2 dönüm noktası vardır. Biri kendi markamı oluşturduğum milad. Diğeri de Dorock XL Boutique Shop projesidir.

Kendini çok mutlu hissettiğin anlarını paylaşsana ?

Öğretmenken çok mutlu oluyorum. Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Moda Tasarım Bölümü'nde Ayakkabı Tasarımı dersi için öğretim görevliliği yaptım bir dönem. Orada içimde biriken bilgileri donanımları gençlere aktardıktan sonraki gelişimleri görmek benim için paha biçilmez bir duygu.

Tahammül edemediğin şey nedir ?

Boş insanlara tahammülüm yok benim. Bu diplomayla ölçüm değil yanlış anlamayın sakın. Aslında parası olup boş gezene tahammül edemiyorum ben.
Fayda odaklılığım çok yüksek. İnsan üretmeli ve diğerlerinin önünü açmalı.

Hiç hobin var mı ?
Benim hiç hobim yok… Çünkü benim işim hobim… Tasarım uçsuz bucaksız bir deniz... Çok sıradan şeylerden hoşlanmam mesela. Belki de bu yüzden tasarım kasım çok kuvvetli.

İstanbul’da tutunmak senin için zor oldu mu ?
İzmir ‘den okul bitince hepimiz İstanbul’a geldik. Ben hiç bırakmayı düşünmedim. Ama ara ara başka ülkede olmam lazım dediğim oldu ama gidemedim. Bir de belli yaştan sonra bir şeyleri garantiye almam gerekiyor gibi hissettim.

Peki Sezgi Beşli neden Dorock XL Boutique Shop'ta?
Bu proje benim için çok kıymetli. Hem ticaret kafamı, hem tasarımcı kafamı, hem de o çılgın tarafımı kullandığım bir noktada. Dorock XL Boutique Shop'ta tasarım ürünleri sunuyoruz. Mayodan takıya ve AYAKKABIya kadar bir çok kalemde ürün yapıyoruz. Bunların üretimi, tasarımı, tasarım tedariği, stoğu gibi tüm detaylarını titizlikle yönetiyorum.
Aslında herşeyin bittiği ANLAR şölenin başlayacağı ana çok yakındır derler ya… Bu o kadar doğru bir söz ki …
Dorock XL Boutique Shop projesi de benim için şölenin başladığı an diyebiliriz. Hayatımın 2. Dönüm noktası.


Dorock XL Boutique Shop projesini anlatsan biraz… Seni bu kadar heyecanlandıran projeyi dinlemek isteriz.
DorockXL Boutique Shop'ta tasarım ürünler yer alacak. İnternet satış sitemizde, sosyal hesaplarımızda ve Beşiktaş'ta açılacak 10.000 m2 lik işletmenin içinde butiğimizde satışı olacak. Aslında burada 20 civarı tasarımcı hayallerini gerçekleştirecekler. Tabi ki markaya bağlı ama onların isimlerinin de yer alacağı etiketler olacak. Hayal eden tasarımcıya fayda sağlamak ve bu tasarımların genç, dinamik ve müzik sever hedef kitleye ulaşmasını sağlamak buradaki amaç. Biliyorsun senin de dediğin gibi fayda odaklı yetkinliğim üst seviyede. Belki de burada bu yüzden çok mutluyum. Bu projenin yöneticisi olmak beni çok heyecanlandırıyor. Aklıma sürekli ucu çok ışıklı projeler geliyor. Dorock XL markasının sahibi sevgili Münir Atamer vizyonu çok geniş bir karaktere sahip ve benimle bu yola girdiği için ona da buradan çok teşekkür etmek istiyorum. Bu arada Dorock XL Beşiktaş İstanbul’un en büyük konser ve eğlence alanı olacak. Yerli ve yabancı şarkıcılar ve gruplar her gün konser verecekler. Kadıköy’deki Dorock XL' ın zaten büyük bir kitlesi var. Beşiktaşla daha da büyük bir kitle haline geleceğiz.


Sezgi Beşli senin gibi hayalleri için yaşayan herkese birşeyler söylesene belki de senden ilham almayı bekleyen bir bu yazıyı okuyacak .
Ben hayatım boyunca hayallerim için yaşadım. Evet zaman zaman ödün verdim ama sadece diğer kapının açılacağı zamanı bekledim. Vazgeçmedim sadece sabrettim. Çünkü hayatta her şey gerçeğe dönüşür. Hayal eder ve vazgeçmessek hayat bizim için çalışır . Çünkü ışığın hangi kapının ardından gözükeceğini bilemeyiz. Bizi okuyanlara son sözüm ; Mutlu olduğunuz iş size göre olan iştir. İşinizi hobiniz haline getirin ve hayatınız içerisinde keyifle yer açın.

Nasıl ama ben size demiştim OOOOOO BİR HAYAL AVCISI diye. Yine hayallerini gerçekleştirmiş bir başarı hikayesine şahit olduk.

SEZGİ BEŞLİ‘yi
https://m.facebook.com/SezgiBesli/
https://www.instagram.com/sezgibesli_design_shoes_/

Dorock XL Boutique Shop'u
twitter.com/DorockXLbshop
facebook.com/dorockxlboutiqueshop
instagram.com/dorockxlboutiqueshop

Linklerinden takip edebilirsiniz.
Şimdilik bu kadar…
Onun hikayesi devam edecek.
Ben ise diğer başarı hikayeleri dinlemek için yollarda olacağım.


Sevgi ve Saygılarımla…,


GONCA BERKTAY KARAALP
gonca@gbkegitim.com
www.gbkegitim.com

 
Toplam blog
: 19
: 105
Kayıt tarihi
: 08.07.17
 
 

Kurumsal hayat geçmişi olan biriyim bende bir çoğunuz gibi...15 yılın sonunda kendime akademik bi..