Sıfır futbol, tek gol, üç puan

Ersun Yanal göreve başladığında ben dahil herkes kısa vadede sonuç değil ancak iyi futbol bekliyordu. Maçların sonucundan bağımsız olarak, bol pozisyona giren, göze hoş gelen bir futbol bekliyorduk. 

Şu ana kadar görüntü bunun tam tersi yönünde. Yanal, Kocaman’ ın sistemi üzerine 1-2 önemsiz değişiklik ve bir kaç deneme dışında yeni bir şey getirmedi. Tam tersine, takım, Kocaman döneminde iyi yapılan bazı şeyleri de artık iyi yapamıyor. Örneğin saha içi boş alanları kapatmak, topa hakim olmak gibi.

Takım Kocaman’ ın felsefesine uygun bir takım. Yanal’ da buna uygun oynatmaya çalışıyor. Ancak taraftar büyük hayal kırıklığı içinde.

Eskişehirspor maçında kötü futbolun 3 nedeni vardı:

1- Orta sahanın ortasında yer alan Meireles ve Selçuk’ un yeterince mücadele etmemesi ve orta sahada bıraktıkları boşlukların, kanatlarda oynayan Caner, Kuyt, Gökhan ve Alper tarafından doldurulmaya çalışılması sırasında taktik disiplinden uzaklaşılması, hücumda etkisiz bir görüntüye yol açtı. İlk yarıda koşu mesafelerinde ilk 5’ te 4 kanat oyuncusu vardı. Listeye 4. Sıradan giren Meireles, 5400 gibi kötü bir mesafeye sahipti. İkinci yarıda da tablo farklı değildi.

2- Saha içinde ve genel olarak da kadroda pas trafiğini yönetecek, beyin görevi görecek ve kalibresi yüksek bir futbolcu olmaması. Bu takımın stoperi olan Alves, takımın tüm orta saha oyuncularından daha teknik ise, daha iyi pas becerisine ve pas yüzdesine sahip ise burada durup düşünmek lazım. Demek ki transfer konusunda hata yapılmış.

3- Başta hoca olmak üzere takımın, taraftarın ve yönetimin moral bozukluğu ve tribünlerden sahaya yansıyan negatif enerji de takımın saha içi motivasyonunu olumsuz etkiliyor.

Alınan 3 puan Yanal açısından önemli. Bir kaç maç daha kayıpsız geçilir ise, Yanal kafasındaki sistemi sahaya yansıtmak adına avantaj kazanabilir. Ancak tribünde taraftar sabırsız. Taraftar beklenti içinde. Taraftar haklı. Artık iyi ve farklı bir futbol izlemek istiyorlar.

Ersun Yanal henüz sistem arayışını tamamlayamadı. Bu arayış son bulana kadar iyi futbol beklemek mümkün olmayacak gibi gözüküyor.

Daha önce de yazmıştım, Fenerbahçe bu kadrosu ile 4-1-4-1 oynamalı. 4-4-1-1 veya 4-2-3-1 gibi forvet arkası beceri gerektiren taktikleri bu kadro yapısı ile oynayamaz. 4-3-3 için orta sahanız ve forvet hattınız asla yeterli değil. En doğru taktik, 4-1-4-1.

Mert’ in formayı Volkan’ dan alması gerektiğini düşünüyorum. Volkan sezona iyi başlamış olsa da, istikrarlı değil. Kötü dönemlere girebiliyor. Moral olarak çabuk düşüyor. Mert ritmini buldu. Formayı alırsa geri vermez. Sahanın yine en iyisi Mert oldu.

Yanal ‘ın 4-1-4-1’ den başka şansı yok. Ya da transfer yapacak.

Mert- Gökhan, Egemen, Alves, Hasan Ali- Mehmet Topal- Kuyt, Meireles, Alper, Emre ve Emenike 11’ i ile bu sistemi oynayabilirsiniz.  Bloklar birbirine yakın oynayıp, orta saha hızlı pas yapabilir ise, bu takım en azından sonuç almaya başlar. 

Hala transferin şart olduğunu düşünüyorum. Sağ bek, stoper, hücuma dönük orta saha ve bir pivot santraforun gerektiği inancımı halen koruyorum. 

Arsenal maçından az gol yiyerek, ya da mümkünse berabere kalarak çıkmak moral açısından önemli olacaktır.