Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Nisan '09

 
Kategori
Öykü
 

Sıfır

Sıfır
 

...


Dışarıda yağmur bardaktan boşanırcasına yağıyor. İçinde 10 üniversite öğrencisinin yaşadığı bu eski zaman konağının çatısı yer yer su damlatıyor. Tıpkı yorgun ve yaralı bir ömür gibi. Kapı açılır genç ve çirkin bir erkek dışarı çıkar. Genç kız bahçedeki çardağın altında, düşünceli bir şekilde oturuyor. Dört bir yanı hüzün sarmış. Zaman acımasız bir cellat gibi, yüreklerin kulakları sağır olmuş. Bu bahar günün de, nisan ayında yağan yağmur da neyin nesiydi.

İçerinden bir ses geldi, ‘ahmak ıslatan yağıyor’.

Yağmurun altında ıslana genç, bir an gülümsedi. Bu ahmak ben olsam gerek. Sonra yüzünü yine solgunluk sardı. Geçen zamanı ve yaptıklarını düşünüyordu. Anadolu’nun kara bahtlı bir kentinden yola çıkmış, büyük bir emekle yoğurduğu düşlerinin peşinde koşmuş. Yaşadığı onca acıya rağmen, liseyi dışarıdan bittirmiş, üniversiteyi kazanmış. Ama içinde hep bir şeylerin eksikliğini hissetmiş.

Genç erkek, çardağın altındaki kıza doğru yürür ve yanına oturur.

-Hava mı alıyorsun, bu yağmur da. Üşütüp hasta olacaksın.

-Hımmm canım sıkıldı biraz, sabahtan beri aynı mevzu…

-Nasıl

-Bizim kızlar, akılları fikirleri aşk da, meşk de. Başka hiçbir şey düşündükleri yok. Oysa hayatta daha ciddi şeylerde var. Bunları niye sana anlatıyorum ki, belki de seni kendime benzetiyorum da ondan. Senin de önceliğin okuyup adam olmak. Aşk meşk, bunların benim için değeri sıfır.

-Sıfır bir değer değildir, bir sayı bile değildir. Ancak başka bir sayının yanına gelince değer yaratır. Tıpkı sevda gibi. Sevdanın da tek başına bir değeri yok. İlle de biri olmalı. Sıfır ne kadar çoksa, sayı o kadar çoğalır. Sevda ne kadar çoksa, insan o kadar çoğalır büyür.

-Sen ne güzel şeyler söylüyorsun böyle Haydar…

-Biri dese ki sevdamı al kendine ekle, bir ömürle çarp sonra sonsuza eşitle. Yine değeri sıfır mı olur senin için…

-Bilemem ki bana daha önce kimse böyle bir şey söylemedi.

-Bugün biri söylüyor işte…

Genç kız ayağa kalktı, biran ne yapamayacağını bilemeden Haydar’ın yüzüne baktı. Uzun bir zaman göz göze bakıştılar. Haydar da ayağa kalkıp kızın elini tutar.

-Ne demek istiyorsun Haydar

-Anlamadın mı o kadar çok şeye söylüyorum ki. Seni seviyorum.

Gözlerinden süzülen yaşların eşliğimde birbirlerine sarıldılar. Yağmur gidereke şiddetini arttırıyordu. Ama artık her şey daha güzel görünüyordu.

Not: Diyalogun bir kısmı yıllar önce yedi numara adlı dizide geçiyordu. Notlarımı karıştırınca karşıma çıktı. Kendimden bir şeyler ekledim bu öykü çıktı ortaya.

 
Toplam blog
: 137
: 1141
Kayıt tarihi
: 14.12.07
 
 

Aklımda sevdiğim şairlerden mısralarla yürüyorum. Yürümeyi unutmuş ve yeniden öğrenen bir çocuk gibi..