Sigara, yuvayı da bozuyor!

Ben sigaranın zararlarını anlatan bir blog yazmıştım.

Orada sigaranın zararlarını bir, bir anlatmıştım.

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=22591

Geçenler de Bursa’dan bir Blog yazarı arkadaşımız, sigara konusunu irdelemiş, sigaranın içinde ki maddelerini hassasiyetle sıralamış bize sonunda mesaj yollamış, Sayın Nilgün ÇAKIRCI.

“Ben hiç birinizin ölmesini istemiyorum.”

http://blog.milliyet.com.tr/Blog.aspx?BlogNo=63915

Merak etmeyin herkes gibi ben de bir kulum ve bir gün gelecek Allah’ın rahmetine kovuşacağım. Ama size sevinebileceğiniz bir haber vereyim. Çünkü biliyor musunuz ben sigara içmiyorum. Yani sigaranın yüzünden ölmeyeceğim. İçiniz rahat olsun. Sigaranın yerine bol bol bisiklete biniyorum.

Ama dün gece İnternet’ten bir haberle ilkindim. Sizlerinde haberle ilgilenmeniz açısından aşağıda ki adrese uğramanızı istiyorum.

http://www.youtube.com/watch?v=MYXsl9kCLVw&eurl

Oturduğumuz mahallede karşı mahallede oturan bir komşumuz vardı. Onların yaşamış oldukları olayları kimsenin yaşamasını istemiyorum. Yasını basını almış bir Şenol teyzemiz vardı. Vardı diyorum çünkü büyük oğlunu alıp İstanbul’a gitti. Sebebine gelince gelininden çok çekti. Gelini belki çok iyi bir kız olabilir ama evine giren bütçeden fazla harcaması vardı. Üstelikte eşi ile birlikte sigarayı ağzından düşürmedikleri için de bütçeleri sarsılıyordu. Bu sefer gelin hanım çevreye saldırıyor oradan buradan borç alıyordu. Bakkala bir sürü borcu vardı. Parayı eline geçirdi mi paramızı griye getiriyordu ama bunu alışkanlık yapmıştı bir kere.

Eşim, kendisine. "Yapma ayğına denk al, fazla açılma" dediyse de, o sanki inadına yaptığını yaptı ve olanlar oldu. Eşinin ailesini mahallede rezil etmişti. Sonunda Şenol teyze büyük oğlunu alıp İstanbul’a kaçmakta buldu. Ne güzeldi küçük oğlunu evlendirmişti.

Geçtiğimiz Pazar günü ailenin diğer fertleri gelip evini boşalttırdı. Bütün eşyalar, ıvır zıvırlar çöplüğün yanına kondu. Kısaca gelin her şeyi kendine yaptı. Hem kayın validesini rezil etti hem de kendisi rezil oldu.

Şimdi boşanıyorlar. Bir tane de kızları vardı. 10 yıllık evlilik sona erdi.

Ben de diyordum ki, e be kadın günde en az 2,5 YTL’den sigara tüketiyorsan ayda yapar 2,5 * 30 = 75 YTL. Eşi için de 75 YTL, oldu 150 YTL. Bu en düşük, ben zannetmiyorum o eve 2’den az paket girmeyeceğini. 3 hatta 4 bile olabilir.

Ne kadar dedimse şu sigarayı bırakın, hep onlar işi yokuşa sürdüler. Yok, alışmışlarmış, sigarayı bırakamazlarmış. Bakın sizi ne kadar sigaradan ayırmaya çalıştım ama bıraktıramadım nedense. Sigaraya verdikleri para bütçelerini sarstığı gibi yuvalarından oldular.

Demek ki sigara yalnızca sağlık değil yuvadan da ediyor. Buna da şahit oldum.

Sağlıklı ve mutlu bir yuva için!

“SİZ, SİZ OLUN AMAN SAKIN, SİGARAYI LÜTFEN İÇMEYİN!”

Ahmet Üstündağ, İZMR.

25 Eylül 2007