Sigaranın babası jean Nicot. Ve kanser...

Günümüzde sigara içen kişi sayısı ülkemizde artmaktadır. İçme yaşı da devamlı düşmektedir.

Avrupa ülkelerinde ise sigaraya karşı topyekün bir savaş başlatılmıştır. İçenle içmeyen toplumun kullandığı ortak yerlerde yasaklanmış veya ayrılmıştır. Sigaraya karşı haklı bir tecrit uygulanmaktadır.

Avrupaya sigarayı Portekiz'li denizciler getirip Fransan'ın Portekiz elçisi Jean Nicot ‘a hediye etmişler (1560), O'da getirilen tütünü ekip Fransa'ya götürmüş ve bu şekilde Avrupa kıtası tütün ve sigara ile tanışmış bu sebepten ötürü sigaranın içindeki kanserojen maddeye nikotin adı verilmiş.( Bir sonraki yazımda nikotini daha detaylı yazacağım)

Ülkemizde sigara içen 23 milyon kişi sigaraya günde 33 milyon YTL harcıyor. Yukarıda söylediğimiz gibi en fazla sigara tüketilen ülkelerden biri olan Türkiye'de de her yıl yaklaşık 100 bin kişi sigaraya bağlı hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirmektedir. 2006 yılında sigara sebebiyle hasta olacak kişiler yaklaşık 6-7 milyar YTL harcayacaktır. Oysa sigaraya harcanan parayla ülkemizin sağlık sorunlarının büyük bir kısmı çözüme kavuşurdu. Hem toplumumuzdaki insanları zehirliyor, bir şekilde bağımlı yapıyoruz, hemde ekonomik açıdan zayıflatıyoruz.Biz gençlerimizi zehirleyerek geleceğimizi yok etmekteyiz.

Gelecek nesillere doğayı koruyup bırakmalıyız, hem de koruyacağımız bu doğayı sağlıklı gençlerle teslim etmeliyiz.Dünyadaki felaket senaryoların en sinsi olanı bence sigara; alıştırdın mı, vücut nikotini istemeye başladı mı, hep sigara içmek istiyorsun. Bırakmaktan ziyade, başlanmaması için gerekli önlemleri almak gerekir.

Sigara içmediği halde, pasif olarak sigara dumanına maruz kalma, astımlı hastalarda ve kalp damar hastalığı olanlarda kriz geçirme riskini artırır ve aktif içicilerde görülen diğer bütün kanser türlerinin oluşmasına neden olur.

Eğer gerçekten sigarayı bırakmak isterde bırakırsan ne kazanıyorsunuz biliyor musunuz?

Bırakır bırakmaz vucut zararlı toksinlerden temizlenmeye başlıyor.

İlk sekiz saatte kandaki nikotin ve karbonmonoksit yarıya iniyor.

Bir hatfa içinde tat ve koku alma duyguları geri geliyor.

Sabah öksürükleri kayboluyor.

Bir iki yıl içinde kalp krizi geçirme riski yarıya iniyor.

Üç yılda kalp krizi geçirme riski hiç sigara içmemiş kişiyle eşitleniyor.

On yılda akciğer kanseri riski yarıya iniyor.

Onbeş yılda sigaraya bağlı tüm hastalıklara yakalanma riski hiç sigara içmemiş kişiyle eşdeğer oluyor.

Elbiseleriniz, saçınız ve nefesiniz daha temiz kokacak.

Sigaranızın dumanıyla, arkadaşlarınızın kalp ve akciğer hastalıklarına, ailenizin ve özellikle çocuklarınızın grip, soğuk algınlığı ve astıma yakalanmasına neden olmayacaksınız.

Kalp hastalıkları, felç, kanser, amfizem veya bronşit gibi akciğer hastalıklarına yakalanma ve sağlıksız bebek sahibi olma riski azalacak.

Sigarasız sağlıklı günler dileğiyle....