- Kategori
- Futbol
Şike! Şike! Şike!
Aylardır şikeyle yatıp, şikeyle kalkıyoruz. Çünkü Ülke olarak işin içinden çıkamıyoruz.
Yüz yıldan fazladır Ülkemizde futbol oynanıyor ve bir çok büyük kulübümüzün 1900'lü yıllarda kurulmuş olmasına rağmen, " şike ile ilgili kanun ve mevzuat " yerli yerine oturmuş değil.
Düşünün, halen Şike ile ilgili Yasa'nın, kabulü sorunuyla uğraşmaktayız. Mecliste kabul edilen Şike ile ilgili yasa tasarısı Cumhurbaşkanı'mızın onayına sunuldu ve veto edildi. Yani bu bloğun yazıldığı gün Şike ile ilgili YASA' mız yok. Sadece tadilata uğrama aşamasında bir yasa tasarısı var.
Yüzyıldır futbol oynanan bu Ülke'de, şike olduğunda ne yapılacağı hiç düşünülmemiş. Bu bir gerçek.
Zira bakıyoruz şike ile ilgili polis araştırması yapılmış, şüpheliler tespit edilmiş, savcı tarafından iddianame hazırlanmış, hatta bir aşama daha ileriye gidilerek şikeye adı karışanların büyük bir kısmı tutuklanmış, ancak muallakta kalan hususlar, yani yasal olarak ne yapılacağı konusunda tereddütler var.
TFF'nin bugünkü mevzuatına göre, " yöneticisi hakkında, şike şüphesi bulunan kulüp, küme düşürülür " .
Küme düşürülür de nasıl?. Mahkeme kararı gerek.
Mahkeme hemen karar veremediğine göre, şike yaptığına şüphe duyulan kulüpler, karine olarak suçsuz sayıldığından, ligteki müsabakalarına devam ediyorlar. Ligler devam ederken mahkeme bu kulüpleri suçlu bulur ve küme düşmeye mahkum ederse ne olacak? Bir de bu kulüplerden bazıları Avrupa kupalarında oynuyorsa, rezaletin son perdesi. Ayıkla pirincin taşını. Tabii ayıklanacak pirinç kalırsa.
Şike yapan kulüp ve kulüpler olduğunda, YÜZYILDIR ne yapacağımızı bilmeden ve Avrupa veya Dünya ne yapıyorsa, biz de onu yaparız düşüncesiyle yaşamışız.
Kabaca; bir kulüp şike yaparsa küme düşürürüz, suçlu şahısları da cezalandırırız demişiz ve şikenin yaratacağı büyük sorunları ve felaketi hiç düşünmemişiz.
Bugün Ülke olarak futboldaki şike konusunda büyük sorunlar ve hatta bir felaketle karşı karşıyayız.
UEFA' büyük bir dikkat ve hassasiyetle Ülkemizde olan bitenleri inceliyor ve takip ediyor.
Avrupa Kupalarında yer almış iki takımımız (Beşiktaş ve Trabzonspor) ve Fenerbahçe başta olmak üzere bir çok süper lig takımı, şike şüphesi tehdidi altında maçlarına devam ediyorlar. Eğer bu kulüplerin yöneticileri suçlu bulunursa ne olacak?
Bundan sonra Avrupa Kupalarına katılma durumumuz tehlikeye girecek. Büyük cezalar alacağız.
Süper lig tam bir kaosa dönüşecek.
Yüzlerce futbolcunun kariyerleri bitecek veya büyük bir darbe yiyecek.
Kulüpler büyük zarara uğrayacak, Borsa değerleri dibe vuracak.
Ülke futbolumuz büyük bir prestij kaybına uğrayacak.
Taraftarların durumunu düşünmek bile istemiyorum.
ÖYLEYSE NE YAPMAK LAZIM ? VEYA SENELER ÖNCE NE YAPMAK LAZIMDI?
Şikeyi yapanların, GERÇEK KİŞİLER olduğundan hareketle, " ŞİKE YAPAN VEYA ŞİKE YAPTIĞINA DAİR ŞÜPHE EDİLEN YÖNETİCİNİN KULÜBÜ KÜME DÜŞÜRÜLÜR HÜKMÜNÜN ACİLEN VE EVVELİYETLE YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILMASI TARTIŞMASIZ gereklidir.
Küme düşürülme ile ilgili hükmün kaldırılmasını UEFA kabul eder mi?
Kesinlikle etmez. Bildiğim kadarıyla UEFA mevzuatı buna izin vermez.
O halde "şike yapan yöneticinin kulübünün ligten düşürülmesi hükmünün " adil bir hüküm olmadığını UEFA' ya anlatmak lazım. Hatta yıllar önce anlatmak ve kabul ettirmek lazımdı.
Neden böyle bir hüküm adil değil?
Suçu işleyen yönetici, cezasını çekiyor ama ondan daha büyük cezayı KULÜP çekiyor, kulüplerde oynayan futbolcular, antrenör, masör, kulüp çalışanları, milyonlarca taraftar, Ülke Futbolu ve futbolla ilgili devasa bir endüstri çekiyor.
Eğer UEFA ve Ülke mevzuatında " şike suçunun tespiti halinde sadece şike şüphesi altında olan veya şike yapan yönetici cezalandırlır, ilgili kulübe suç istinat edilemez " hükmü bulunsa bugün yaşanan hukuki ve sportif kaos yaşanmazdı.
Böyle bir hüküm yürürlüğe konmadığı müddetçe, hem Dünya hem de Ülke futbolu şike olaylarında büyük bir KAOS yaşayacaktır. Nitekim aynı kaosu İtalya yaşamıştır.
Spor veya Futbol hukukunun kendine has özelliği olduğuna, hukuk dünyasının inanması gerektiğine inanıyor ve bu hususa dikkatlerini çekmek istiyorum.
Yılmaz Çetingöz
05/12/2011