Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Aralık '11

 
Kategori
Güncel
 

Şike çelmesine tolerans göstermek, halka çalım atmaktır Sn Başbakan

Şike çelmesine tolerans göstermek, halka çalım atmaktır Sn Başbakan
 

ŞİKE


Bir önceki yazımda söyledim futbol kutsaldır. Şaibe bu kutsallığın üstünde kara bir leke gibi durur.

Şikeye hoş görülü davranmak; kişiliği bozuk tipleri ödüllendirmek, teşvik etmek, onlara daha fazla şike yapmaları için pas atmak anlamına gelir ki, bunların kime ne zaman gol atacakları belli olmaz. Sn Başbakanı bu konuda anlamak mümkün değil. Geçmişinde futbol bulunan bu ruhu hissetmiş, bu havayı teneffüs etmiş bu oyunun heyecanını yaşamış ve sporun geleceği için dürüstlüğün ne olduğunu bilen bir insan, böyle şaibeli durumlara neden toleranslı davranır, hilekar insanlara hoş görülü davranmak gibi bir hataya neden düşer acaba! Ben Başbakanın buradaki kişisel amacını anlamakta gerçekten zorluk çekiyorum.

Hele Sn Cumhurbaşkanının futbolun ruhuna ve kamu oyunun duygularına tercüman olarak bu durumu onaylamaması karşisında, Sn Başbakanın inat etmesi, konuyu güç meselesi ve ben bilirim durumuna dönüştürmesi, tipik doğu despotluğu semptomlarını getiriyor insanın aklına. Çünkü insanın gücü ve etkisi olursa olsun yerine göre nazikliği ve inceliği de elinden bırakmamayı ögrenmelidir. Her şeyi ben bilirim mantığı kısa sürede insanı öyle bir bilinmezliğin içine sürüklenir ki, hele bu kişi bir ülkenin başbakanı ise bunun bedeli daha ağır olabilir. Tüm zamanların en usta düşünürü Sokrates bile ‘tek bildiğim hiçbir şey bilmediğimdir’ demişse bizim bildiğimizi sandığımız konularda, bir düşünüp bir söylememiz gerekir sanıyorum. Hayatta her şeyin bir zayıf noktası vardır. Herkes zayıf yerinden zaafa düşer ve yakalanır. Zaferde yenilgide, zaaflarımızla kardeştir. Bütün bir ülkeyi ve onun geleceğini ilgilendiren bir konuda zaafa düşmek bir lideri çok hızlı bir şekilde zayıflatabilir. Gandi: ‘Hayatının bir alanında yanlış yapan başka bir alanında doğru yapamaz çünkü hayat bir bütündür bölünemez’ der. 

Sn Gül'ün, görev süresi içinde ilk defa hayır dediği gibi, Sn Başbakanda kendisine hayır denilmiş olmasını bir kereliğine de olsa  kabullenmelidir. Dediğimiz gibi, bunu güç meselesi haline getirmenin, inatlaşmanın, herhangi bir şeyi ispata girişmenin anlamı yok. Hayattaki en büyük hata kendimizi hatasız göstermektir. Oysa biz hatalı olduğumuz için insan olduk ve insan olduğumuz içinde doğal olarak hatalıyız. Mükemmelliyetçilik saplantısı kadar insanı mahfeden başka bir şey yoktur. İncelikli düşünmek, nazik olmak, ölçülü olmak tıpkı bir heykeltıraş gibi fazlalıkları nezaketle atmak ustalığın şanındandır. Sn başbakanın ustalık çagi olarak tanımladığı bu dönemde kaba, saba vuruşlardan gelişi güzel yontuşlardan uzak duracağını temenni ediyoruz. Hilekar ve sahtekar insanlara tolerans göstermek hilelin ve sahtekarlığın yüz bulup güçlenmesi demektir ki o zaman ülkede iyi güzel doğru adına ne varsa göçüp gider. Şike yapanların nihai amacı HALKA ÇALIM ATARAK ÇALMAKTIR. Bu belki de çalanlar açısından anlaşilabilir ama bir Başbakanın bunlar için halka çalim atmayı göze almasının hiçbir anlaşilır yanı yok. Şike: bu kutsal sporun ruhunu şeytana satmaktır ki; Şeytanın alış fiyatı sadece aldığı şeyi  öldürmektir.

……….Ve Tarih bize şunu ögretmistir ki halka çalim atılmasına göz yumanlar kendi ayaklarına çelme takmışlardır.(m.ali şirin)

 
Toplam blog
: 124
: 736
Kayıt tarihi
: 28.06.08
 
 

Kelebek için kanat neyse insan için kelime odur. (m.ali şirin) 1969 senesinde  Tunceli/ pülümürde..