- Kategori
- Gündelik Yaşam
Simitçi çocuğun hikayesi
ALINTI
Dün okula gitmek için İZBAN’a binmiştim. ALAYBEY durağına geldiğimiz an büyük bir gürültü duydum sola baktığımda elinde simit tepsisi bulunan bir genç adamın düştüğünü gördüm. İnsanlar çığlık çığlık, bir beyefendi çocuğun başını tuttu. Ben yanına gidip güvenliğini sağlamaya ve sabit tutmaya çalıştım.Biz müdahale edemeden dilini ısırmıştı, SARA nöbeti geçiriyordu. Yana döndürdük. Her kafadan bir ses... 112 yi aradım. Ayrıntılı adresi verdikten sonra güvenlik gelip çocuğu çıkarmaya çalıştı, bir yandan da gözü bir beyefendinin tuttuğu tezgahındaydı. 18’lik delikanlı, çıkmak istemiyordu. Neden mi İzban’a yeniden binemeyeceği için belli ki parası yoktu. Hayır, hayır düşündüğünüz gibi değil kimseden para istemedi. Çocuğu ikna ettik. Çıktı gitti, giderken de hepimizin yüreğinde bir iz bırakmıştı. Çıktım tüm gün çıkmadı aklımdan çocuk Gözyaşları, ifadesi...
Sonrasında İZBAN’da bir konuşma geçti insanların sahtekarlığımdan, yalancılığından dem vuruldu. Ben de “Kimse yardım etmezse insanlığımızın ne anlamı olur? İnanmazsak olmaz.” dedim.
Akşamına Mavi Bahçe’deydim.Çevremde şık hanımlar ,beyler... HANGİSİ HAYAT, SİMİTÇİ ÇOCUĞUN GÖZLERİNDE GÖRDÜĞÜM MÜ,BU HANIMLARIN BEYLERİN YAŞADIĞI MI?