Sınır Ötesi Operasyonunun Ayak Sesleri

Türkiye’de haftalardır bir gündem maddesi var ki hiç değişmedi. O da Türk askerinin terör eylemlerini engellemek için olası bir Kuzey Irak operasyonu’na karşı kesin tavırlı duruşu ve bu duruşun paralelinde, Kuzey Irak sınırına sürekli asker, silah ve araç gereç yığması.

Türkiye terörden çok çekti. Bu lanet teröre, bir ülkeyi kaldıracak kadar ciddi paralar döktü, halen de harcamaya devam ediyor. Bu uğursa 30 binin üstünde sivil, asker ve polis kurban verdi. Ama teröristlerin eylemleri hiç durmak bilmedi. Tam azalmaya başlamıştı derken, kanlı eylemlerine tekrar başladılar ve her gün bir yada birkaç şehit cenaze gelmeye başladı doğu ve güneydoğu’dan. Türk komutanlar, tüm iç siyasi çekişmelere rağmen, “teröristlerin merkezi Kuzey Irak’tadır ve müdahale edilmelidir “ dedi ve olaylar ondan sonra çok hızlı ve dinamik br şekilde gelişti. İlk başlarda bunun yalnızca bir temenni olduğunu zanneden Kuzey Irak’taki aşiret reisleri ve Irak yönetiminde yer alan Kürt yöneticiler, Türkiye’ye tehditler savurdular. Gelirseniz bizimle savaşırsınız, sizden korkmuyoruz, biz şöyleyiz, biz böyleyiz gibi terane laflar ettiler. Tabiî ki bu gücü nereden aldıkları belliydi. Sonra, asker masaya yumruğunu vurup, sertliğini ve kararlılığını göstermek için harekate geçince, sınıra yığınak yapmaya ve her gün binlerce askerini, tankını, helikopterini bölgeye göndermeye, bir de üstelik sınırdaki dağları bombalamaya ve içeriye girmeye başlayınca, sınırda mevzilenmiş peşmergeler bulundukları noktadan 5-10 km geriye çekilmeye başladılar. Bölge geçici olarak Türk askerinin kontrolüne geçti. Üstelik savaşmadan. Şuanda orada önemli noktalara karakol kurulmuş durumda. Durumunun ciddiyetini kavrayan Kürt yöneticiler ve malum aşiretin reisi ve gelecekteki olası bir Kürt devletinin başkanı da diyalog çağrısı yapmaya başladı. Ne o, olası bir sınır ötesi operasyonundan ürktüler mi acaba?

Yıllardan beri dışarıda PKK ile ilgili olarak, bu oluşumu görmezlikten gelen Avrupa ve dünya’da istediğimiz gibi bir kamuoyu oluşturmayı başaramamış Türkiye, askerin sert ve kararlı tutumu ve sınıra asker yığması ve yaptığı ufak operasyonlarla dünya gündemine oturmayı başardı. Başta, ABD sert açıklamalar yapıyor ve Türkiye Kuzey Irak’a operasyon yapmamalı diyerek bir anlamda aba altından sopa gösteriyorken, Türkiye’nin kararlı tutumu sonrası, “PKK bir terör örgütüdür ve Türkiye meşru müdafaa hakkını kullanabilir ama ikili diyalog ortamında bu iş çözülmelidir“ demeye başladı. Türkiye diyaloglara karşı değil ama bir devletle ve devlet adamlarıyla. Barzani gibi bir aşiret reisi ile değil. Türkiye'nin siyasi ve onurlu bir duruşu olmalıdır.

Şimdi ne oldu da bu noktaya gelindi? Zaten Türkiye yıllardır bunu istemiyor muydu? O zaman neden böyle bir noktaya gelindi? Bence ABD bu hususta samimi değil ve ikili hatta üçlü oynuyor. Türkiye’nin ABD’nin oyunlarını görmesi lazım. Bugün ABD’nin PKK’ya ciddi anlamda silah ve lojistik desteği sağladığı biliniyor. Bu kendilerine kanıtlarla bildirildi. Zaten ondan sonra bazı yumuşak açıklamalar yapılmaya başlandı ama kovboy kültürü olan ABD yine kendi istediğini ve Türkiye’ye karşı PKK ve Kürt korumacılığını yapmaya devam ediyor.

Dedik ya, Türkiye’nin bu tutumu dünya gündemine oturdu. Bugün de Çin Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan yazılı açıklamada, Pekin yönetiminin, kuzey Irak'a olası bir müdahaleye sıcak bakmadığı söylenmiş. Ve şöyle denilmiş: 'Son günlerde basından izlediğimiz kadarıyla Türkiye’nin Irak sınırına asker yığınak yaptığı ve sınırı aşarak kuzey Irak'taki Kürt bölgesine yapılacak olası bir askeri operasyondan bahsedildiği dikkatimizi çekmiştir. Çin hükümeti tüm terör ve şiddet olaylarına karşıdır. Aynı zamanda Irak'ın bağımsızlığına, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne son derece saygı gösterilmesini istemektedir" deniliyor.

Bak sen şu çekik gözlülere!.. Kardeşim, Irak’ın bütünlüğü bozulmaya başlayınca, ABD oraya saldırıp ülkeyi darma dağın ettiğinde, Saddam ve rejimi yer ile yeksan olduğunda, orada her gün onlarca insan katledildiğinde, ABD her gün kelle avına çıktığında ve ülkeyi bölmeye karar verdiğinde aklın neredeydi ? O zaman sesini neden çıkartmadın. Bugün, Türkiye’nin olası bir sınır ötesi harekâtta, Kuzey Irak topraklarına girip terör yuvalarını deşip, terörü kökünden kazımak isteyen Türkiye’ye neden bu kadar karşı çıkıyorsunuz? Türkiye başından beri Irak’ın toprak bütünlüğünden yana değil miydi? Başından beri ABD’nin Irak’a saldırmasına karşı değil miydi? Bu yüzden tezkerelerin meclisten geçmemesini sağlamadı mı? Asker Irak’a saldıracağım oraları ele geçireceğim demiyor ki, Kuzey Irak’taki yuvalanmış terör odaklarını yok edeceğim diyor. Siz yapın, yapamıyorsanız ben yapacağım diyor. Bunu söylerken de hem ABD’ye, hem Irak yönetimi’ne söylüyor. Onlarda açıkça biz PKK ile savaşmayız, savaşmayacağız diyorlar.

Ee bu durumda geriye hangi seçenek kaldı?

../..