Sınırlarımız

İnsanlığın bir parçası olarak ben! Böyle başlamak istedim cümleme, ama büyük bir söze başlar gibi olunca, vazgeçiyorum... Mütevazi olmak için ''bencileyin'' demek gerek söze başlarken.. Naçizane desem de olur.. Benden deli bir atın üstünde, benden deli aşkımı, benden deli düşüncelerimi arıyorum, steplerde.Başımda rüzgarın savurduğu saçların hışırtısı..Sınırlarımı arıyorum ben..Her sınırıma vardığım da, önce bir ürperti sırtımda..Bir ter alnımda.. Sonra çocukça bir merak yada deli cesareti ile ha bire sınırlarımı yokluyorum.. Sonra bir adım daha ileri, sonra bir adım daha ileri. Korkup geri çekilmeler.. Yeniden ileri atılmalar..Sür git bir olay bu.. Sınırlarımı zorladıkça özgürlüğün o inanılmaz coşkusu..

Sınırlarım ne kadar artarsa o kadar özgürüm ben.. İnsan olmanın keyfi bu galiba.. Mağaradan çıkış, ata biniş, Everest'e çıkış.. Uçuş.. Sürekli bir sınırları zorlayış.. Sınıra varınca da oranın da sınır olmadığını kanıtlamak.. İnanmak sınır olmadığına.. Kafada sınırlar kalktığı sürece aklın alamayacağı bir özgürlük var... İnsanlığın toplu olarak zorladığı sınırlar, insanlığın toplu özgürlüğü zaten..Güven mi dediniz? Geçiniz onu beyler bayanlar ..

Sınırlanmak aslında bir çeşit güvence.. Kapatın kendinizi odanıza, yada kendi mahpushanenizi kendiniz yaratın.. Güvende olursunuz.. Kimse size ilişemez, kimse sizi üzemez, kimse sizi acıtamaz..Sınırınızı beş metre kareye indirin, bakın ne kadar rahat olacaksınız.. Hatta düşüncede, kapladığınız yer kadar olsun sınırlarınız.. Sizden güvende kimse olmaz.. Hiç kazık yemezsiniz, hiç aldatılmazsınız.. Ya da en iyisi bütün kalbinizle birilerine tabi olun, yada teslim olup kendinizi emanet edin.. İyilik ve kötülüğü lütuf sayın sizden rahat kimse olmaz.. Sınırları çizmek işte budur.. Bir adım ileri gitmek mi? Asla...

Sınırlanmak... Beden sizi sınırlayabilir mi yada şartlar? Beden düşünceyi sınırlayabilir mi ya da iş durumunuz? Issız çöllerde yıldızları seyretmenizi engelleyebilir mi? Hadi engelledi, zorladı.. Ama arzunuzu dizginleyebilir mi? Uzayın derinliklerinde dolaşmanızı engelleyebilir mi? Kara deliklerin yıldızları nasıl yuttuğunu merak etmenizi engeller mi? Ne işe yarar acaba uzayda birçok bedensel ve ruhsal bütünlüğümüz?

Sınırlanmak aslında düşünceye gem vurmak değil mi? Sınırlandığını sanmak, düşünceye bedenin hakim olduğunu sanmak değil mi aslında? Bedense en kırılgan anı değil mi insanın? Muhtaç olmak mı dediniz? Eeee be kardeşim, bana da muhtaç o kadar kişi ve konu var ki.. Muhtaç olduğumuz zamanlarda bizim ''lüksümüz'' oluversin..

Şeytanın sorusu; Yoksa sınırlarınızı toplumun gözlerimi belirliyor? Gözü çıkasılar demeyin ama görmeyin bence gözleri..